Van Kalesi: Milattan önce dokuzuncu yüzyılın ortalarına doğru Urartu kralı 1. sarduri tarafından yaptırılmış olan Van Kalesi bu şehrin adeta Sembol yapısı özelliğini taşımaktadır. Van şehir merkezine yaklaşık olarak 5 kilometre uzaklıkta bulunan Van Kalesi tuşpa ismi ile uzun süre Urartu Devleti’ne başkentlik yapmıştır. Kalenin iç tarafında menua  ve ikinci sarduri Kaya Mezarları ile analı kız açık hava Tapınağı sarduri burcu ve surlar yer almaktadır. Kale içerisinde birincisi sarduri'ye ait olduğu iddia edilen Asur dilinde çivi yazılı kitabeler vardır. Van Kalesi’ni ziyaret etmişken hemen yanında bulunan Van evine de uğramak suretiyle Van kültürü ile ilgili değerleri daha yakından tanıma fırsatı elde edebilirsiniz.

Çavuştepe Kalesi: Van ilinin Gürpınar ilçesine bağlı çavuştepe köyünde bulunan Kale Van gezimizde kesinlikle uğramanız gereken mükemmel yerler arasında yer almaktadır Çavuştepe Kalesi Van iline 25 kilometre uzaklıktadır. II. sarduri aracılığı ile milattan önce 746 ile 734 yılları arasında yapılmıştır. Aşağı ve yukarı Kale olmak üzere iki ayrı bölümden meydana gelen bu kaleye 1960’lı senelerden bu yana kazı çalışmalarının yürütülmüş olduğu tarihi mekanlardan biridir. Özellikle de arkeolojik çalışmalar neticesinde ortaya çıkan yeni bulgular ve veriler tarihi tekrar aydınlatma yolunda önemli adımlar sayılmaktadır. 

Hoşap Kalesi: Kaleler şehri ünvanına sahip olan Van gezinizde kesinlikle görmenizi tavsiye ettiğimiz bir başka yer ise Hoşap Kalesidir. Van ilinin Gürpınar ilçesinde bulunan bu Kale Van şehir merkezine 60 kilometre mesafededir. 1643 senesinde Mahmudiye Süleyman aracılığı ile mimarisi gerçekleştirilen Hoşap Kalesi günümüzde büyük ölçüde korunarak gelmeyi başarmış tarihi yapılardandır. Kalenin iç tarafında sarnıç, köy evleri, Mescit ve Zindan bulunmaktadır. Demir kapı kanatları ise İlk günkü şekli ile görülme imkanı sunmaktadır. İran ile Türkiye yolu üzerinde bulunması itibari ile zamanında stratejik bir konuma sahip olan bu Kale 19. Yüzyıl ortalarında terkedilmiştir.

Vana Gölü: Bitlis ve Van illeri arasında bulunan Van Gölü volkanik bir set gölü olarak karşımıza çıkmaktadır. Öyle bir göl özelliğine sahiptir ki uçak ile Van’a giden yolcuların özellikle de alçalış esnasında aşağıya baktıklarında “Burada Deniz’in ne işi var?” diye hayretler içerisinde kalacakları şekilde uçsuz bucaksız bir doğa harikası olarak bütün Van misafirlerini ağırlamaktadır. Ayrıca Türkiye’nin en büyük gölü olma özelliğine de sahip olan bu göl, şehrin Deniz yokluğu çekmesini önlemekte ve Tıpkı Bir Deniz Gibi Serinlemek amacıyla sıcak havalarda tercih edilen bir mekan olmaktadır.  Van Gölü şehir ile o kadar bütünleşmiş ki artık Van kedisi ile beraber şehrin simgesi olarak kullanılan ikinci bir başyapıt olarak bütün Van meraklılarını beklemektedir Göl bu kadar büyük ve görkemli olunca Tabii ki ister istemez Van Gölü Canavarı gibi efsanelere de yol açmaktadır. Şehrin Van Gölü eşsiz maviliği ve göl çevresinde bulunan yöresel Van kahvaltısı Konakları ile bütün bireyleri kendine hayran bırakmayı başarıyor. Van ilinin sınırları içerisinde bulunduğunu vurguladığımız Van Gölü Doğu Anadolu Bölgesi’nin yukarı Murat Van bölümünde yer almaktadır Van Gölü kapalı havzasında aranmaktadır Gölü Türkiye’nin en büyük Ortadoğu’nun ise ikinci en büyük gönüllü olarak kayıtlara geçmiştir.

Akdamar Adası Ve Kilisesi: Seyahat severlerin Van’da gezilecek yerler arasında kesinlikle görmeleri gereken en önemli tarihi mekanlardan biri Akdamar Adası’nda bulunan Akdamar Kilisesi bir Van Gölü’nün en büyük ikinci Adası konumunda bulunan Ağtamar yada ahtamar isimleri ile de anılmaktadır. Van ilinin Gevaş ilçesinde bulunan Ada eşsiz manzarası ve doğal güzellikleri ile gelen misafirleri resmen büyüleme iyi başarmaktadır. Vaspurakan hanedanlığından Kral 1.Gakik aracılığı ile milattan sonra 915 yılında yaptırıldığı tahmin edilen kilise, oryaçağ Ermeni sanatının en güzel örneklerinden biri sayılmaktadır. 1113 senesinde manastıra dönüştürülmesi işlemi gerçekleştirildikten sonra kutsal Hac Kilisesi ismi ile de anılmaya başlanan kilise adaya ulaşım amacıyla ilçesinden Kalkan feribotlar ile ulaşım mümkün olmaktadır.

Peri Bacaları: Van şehrinin mükemmel güzelliklerinden bir tanesi ise halkı tarafından vanadokya olarak da isimlendirilen Peri Bacalarıdır. Başkale ilçesine bağlı Yavuzlar mevkiinde bulunan Peri Bacaları, Nevşehir’in Ürgüp ilçesindeki kapadokya’yı anımsatan Mükemmel manzarası ile Buraya gelen misafirleri Adete büyülemektedir. Volkanik Yiğit dağının etrafa püskürtmüş olduğu Kayaç tuzlarının rüzgar ve yağmur suları ile aşındırılması sonucunda meydana gelen Van Peri Bacaları Özellikle de yaz aylarında binlerce misafirin akınına uğramaktadır. Yaklaşık olarak 17 bin peribacasının yanı sıra aynı zamanda çok sayıda mağara ve tüneli de barındıran vanadokya yı gezerek Van gezinize farklı bir deneyim katabilirsiniz. Van iline 120 kilometre mesafede bulunan peri bacalarına özel araç ile çok kolay bir şekilde erişim sağlanabilir. 

Muradiye Şelalesi: Misafirlerin ban Seyahatleri yaz aylarına denk gelecekse eğer, görmeleri tavsiye edilen bir diğer doğa harikası da Muradiye Şelalesidir. Muradiye ilçesine bağlı Karahan köyü mevkilerinde konumlanmış olan Muradiye Şelalesi özellikle de sıcak yaz aylarında Serinlemek isteyen misafirlerin ve yerli turistlerin uğrak noktası olmaktadır. Adının Osmanlı padişahlarından IV. Murat’tan geldiği tahmin edilen bu şelalenin rakımı yaklaşık olarak 50 metredir. Yalnızca görüntüsü ile değil aynı zamanda çevresinde bulunan yemyeşil bitki örtüsü ile de kesinlikle görülmeye değer doğal harikalarından biri olan Muradiye Şelalesi kış aylarında dolmaktadır. Donan bu hali ile de büyüleyici bir güzelliğe sahip olan Şelale huzurlu bir kaç saat geçirebilmek amacıyla bireylerin kendileri ya da sevdikleriyle beraber piknik yapmak amacıyla sıklıkla tercih ettikleri bir yerdir.

Şeytan Köprüsü: Muradiye Şelalesini ziyaret eden misafirlerin özellikle de unutmamaları gereken hususlardan bir tanesi de Muradiye Şelalesi’nin hemen yakınlarında bulunan Şeytan Köprüsü’nü de görmeleri tavsiye edilmektedir.  Bendi mahi Çayı’nın üzerine kurulmuş olan bu köprü 17 metre yüksekliğinde ve oldukça dar bir şekilde inşa edilmiştir. Köprünün genişlik ölçüsü ise 3 metre civarındadır.

Yedi Kilise: Van şehrinin değerli yapıları arasında sayılabilecek işi bir diğer tarihi unsur Yedi kilise ‘dir. Erek Dağı’nın eteklerinde Yukarı Bakraçlı köyünde konumlanmış olan Ermeni Kilisesi Varak Surp Haç Manastırı olarak da isimlendirilmektedir. İki grup halinde beş kilise ile kiliseye eklenen jamatun, Çan Kulesi ve kütüphanelerden oluşan dev bir kompleks olarak ziyaretçilere hizmet vermektedir. İkinci grupta bulunan kiliselerin çekirdeğini oluşturan yapı ise 1021 senesinde inşa edilen Kutsal Meryem Ana Kilisesi ‘dir.  Kubbesi günümüze kadar sapasağlam bir şekilde gelmeyi başarmasa da iç mekan köşeleri odalardan meydana gelmektedir.

Yukarıdaki paragrafta zikredilen Van ilinin değerleri ve daha fazlasına ulaşabilmek amacıyla WANHABER sitesinin ziyaret edilmesi tavsiye edilmektedir.


 

Editör: Wan Haber