Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Füsun Yıldız, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, tüm dünyada yaklaşık 50 milyon insanı etkileyen ve her yıl 3 milyon kişinin yaşamını kaybetmesine neden olan Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) hastalığı ile ilgili bir açıklamalarda bulundu. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, KOAH tüm dünyada yaklaşık 50 milyon insanı etkilemekte ve her yıl 3 milyon kişi bu hastalık nedeni ile ölmektedir. Yine Dünya Sağlık Örgütü 2030’da KOAH’ın tüm dünyada en önemli ölüm nedenleri arasında 3. sırada olacağını öngörmektedir. Ek olarak, son çalışmalar dünyada KOAH’lı hastaların ancak yüzde 25-50’sinin tanı aldığını göstermiştir. Hastalık ile ilgili farkındalığı arttırabilmek için her yıl Kasım ayının 3. Çarşamba gününün ‘Dünya KOAH Günü’ olarak gündeme geldiğini belirten Dr. Suat Günsel Girne Üniversitesi Hastanesi Prof. Dr. Füsun Yıldız şunları söyledi :“KOAH nefes yollarında mikrobik olmayan bir iltihaplanmaya bağlı oluşan ilerleyici bir akciğer hastalığıdır. KOAH oluşumunda en önemli risk faktörleri tütün ve tütün ürünlerinin kullanımı, dış ve ev içi hava kirliliği, özellikle evlerde kullanılan odun, tezek, kök benzeri yakıtlardan çıkan duman, çeşitli gaz ve tozlara çevresel veya mesleki maruziyettir. Hastalık müzmin bronşit ve amfizem olarak da bilinir” dedi. KOAH genellikle 40 yaşından sonra ortaya çıkar KOAH ilerleyici bir hastalık olmasına karşı önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu ifade eden Yıldız, “Hastalık genellikle 40 yaşından sonra ortaya çıkmakta ve kendini uzun süreli nefes darlığı, öksürük, balgam ile göstermektedir. Bu belirtiler hastalık ilerledikçe artmaktadır. KOAH tanısı basit ve ağrısız bir test olan nefes ölçüm testi ile kolayca saptanabilmektedir” diye konuştu. KOAH’ın erken tanısı sakatlık ve ölüm oranlarını azaltır KOAH’lı bir hastanın yapması gereken ilk iş sigarayı bırakmak amacıyla hekime başvurması gerektiğini söyleyen Yıldız sözlerine söyle devam etti: “Bunun dışında, diğer zararlı toz ve dumandan uzak durulması, ortam havasının temiz tutulması, grip ve zatürre aşılarının yapılması ve nefes yoluyla alınan ilaç tedavisinin yanı sıra fiziksel aktivitenin önerilmesidir. Böylece hem hastalık gelişimi, hem hastalığın ilerlemesi ve kötü sonuçlarının önlenmesinde önemli adımlar atılmış, hastalarımızın yaşam kalitesi arttırılmış olacaktır. KOAH’ın erken tanısı, hastalığa bağlı sakatlık ve ölüm oranlarını azaltır, bu ise toplumun KOAH konusunda yeterli bilgiye sahip olması ile sağlanabilir. İşte bu yüzden bu hastalık ile ilgili farkındalığı arttırabilmek için her yıl Kasım ayının 3. Çarşamba günü ‘Dünya KOAH Günü’ olarak gündeme gelmektedir.”(iha)