Vangölü Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada, 1998 yılında kurulan Vangölü Gazeteciler Cemiyeti tüzüğü gereği mesleki bir kuruluş olduklarını ve üyelerinin de gazeteciler olduğunu belirtti. Açıklamada, “Gazetecilik mesleğine her gün yeni arkadaşlarımız katılmaktadır. Van’da aktif gazetecilik faaliyeti yürüten birçok gazeteci cemiyetimiz üyesidir. Her dönem doğal olarak cemiyet yönetim kurulu, üye listesini gözden geçirmektedir. Bu her kuruluşta da söz konusudur. Bizler yönetime geldikten sonra aralarında Dicle Haber Ajansı’ndan Anadolu Ajansı’na, Zaman Gazetesi’nden Azadiya Welat Gazetesi’ne kadar gazetecilik faaliyeti yürüten 60 gazeteci cemiyete üye yapılmıştır. Buna karşılık 21 kişinin de gazetecilik faaliyeti yürütmedikleri ve meslekten ayrılmalarından dolayı üyeliklerine son verilmiştir. Yine kısa bir süre önce yaptığımız seçim sonrası üye listemiz yönetim kurulunca gözden geçirilmiş, tüzüğümüzün 4. maddesi gereği gazeteci niteliklerini ve koşullarını yitirmiş olmalarından ötürü Azim Yacan, Ubeydullah Hakan ve birkaç üyemizin üyeliklerine son verilmiş, kendilerine bu karar tebliğ edilmiştir. Bu tebliğin ardından ismi geçen 2 arkadaşımız hiç de şık olmayan bir tutum sergileyerek kendilerine yakışmayacak bir davranış ortaya koyarak işi kişileştirmişlerdir. Bir siyasi parti yöneticisi olan Azim Yacan, eleştiri sınırlarını aşarak yönetici arkadaşlarımızın aileleri ile ilgili sosyal medyada karalama kampanyaları başlatmıştır. Bugün üyeliklerine son verilen Yacan, Hakan ve onlara desteğini sunan Oktay Candemir, ortak bir basın açıklaması gerçekleştirmişleridir. Açıklamada kendilerini Kürt basını olarak tabir edip ayrıştıran arkadaşların tutumuna cemiyet olarak anlam verememekteyiz. Din, dil, ırk ayrımı yapılmaksızın gazeteci gazetecidir. Gazeteci ‘Asli, sürekli ve ücretli işi bir ya da birkaç yazılı veya görsel-işitsel kitle iletişim aracına yazı veya resimle katkıda bulunan, kazancının çoğunu böylece sağlayan kişidir. Gazetelerde ve süreli diğer yayınlarda veya radyo ve televizyondan yayınlamak üzere güncel olayları ve haberleri toplayan, veren, yorumlayan kişidir.’ Gazeteciye yüklenen sorumluluklar vardır. Vangölü Gazeteciler Cemiyeti her zaman üzerine düşen sorumlulukları göz ardı etmeksizin gazetecilerin yanında olmuştur. Hatırlatma anlamında Oktay Candemir, 2011 Aralık ayında İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği'nce yürütülen bir soruşturma kapsamında gözaltına alınmış ve tutuklanıp daha sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest kalmıştır. Candemir’in gözaltına alınmasından kısa bir süre sonra cemiyetimiz bir açıklama yaparak gözaltıyla ilgili tepkimiz ortaya konulmuştur. Yine kendilerinin ifadeleriyle Kürt sorunun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülmesi için Van'daki STÖ'ler tarafından hazırlanan barış deklarasyonuna imza atmamızı barış karşıtlığı olarak adleden Candemir’e ve arkadaşlarına mesleki bir kuruluş olduğumuzu hatırlatmak isteriz. Ve kaldı ki dolaylı veya dolaysız olarak biz gazeteciler yaptıkları haberlerle sürece en çok katkı sunanların başında geliriz. Cemiyetimiz yönetim kurulu tarafından alınan karara siyasi bir boyut kazandırarak bizi de bunun içine çekmeye çalışan arkadaşlar unutmamalıdır ki seçildiğimiz günden bu yana bunun siyasetle işimiz olmadığını defalarca deklare edip karşısında durduk. Halende durmaktayız. Bizler gazeteciyiz. Siyasi parti sözcüleri değiliz. Ayrıştıran değil toparlayıcı olanız. Sonuç olarak, tüzüğümüzün öngördüğü gazetecilik vasfını yitiren arkadaşlarla ilgili alınan kararın arkasında durduğumuzu ve işi siyasi boyuta çekerek gazetecileri hedef gösteren zihniyeti kınadığımızı belirterek kişilik haklarımıza yapılan saldırılarla ilgilide yasal girişimlerimizi başlatacağımızı ifade eder takdiri kamuoyunu bırakır saygılarımızı sunarız” denildi.

Editör: Wan Haber