Van'ın Gürpınar ilçesine bağlı Çalık mezrasında yaşayan Taş ailesinin 1,5 yaşındaki oğlu Muharrem'in ölümünün ardından Van Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma devam ediyor. Olayla ilgili tanık ve şikayetçilerin ifadelerini alarak soruşturmayı sürdüren başsavcılığın, olayda ihmali olduğu iddia edilen yetkililer hakkında soruşturma izni verilmesi için ilgili başvuruları yaptığı bildirildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı kanalı ile Van Cumhuriyet Başsavcılığı’na dilekçe gönderen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, söz konusu olay nedeniyle açılacak kamu davasına katılma talebinde bulunacağını bildirerek, soruşturma sonucunun bakanlık hukuk müşavirliğine iletilmesini talep etti. Bakanlık tarafından başsavcılığa gönderilen dilekçede, Muharrem Taş'ın rahatsızlandığından haberdar olan, gerekli yardım ve müdahaleyi zamanında yapmayarak ölüm olayının meydana gelmesine neden olan yetkililer olup olmadığının soruşturulduğunun basında yer alan haberlerden öğrenildiği belirtildi.
Bakanlık 1. Hukuk Müşaviri Mücahit Gülşen tarafından gönderilen dilekçede, "Bakanlığın 6284 sayılı 'Ailenin Korunması ve Kadına Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun"un 20. maddesinde yer alan, 'Bakanlık gerekli görmesi halinde kadın, çocuk ve aile bireylerine yönelik uygulanan şiddet veya şiddet tehlikesi dolayısıyla açılan idari, cezai, hukuki her türlü davaya ve çekişmesiz yargıya katılabilir' hükmü ve CMK 237. maddesi uyarınca, söz konusu olay nedeniyle açılacak kamu davasına katılma talebinde bulunacağından soruşturma sonucunun hukuk müşavirliğimize iletilmesi hususunda gereğini arz ederim" ifadeleri yer aldı.


Yaşanan olayın başından beri takipçisi olduklarını ve dava açıldıktan sonra müdahil olacaklarını belirten Van Barosu Başkanı Murat Timur da, gelinen aşamada dosyanın önemli bir kısmıyla ilgili savcılık soruşturmasının tamamladığını kaydetti. Bu aşamadan sonra sorumluluğu bulunan yetkililer hakkında soruşturma talep edilmesi gerektiğini, başsavcılığın bugün gerekli başvuruyu yaptığını açıklayan Timur, "Şikayetçilerin olayı zamanında bildirip bildirmediği, zamanında bildirildiyse hangi makamların bu konuda yetersiz kaldığının tespiti Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından değerlendirilecek. Önemli tanıkların tamamı savcılık tarafından dinlendi. Başsavcıyla yaptığımız görüşmede, soruşturma için gerekli başvuruların bugün yapıldığını öğrendik" dedi.


Bazı basın kuruluşlarında olayın bir "mizansen" olarak gösterildiğini, bununla ilgili haberi tekzip ederek ilgili kuruma gönderdiklerini aktaran Timur, yayınlanan haberin kamuoyu vicdanını sızlattığını ifade etti.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın davaya müdahil olma talebinin de çok önemli bir gelişme olduğunu anımsatan Timur, “Bakanlığın, çocuk ölümünden kaynaklı dosyada şikayetçi olmak istemesi çok önemli bir gelişme. Yaşam hakkı ihlal edildi. Zamanında yetiştirilmiş olsa bugün yaşıyor olacaktı. Soruşturmanın ardından kimlerin ihmalinin olduğunu öğreneceğiz. Bir daha böyle olayların yaşanmadığı bir ülke özlemi içindeyiz. Baro olarak davaya müdahil olmamızın amacı, ciddi bir yaşam hakkı ihlalinin söz konusu olması ve avukatlık yasasının bize yüklediği sorumluluktur" şeklinde konuştu.

Editör: Wan Haber