İkinci el otomobil ve arazi taşıtlarının satışına, ilk tescil tarihinden itibaren "6 ay ve 6 bin kilometre" koşulu getiren düzenlemeye sektörden tepki geldi. Motorlu Araç Satıcıları Federasyonu (MASFED) Genel Başkanı Aydın Erkoç, Ticaret Bakanlığı tarafından İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmelikte yapılan değişiklik ile değerlendirme geldi.

Erkoç, değerlendirmesinde, söz konusu değişikliğin şahısları ve şirketleri kapsamadığını, yalnızca motorlu araç satıcılarını (galerici) kapsadığını belirterek, bu durumun adaletsizlik doğurduğunu dile getirdi. Bir haneden bir yılda en fazla 3 aracın alım-satımına izin verilmesini kapsayan uygulamanın hayata geçirilmesinin motorlu araç satıcılarının bütün sorunlarını çözeceğini savunan Erkoç, bu uygulamanın hayata geçirilmesi ile kayıt dışılığın da son bulacağını söyledi.

Motorlu araç satıcıları olarak, bir araç sattıklarında kazandıkları 100 bin liranın 60 bin lirasını devlete vergi olarak verdiklerinin bilgisini paylaşan Erkoç, devletin sözünü dinlemelerine rağmen cezalandırıldıklarını ancak şahısların yaptığı kayıt dışı satışların bu uygulama ile ödüllendirildiğini dile getirdi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, "Seçimden sonra ÖTV indirilecek. İkinci el fiyatına yeni araba alacaksınız. Bizler iktidara gelinceye kadar araba alımını öteleyin" ifadelerini “yersiz ve zamansız” olarak niteleyen Erkoç, söz konusu açıklamanın piyasada durgunluğa sebep olduğunu savundu.

“UYGULAMADA CİDDİ BİR ADALETSİZLİK VAR ”
6 ay ve 6 bin kilometre uygulamasının otomobil alım-satım camiasında tepkilere yol açtığını ifade eden MASFED Başkanı Erkoç, “Burada çok ciddi bir adaletsizlik olduğuna inanıyoruz. Eğer bu uygulamaya şahıslar ve şirketler de dahil edilmiş olsaydı o zaman bir sözümüz olmazdı. Bizler Türkiye’deki 70 bin tane motorlu araç satıcısıyız. Bunlar yanında çalışan kişilerle beraber 350 bin kişi. Aileleri ile 2 milyon insan yapıyor. Beraber, aynı sektörden fayda yönüne baktığımız zaman finansçısı, sigorta şirketi, diğer yan paydaşları sayıldığında bu 20 milyona yakın insan bu işten geçimini sağlıyor. Bu durum da ister istemez otomobil alıp satanları üzdü” diye konuştu.

“Şahısların, kendi adlarına ya da aileden birilerinin adına vekaleten dahi ister sıfır olsun ister ikinci el araç olsun 3 adedi geçmemesi uygulaması hayata geçirilseydi sorun zaten çözülecekti”

Erkoç, şöyle devam etti:

“Biz burada ısrarla şunu söylüyoruz: Ticaret Bakanlığımızın çıkarmış olduğu bir yönetmelik var. Şahıslar, kendi adlarına ya da aileden birilerinin adına vekaleten dahi ister sıfır olsun ister ikinci el araç olsun 3 adedi geçmemesi gerekiyor. Bu uygulamayı başlatsaydı Ticaret Bakanlığı, zaten çözülecekti sorun. Bu uygulama başlatılmayıp da motorlu araç satıcılarına size gelen arabalar bin kilometrede-iki bin kilometrede bu arabayı alamazsınız, alsanız bile satamazsınız şeklindeki yönetmelik bizi bundan dolayı üzdü.”

SATILAN ARAÇLARIN YÜZDE 50’Sİ KAYITSIZ
Türkiye’deki yıllık 850 bin aracın satıldığını dile getiren Erkoç, “Bunun yanında 9 milyona yakın da ikinci el araç alınıp satılıyor. Bunun 4 milyonunu kayıtsız insanlar alıp satıyor. Yani yüzdeye vurduğunuzda araçların yüzde 50’si kayıtsız şekilde alınıp satılıyor. Bunun önüne geçilmesi için de 3 araba uygulamasının sistem olarak hayata geçirilmesi gerekiyor. Bunlar yapılsa bizim hiçbir sözümüz yok” dedi.

“KAYIT DIŞI İŞ YAPANLAR DA ÖDÜLLENDİRİLİYOR”
Hiçbir araç bayisinin sıfır aracı motorlu araç satıcısına satmayacağını savunan MASFED Başkanı Erkoç, “Galerici nereden bulur? Dışarıdan araç alanlar, üzerine kârını koyar, getirir galericiye ‘Bu arabayı satar mısın’ ya da ‘Bu arabayı satın alır mısın’ der. Örneğin bir arabanın değeri 1 milyon lira ise o bayiden aracı alan kişi 100 bin lira kârını koyar, 1 milyon 100 bin liraya getirir, galerici arkadaşımıza satar. O da 1 milyon 200 bin lira ister. 1 milyon liraya aracı alıp da 100 bin lira kar eden devlete bir kuruş vergi ödemez

 Ama motorlu araç satıcısı 100 bin liranın içinden, yüzde 30 kurumlar vergisi öder, yüzde 18 KDV öder, yanında çalıştırdığı insanlar vardır. Yani 100 bin liradan motorlu araç satıcısına kalacak para maksimum 40 bin liradır. Devletin istediği bütün her şeyi yerine getirmiştir. Motorlu araç satıcılarının üzüldüğü nokta da bu: Biz devletimizin sözünü dinliyoruz, bizler cezalandırılıyoruz ama devletin sözünü dinlemeyen, kayıt dışı iş yapanlar da ödüllendiriliyor. Türkiye’deki 70 bin tane motorlu araç satıcısının istememe noktası bu. Bu 6 ay ve 6 bin kilometreyi kapsayan yönetmelik genele olsaydı hiçbir sözümüz olmayacaktı” değerlendirmesini yaptı.

ARAÇ FİYATLARI NEDEN YÜKSELDİ?
Araç fiyatlarının yükselme sebeplerini sıralayan Erkoç, şunları söyledi:

“Birincisi döviz kurlarındaki seviyenin yükselmesi. Türkiye’deki araçların yüzde 80’i ithal geliyor. Yüzde 20’si yalnızca Türkiye’de montajı yapılıp üretilen. Kur yükseldiği için kura göre ÖTV ve KDV alınıyor. Diğer taraftan da 2 buçuk senedir yaşanan pandemiden dolayı üretim eksikliği var. Buna çip krizi diyebiliriz, yedek parçalara olan ulaşımda yaşanan sorunlar. Araç yeterince üretilmediği için araçların fiyatı ister istemez yükseliyor. Arz, talebi karşılamadığı için kısacası.”İHA

Editör: Wan Haber