Mavi Plaza İş Merkezi önünde toplanan kalabalık; Kürtçe ve Türkçe sloganlar eşliğinde Sanat Sokağı’na kadar yürüdü. Burada kalabalık adına bir açıklama yapan KESK yöneticisi Seyhan Kılıç Acar, Namık Kemal İlköğretim Okulu’nda sınıf öğretmeni olarak çalışan Gülşah Aktürk’ün, yaşamını korumakla yükümlü devletin kurumlarına yaptığı bütün başvurulara rağmen kendisini daha önce öldürmekle tehdit etmiş Hakan B. tarafından öldürüldüğünü hatırlattı. Acar, “Bir kadın yaşamı daha, kadını erkeğe ait bir eşya gibi gören ve bazen, ‘Ya benimsin ya toprağın’ sözüyle de dışavurulabilen ataerkil zihniyet ve şiddet nedeniyle söndü” dedi.


Her gün onlarca kadının aşk, namus, töre veya erkek zihniyetinin kendine göre belirlemiş olduğu bahaneler çerçevesinde vahşice katledildiğini ifade eden Acar, “Gülşah öğretmeni katleden kurşunlar, Hakan B.’nin silahından çıkmış olsa da cinayetin tek sorumlusu Hakan B. değildir. Gülşah öğretmenin ve diğerlerinin yaşamını korumakla yükümlü olan, bunun için önlem alması gereken tüm devlet kurumları ve bu kurumlarda sorumlu düzeydeki kişiler alenen suça ortaktır” diye konuştu.


Gülşah öğretmenin göz göre göre gelen bir cinayetle katledildiğini dile getiren Acar, “Gülşah öğretmeni artık geriye getirmek mümkün değil ama bu cinayetlerin son bulması için, başka Gülşah öğretmenlerin, başka kadınların ölmemesi için sadece katilin değil, katili engellemeyen, Gülşah öğretmeni korumakla yükümlü olmasına rağmen koruma görevini yerine getirmeyen devlet kurumlarının ve kişilerin de yargılanması, sorumluluklarının açığa çıkarılması gerekiyor. Suç ortakları da yargılansın ki bu cinayetler son bulsun. Devlet kadınların yaşamını korumak için yerine getirmekle yükümlü olduğu bütün sorumluluklarını etkili bir şekilde yerine getirsin” şeklinde konuştu.


Yapılan basın açıklamasının ardından kalabalık, Gülşah öğretmenin fotoğrafının önünde mum yakarak 5 dakika oturma eyleminde bulundu.

Editör: Wan Haber