Merkez üssü Tabanlı Mahallesi olan 7,2 büyüklüğündeki depremde adeta yerle bir olan mahalledeki vatandaşlar, ilk etapta devletin sağladığı imkanlarla önce çadırlara, ardından konteynerlere yerleştirildi. Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) ile Afet Acil Durum Yönetimi Başkanlığınca (AFAD) yapılan incelemelerde, dere yatağında bulunan mahallenin zemin açısından da daha güvenli olan Van-Erciş karayolu üzerindeki alana taşınmasına karar verildi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca hazırlanan proje kapsamında TOKİ tarafından belirlenen alana yaptırılan çelik konstrüksiyonlu evlere yerleştirilen vatandaşlar, öncekinden daha güvenli olan evlerinde gönül rahatlığıyla oturuyor. Deprem Haftası'nda yaşadıkları zorlu süreçleri bir kez daha hatırlayan vatandaşlar, o günleri bir daha yaşamamak için dua ediyor. "Evlerimiz şimdi daha güvenli" Topaktaş Mahallesi Muhtarı Mehmet Emin Mermit, AA muhabirine, depremin ardından yerle bir olan mahallenin daha güvenli bir yere taşındığını ve burada 175 evin yapılarak hak sahiplerine teslim edildiğini aktardı. Depremde zor günler yaşadıklarını, yöreden kimsenin hayatını kaybetmemesinin en büyük tesellileri olduğunu anlatan Mermit, şu anda yapılan evlerin daha sağlam ve depreme daha dayanıklı olduğunu söyledi. Mermit, evlerin yanına ahırların da inşa edildiğini ve vatandaşlara belli miktarda arsa da verildiğini anlatarak, şöyle konuştu: "Vatandaşlarımız şimdi daha güvenli evlerde oturuyor. Tüm süreçlerde yanımızda olan devletimize minnettarız. Ancak evlerin geri ödemeleri başladı. Buradaki insanlarımızın maddi durumu iyi değil. Bu konuda devletimizden yardım bekliyoruz. Aynı zamanda su ve yol konusunda da sıkıntılarımız var. Belediyemiz çöplerimizi düzenli olarak alıyor ancak yol ve su konusunda da destek istiyoruz. Eskiye oranla vatandaşlarımız daha güvenli evlerde oturuyor, daha düzenli ve planlı yaşam alanları var. Yaşadığımız sıkıntılar giderilirse biz daha mutlu olacağız." "Evlerimiz tamamen yıkıldı" 2011'deki depremde köydeki evlerin tamamen yıkıldığını anlatan mahalle sakinlerinden Fikriye Çınar, mahallenin yerinin taşınmasıyla yeni evlerinde yaşamaya devam ettiklerini hatırlattı. Çınar, depremin yaşattığı acı günleri hala yüreğinde hissettiğini belirterek, şöyle dedi: "Eski evimizi yeni yapmıştık ama depremde hasar gördü. Tüm köy tamamen yıkıldı. Deprem olduğunda ben rahatsızdım, hastanedeydim. Birden sarsıntı oldu ve herkes dışarı kaçtı. O sırada deprem olduğunu anons ettiler. Depremde köyümüz çok kötü olmuştu, her yerde yıkıntılar vardı. Köyün yeri sağlam olmadığı için buraya taşıdılar. Bize yapılan evlerde oturuyoruz, rahatız çok şükür. Evlerimizden memnunuz ancak sularımız akmıyor. Yerimiz var, çevresi güzel ancak eksiklerimiz var. Devletimizden yardım bekliyoruz. Belediyemiz sağ olsun çöplerimizi düzenli olarak alıyor." "Köyümüz yerle bir olmuştu" Gülistan Altıntaş ise aradan geçen zamana rağmen depremin acı dolu günlerini hala unutamadıklarını belirterek, şöyle konuştu: "Depremde bir gece dışarıda kaldık. Sonra çadır ve konteynerlere geçtik. Deprem sırasında kaynanamla evdeydim. Eşim de çocuğumla dışarıdaydı. Sarsıntıyla bağırıp dışarıya kaçmaya başladık. Depremde köyümüz yerle bir oldu. Şu anda o günlere göre durumumuz çok iyi. Bu evlere geldik. Devletimiz bize ev yaptı. Metrekare olarak küçük ama şükrediyoruz. Çöplerimiz düzenli olarak alınıyor. Evlerimizden memnunuz. Çok şükür sıcak bir yuvamız var. Herkesten Allah razı olsun."(AA)