Kara Kobralar, Gölkentliler, ya da Esmer tenli çocuklar...

Alkış ve takdiri fazlasıyla hak ediyorlar.

Kulüp hakkında konuşulan dedikodu ve entrikalara inat, pes etmiyorlar.

Kiraya tuttukları otobüslerle deplasmana gidip, galibiyetle dönüyorlar.

Adeta bir köy stadını andıran statta 'namaglup' bir seyir izliyorlar.

Taraftar, sadakatli ve inançlı.

Futbolcu ve teknik ekip imanlı.

'HERSEY SADECE VE SADECE VAN ICIN " diyorlar.

Kazanıyorlar.

Başarıyorlar.

Ve adım adım hayallerine koşuyorlar.

Ya peki, başarı yolunda bel bağladıkları,

Umut bekledikleri.

"Bize sahip çıkarlar " dedikleri ne yapıyor?

Vallahi gördüğüm kadarıyla adeta sakız çiğniyorlar.

Esmer tenli çocuklar kazandıklarında "bravo", kaybettiklerinde "bunlardan bir b..k olmaz" demek için sonucu bekliyorlar.

Bir milyon nüfusu aşkın bir kent.

Bir stadı dahi yok.

Çoğu taraftarın dışarıda kaldığı bir maç daha geride kaldı.

Bir çok Süper Lig takımının da böyle bir taraftarı yok ama…

Bu çocuklara samimice arka çıkacak kurumsal bir yapı yok.

Âdeta destan yazan çocukların, soyunma odalarına bakıldığında, ayaklarına giyebilecekleri kramponları dahi yok.

Ama siyasilere ve bürokrasiye mükemmel malzeme oluyorlar.

Bravo KARA KOBRALAR

Tebrikler ESMER TENLİ ÇOCUKLAR.

Yalnızlığa rağmen,

İmkansızlığa rağmen,

Çaresizliğe rağmen başarıyorsunuz ya...

Bu halk sizinle gurur duyuyor.

Sizinle ayağa kalkıyor.

Utanacak ve kırılacak olan sizler değilsiniz.

Utanacak ve kırılacak olanlar, yıllardır bu kente bir stad yapamayanlardır.

Yüzü kızaracak olanlar, sizlerin zafiyet ve başarılarını kendilerine, sosyal medya ve siyaset malzemesi yapanlardır.

Yürüyün be koçlar.

Koşun be KARA KOBRALAR.

Sevinin ESMER TENLİ GÖLKENTLİ ÇOCUKLAR.

Bu galibiyet ananızın ak sütü gibi helal olsun size.

Şairin dediği gibi,

Akın var şampiyonluğa akın.

Şampiyonluğu yakalamak çok yakın.

Yolunuz ve şansınız açık olsun.