AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda gündeme dair son dakika açıklamalarda bulundu.

Başbakan Davutoğlu, AK Parti bünyesinde kurulan anayasa komisyonu ile önümüzdeki haftadan itibaren anayasa taslağını yazmaya başlayacaklarını ve ve içinde başkanlık sistemininde bulunduğu taslağı en geç Haziran'da Meclis'e sunacaklarını belirtti.

MASAYA GELİRLERSE ÇALIŞMAYA DEVAM EDERİZ

Anayasa çalışmaları ile ilgili açıklamalarında devam eden Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı:
Meclis tatile girmiş olmasaydı ya da muhalefet bizim Aralık'ta bütçeyi çıkarma teklifini kabul etmiş olsaydı reformların tümünü gerçekleştirecektik. Bu vesile ile en önemli reformumuz anayasa konusundaki CHP her zaman olduğu gibi ipe un sererek komisyonun dağılmasına sebebiyet verdi. AK Parti olarak komisyonun faaliyetlerin yürütmeye devam edilmesi tutumunu devam ettiriyoruz. Masaya gelirlerse çalışmaya devam ederiz. CHP'nin milletimizin yeni anayasaya dönelik umudunu kırma çalışmalarını gözönünde alarak kendi çalışmalarımızı başlatmış durumdayız. AK Parti bünyesinde Anayasa Komisyonu kurarak milletimizin taleplerine en iyi cevap verecek olan Anayasa çerçevesini belirledik.

BAŞKANLIĞI GÜNDEME GETİREN KAPSAMLI BİR ANAYASA...

Onlar sırf bizi rahatsız etmek için küçük ayak oyunları yapabilirler biz zihnimizdeki programı hiç kimsenin tavrına bakmaksızın uygulayacağız. Yazım çalışmalarını tamamlayıp Nisan ayı sonunda Anayasa'yı sunmayı düşünüyoruz. En geç 1-2 ay içerisinde kedi anayasa önerimizi tamamlamış olacağız. Özgürlükçü insan onurunu esas alan başkanlığı gündeme getiren kapsamlı bir anayasa için kapsamlı her türlü çalışmayı yapacağız. Mayıs ya da Haziran'da anayasa teklifimizi genel kurula getireceğiz. Hükümet programımızda anayasa çalışmalarını 1 yıllık program içine almıştık. Madem ki uzlaşma komisyonundan çekildiler biz yolumuzdan dönecek değiliz. Süreyi 6 aya çektik. Anayasa reformunu 6 ay içinde tamamlamak için çalışmalarımızı yapıp en geç Haziran'da TBMM'ye sunmuş olacağız. 

Başbakan Davutoğlu'nun konuşmasından satırbaşları:
Biz zor zamanlardan geçmiş büyük milletiz. Bugüne kadar kumpasları, saldırıları nasıl püskürttüysek hiç şüpheniz olmasın bunu da püskürteceğiz. Bugün Türkiye'nin güçlenmesinden rahatsız olanların hedefi birlik ve beraberliği yıkmaktır. Biz umudumuzu daima canlı tutmak zorundayız. Buraya kolay gelmedik. Bu hukuk, demokrasi, kalkınmayı kolay elde etmedik. Başka güçlerin himayesine giren, manda yönetimi isteyenler, bağımsız olacağımıza inanamayanlar şiddet ve nefretten başka bir şey üretemeyenlerin çukurları, barikatları Türkiye'yi dize getiremez. Çukur kazarak, pusu kurarak, canlı bombaları patlatarak Türkiye'yi tökezletmek isteyenler bilsinler ki, Türkiye tökezlemez. Nefreti, şiddeti, molotofkokteyli, öldürmeyi bir hayat biçimi haline getirenler barış ve huzur iklimini zehirledi. Camilere, okullara, hastanelere, ambulanslara, metrolara, turist kafilelerine insanlık dışı, insanlık düşmanı şebekelerle karşı karşıyayız. 

BAŞARAMAYACAKLAR ÇÜNKÜ AK PARTİLİLER VAR

İdeolojileri bakımından asla bir araya gelmeyecek unsurlar Türkiye'ye karşı birlikte hareket ediyorlar. Bütün hesaplar Türkiye'nin geleceğini durdurmaktır. Türkiye'nin demokrasi, hukukla güçlenmesini engelleyemeyeceklerdir. Bunu başaramayacaklar. Türkiye'yi bir bütün olarak kucaklayan AK Parti kadroları vardır. Başaramayacaklar çünkü vatandaşlarının arasında her türlü ayrımı reddederek AK Partili gönül neferleri var. Başaramayacaklar dua eden emine teyzeler var, yaşlı amcalar var, çocuklar var. Başaramayacaklar çünkü sizler var, gönül neferleri, dava adamları, yiğit insanlar, imanı hiçbir zaman sarsılmayacak yeni alperenler var. Allah sizlerden razı olsun. 

3 AY İÇİNDE VERDİĞİMİZ HER SÖZÜ YERİNE GETİRDİK

Eğer başka bir parti 1 Kasım'da böyle bir zafer kazansaydı, herhalde zafer sarhoşluğu sürüyordu. Gururla ifade ediyorum, evvelsi gün Bakanlar Kurulu'nda sizlerin desteğiyle o koltuğa gelmiş bakan arkadaşlarımızla birlikteyiz. 81 ilde yaptığım mitinglerin hepsi gözümde canlanır. Bazen karanlıkta, bazen yağmurda, bazen saatlerce bekleyerek bizleri muhabbetle karşılayan insanları gördüm. Verdiği sözlerin yüzde yüzünü yerine getirmiş olarak vatandaşlarımıza selam gönderiyorum. 3 ay içinde vatandaşımıza verdiğimiz her sözü yerine getirdik. Bir yandan namert terörle mücadele ettik diğer yandan vaatlerimizi gerçekleştirdik. Hiçbir şey eksik kalmadı, kalmayacak. 

HADDİNİ AŞANLARA BİZ HADDİNİ BİLDİRİRİZ

Her bayram Nevruz'u kutlarız. Birilerinin Nevruz'u istismar etme çabaları boşa çıktı. Baskı kurdular, sokaklar meydanlar onların çağrılarına ses vermedi. Vatandaşlarımız bunların iki yüzlülüğünü bir kez daha gördü. Bölgede terör örgütüne yönelik operasyonlara destek veren vatandaşlarımıza teşekkürü borç biliyorum. Onlar Türküyle, Kürdüyle, sünnisiyle, alevisiyle Çanakkale ruhu yaşattılar. Ankara'da, İstanbul'da patlayan bombaların acısı Diyarbakır'da, Mardin'de, Şırnak'ta hissedildi. Allah'ın izniyle şölenimiz, düğünümüz de ortak olacak. Terör örgütleriyle kendilerine yandaş buldukları ölçüde etkili olurlar. Bugün milletten oy isteyip seçimden sonra terör örgütünün yörürgesine giren siyasi parti var. seçim meydanlarda kalaşnikofla konuşan, terörist taziye çadırını ziyaret eden haddini bilmezler var. Ama biz onlara haddini bildiririz.

BİZ ŞAH DEDİK VE MAT OLDULAR

Terör eylemini gerçekleştirenler eylemlerinden önce ve sonra algı operasyonları yapıyorlar. Biz dokunulmazlıkları gündeme getirdik. CHP ve HDP Meclis'te bulunan bütün fezlekeleri gündeme alma talebinde bulundu. Bizim hayır vereceğimizi düşünerek teröre destek veren milletvekillerini kurtarmaya kalktılar. Onlar madem meydan okuyorlar, biz de hodri meydan dedik. AK Parti bütün fezlekelerinin dokunulmazlıkların kaldırılmasına yanaşmayacak ve böylece teröre destek veren milletvekilleri kurtulacak diye düşündüler. Bir de mağduriyet edebiyatı yaptılar. Biz bu oyunları bir hamleyle boşa çıkardık. Onlar küçük piyonlarla uğraşırken biz şah dedik ve mat oldular.

AMACIMIZ SİYASETÇİ İLE TERÖR DESTEKÇİLERİNİ AYIRMAK

Biz hiçbir zaman korkmadık, korkmuyoruz, kormayacağız. Bizi yıldırmak istiyorlar, yılmadık, yılmıyoruz, yılmayacağız. Bizi durdurmak istiyorlar, durmadık, durmadık, duymuyoruz. Engellemelere izin vermedik, vermiyoruz, vermeyeceğiz. Bizim fezlekeleri yargıya taşımaktan niyetimiz siyasetçiyle terör destekçilerini  birbirinden ayırmaya yöneliktir. CHP kendince kurnazlık yapıyor, dokunulmazlıkların bütünüyle kaldırılmasını istiyor. Bundan biz çekinmeyiz. Biz her ne surette olursa olsun siyasetçinin onurunu koruyacağız, ama bir suç varsa o suçun gereği olarak her türlü düzenlemenin önünü açacağız. 

HDP, CHP'YLE İTTİFAK KURMAK NİYETİNDE

Demirtaş CHP'ye gelin ittifak kuralım dedi. Kandil'de Demirtaş'ın kardeşi de gelin ittifak kuralım daveti yaptı. Demirtaş kardeşlerin CHP'ye yaptığı teklif dağda yaptıklarını burada yapmaktır. Eğer CHP terör destekçilerin dokunulmazlıkların kaldırılması teklifini reddederse bilinsin ki dağda kurulan ittifakı CHP ve HDP Ankara'nın gizli odalarında kurulmuştur. 

HDP'NİN BU KONUDA NE DÜŞÜNDÜĞÜNÜN BİR ANLAMI YOK

Şimdi MHP ve CHP'nin ne diyeceği merak konusu. HDP'nin ne diyeceğinin hiçbir önemi yoktur. Meclisimizin ana gündem maddesi halkın beklediği reformları, vaadleri milletin hizmetine sunmaktı. Bir tek fezleke ile bütün dokunulmazlıkların kaldırılması teklifinde bulunacağız. Beraber yaparsak bu onuru yaşarlar. Yok oyalama yaparlarsa biz bu teklifi sunarız. Kim dokunulmazlıkların kaldırılmasına karşıymış, kim teröristleri korumak için manevralar, ayak oyunları yapıyor ortaya çıkar. Biz çıktığımız yoldan hiçbir zaman geri dönmedik. Dokunulmazlıkla ilgili gerekli yasal düzenlemeyi her halükarda Meclis'e sunmaya kararlıyız. 

ANKARA'DA, İSTANBUL'DA, BRÜKSEL'DE TERÖRÜ LANETLİYORUM

Ankara'da, İstanbul'da terör örgütünü lanetlediğim gibi Brüksel'deki terörü lanetliyorum. Hayatını kaybeden müslüman, hıristiyan kim olursa olsun hayatları kıymetlidir. Onun için Avrupa liderlerine dönerek 28 liderin yüzüne ve onların bu anlamda vicdanına hitap ederek, Ankara'da terör saldırısını düzenleyen terör örgütünün Brüksel'de kurduğu çadırla ilgileri tepkileri dile getirmiştim. Biz Paris'in acısını paylaşmıştık. Ama sizlerden ve Avrupalılar'dan evlerine gitmek için otobüs durağında bekleyen insanları katleden terör örgütüne karşı dayanışma bekliyorum dedim. Oradaki bütün liderler dayanışmayı ifade ettiler. Meselemiz Belçika hükümeti ile değil, mesele insanlık meselesi. Brüksel'in acısını paylaşıyoruz. Bizde oldu siz şöyle davrandınız şimdi size de oldu iyi oldu gibi bir yaklaşım içerisinde olmayız. Çünkü bir insanı katledenin bütün insanlığı katletmiş olduğuna inanıyoruz. Tekrar buradan Brüksel'e taziye dileklerimi belirtiyorum.

Editör: Wan Haber