Yazılı bir açıklama yapan Van SMMMO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Şahin, Türkiye’de son bir yıldır çözüm süreci ile başlayan diyalog ve tartışma sürecini bölgede yaşayanlar olarak önemsediklerini belirterek, “Çözüm sürecinde ısrarlı olmanın gerekliliğini vurgulayarak, iyi niyet açıklamaları yerine somut ve yasal adımların atılması halinde çözüme giden yolda büyük bir mesafe kaydedileceği inancındayız. Van’da meydana gelen deprem sonrasında Maliye Bakanlığınca 23 Ekim 2011 tarihinden itibaren Maliye Bakanlığı’nın ikinci bir emrine kadar mücbir sebep hali ilan edilmiş ve mükelleflerin vergisel ödevlerini mücbir sebep halinin devam ettiği süre içinde yerine getirmeyebilecekleri belirtilmiştir. Depremin telaşı ve yıkımı ile uğraşan vatandaşların bir de vergi ile uğraşmamaları yönünde alınan bu karar gerekli ve yerinde bir uygulama olmuştur. İlimizde yukarıda yapılanlara rağmen depremin getirdiği bir takım sıkıntılarda halen devam etmektedir” dedi.

23 Ekim 2011 tarihinde bu güne kadar vergisel ödevlerini yerine getirmeyen mükelleflerin önceden gelen borçlarını da hesaba katacak olursak bu süre içinde ciddi bir vergi borçları birikmiş bulunduğu ifade eden Şahin, “Mükelleflerin mücbir sebep halinin bitiminden sonra kendisine vergi borçların ödemesi için 31 Aralık 2011 tarihte yayımlanan 7 Sıra nolu Tahsilat Genel Tebliğde 24 aya kadar vade yapılabilmektedir. Ancak, Katma Değer Vergisi ve Özel Tüketim Vergisi ile ilgili her hangi bir çalışma bulunmamaktadır. Buna özelikle dikkat edilmelidir.

Deprem sonrası Van’da ticaret durma noktasına gelmiş, depremin kış ayında olması da bunda önemli etkisi olmuştu. İlimizde gidenlerin önemli bir bölümü ancak bir yıl sonra geri dönmüşlerdi. Dolayısı ile bu sürede kazanç sağlayacak iş yapılamadığı gibi, harcamalarda artmıştır. İlimizdeki ekonomik sosyal gelişmişlik dikkate alındığında bu durumun hane halkı için ciddi bir ekonomik yıkım olduğu aşikardır. Bu nedenle ilimizdeki esnafın biriken vergi borcu mücbir sebep halinin bitimi sonrasında önemli bir sorun olarak karşımıza çıkacaktır. Bu duruma şimdiden önlem almak mali idarenin gelecekteki yükünü hafifletecektir. Sorunun çözümü için bizim de bazı önerilerimiz olacaktır. Bunun için öncelikle geçmişte yapılan uygulamalara bakmak ve yapılabilecekleri tespit etmek gerekiyor” şeklinde konuştu.

Şahin sözlerini söyle sürdürdü;
“Bilindiği üzere 17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 tarihlerinde Sakarya’da meydana gelen deprem sonrasında 28 Aralık 2001 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) kabul edilen 4731 sayılı yasa ve akabinde 07 Nisan 2002 tarihinde bu yasaya ilişkin yayımlanan 1 nolu tebliğle, bu bölgedeki uygulamalar özetle şöyledir: Varlıklarının yüzde 10’unu kaybeden mükelleflerin depremden önceki vergilendirme dönemlerine ilişkin tahakkuk etmiş ve vadesi geldiği halde ödenmemiş veya bu tarihlerden öncesine ait olup deprem tarihi itibariyle vadesi geçmemiş vergi alacaklarından Vergi Usul Kanunu Kapsamına giren vergi, resim ve harçlar ile bunlara bağlı vergi cezaları ve gecikme zamları terkin edilmişti. Bu Vergiler şunlardır: Gelir vergisi, kurumlar vergisi, damga vergisi, harçlar veraset ve intikal vergisi gibi vergilerdir. Ayrıca terkin edilen bu vergileri depremden sonra ödeyenlerin ödedikleri vergilerde iade edilmiştir. Yine terkin kapsamına giren vergiler için tarhiyat yapılmayacağı da (yani vergi incelemesi yapılabilir ama sonuçta vergi yazılmayacak) hükme bağlanmıştır. Görüldüğü üzere o zamanki iktidar çok yerinde ve doğru bir uygulama ile ekonomik ve sosyal gelişmişlikte Van’ın kat be kat üstünde olan bölgede vatandaşın vergisel sorununu çözmek için ciddi kararlar almış ve uygulamıştır. Şimdi Van esnafının yaralarını sarmak ve depremin yıkımının yol açtığı mağduriyetleri gidermek için mali idarenin yeni kararlar alma zamanıdır. Esnafın borç batağından kurtarılması ve ildeki ticaretin yeniden canlanması için; 4731 sayılı yasa da olduğu gibi 2011 ve 2012 yılı gelir ve kurumlar vergileri terkin edilmeli, ödenen vergiler iade edilmelidir. Bunun için Varlıklarının % 10’unu kaybetme şartı aranmamalıdır. Deprem öncesine ait vergi borçları terkin edilmelidir. Terkin kapsamına giren vergiler için tarhiyat yapılamamalıdır. Bunun için Varlıklarının yüz10’unu kaybetme şartı aranmamalıdır. Mücbir sebep halinin başladığı günden mücbir sebep halin sona erdiği tarihe kadar tüm biriken vergi borçları taksitlendirilmelidir. ( Katma Değer Vergisi ve Özel İletişim Vergisi kapsam dışında bırakılmamalıdır). Ödenmeyen Sosyal Güvenlik Primlerinin taksitlendirilmesi sağlanmalıdır. Mücbir sebep hali nedeni ile beyanname vermeyen, bildirimde bulunmayanların bu süredeki beyanname ve bildirimlerini tek bir beyanname ile bildirebilmeleri sağlanmalıdır. Tüm bunlar Van Depreminde zarar görenler için çıkarılacak özel bir yasa ile yapılmalı ve depremden zarar görme konusunda bir oran aranmadan ayrımsız herkesi kapsamalıdır. Bunun için Varlıklarının yüzde 10’unu kaybetme şartı aranmamalıdır. Deprem nedeniyle Kötü Seyreden İlimizin Ekonomisinin canlandırılması için yeni teşviklerin belirlenmesi ve sürekli bir güven ortamı oluşturularak bölgeye yeni yatırımların gelmesini sağlamak”

Editör: Wan Haber