Urartu Kralı II. Sarduri tarafından milattan önce 750 yılında yaptırılan Çavuştepe Kalesi ve kuzey kısmındaki nekropol alanında yürütülen kazı çalışmaları, Urartular dönemine ait yeni bilgilerin elde edilmesini sağladı.

Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Doç. Dr. Rafet Çavuşoğlu başkanlığında yürütülen kazı çalışmalarında bu yıl ortaya çıkarılan 2 bin 750 yıllık nekropolde, bilimsel alanda "ilk" olarak değerlendirilen bulgular elde edildi. 

3-20171014172217.jpg

Çavuşoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kültür ve Turizm Bakanlığının izniyle yapılan kazılarda ilk kez 2 bin 750 yıl öncesine ait bir karı kocanın mezarını ortaya çıkardıklarını, şimdi de Urartuların 4 farklı yöntemle ölülerini defnettiklerine dair bulgular elde ettiklerini söyledi.

"4 ölü gömme yöntemi bir arada kullanılmış"

Bu bulguları Çavuştepe Kalesi'nin yaklaşık bir kilometre kuzeyinde yer alan nekropol alanında tespit ettiklerini aktaran Çavuşoğlu, şöyle konuştu:

"Nekropol alanında sürdürülen çalışmalarda, Urartu toplumunun sosyal yaşantıları, dini inanışları ve ölü gömme adetleri hakkında son derece önemli bilgilere ulaştık. Alanda yapılan çalışmalarda dört tür ölü gömme geleneğinin olduğu ortaya çıkarıldı. Bunlardan ilki, ölüler yakıldıktan sonra arta kalan küllerin bir çömleğin içine konularak toprağa gömülmesidir. İkincisi, ölülerin levha şeklinde büyük sal taşlarından oluşan sandık tipi diye adlandırılan mezarın içerisine gömülmesidir. Üçüncü tür gömü, toprak içerisine taşlardan ördükleri oda şeklindeki mezar odalarına gömülmesidir. Dördüncü gömü şekli ise basit bir şekilde toprak içerisine, ayakların karın bölgesine çekilerek yan yatırılarak yapılan gömülerdir. Bu dört tür ölü gömme adetinin bir arada görülmesi ilk olarak Çavuştepe nekropolünde karşımıza çıkmaktadır."

4-753.jpg

Çavuşoğlu, Urartular'da uygulanan tüm ölü gömme biçimlerinin bir arada kullanılmasının dikkat çekeci olduğunu vurgulayarak, "Tespit ettiğimiz 4 farklı ölü gömme şeklinin hepsi Urartulara ait. Farklı şekilde ölü gömme adetinin bir arada olduğu yer ilk defa burada ortaya çıktı." dedi. 

"Kadın iskeleti üzerinde kemer bulundu"

Kale ve nekropol alanında yaptıkları kazı çalışmalarında bu yıl son aşamaya geldiklerini anlatan Çavuşoğlu, özellikle nekropol alanında çıkardıkları 2 bin 750 yıllık tarihi eserlerin VanMüzesi'nin kendilerine tahsis ettiği laboratuvarda restorasyon ve konservasyon çalışmalarını yaptıklarını söyledi.

5-596.jpg

Urartuların ölülerini yakarak küllerini doldurdukları "urne" denilen kapları uzmanlar eşliğinde birleştirdiklerini ifade eden Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Aynı şekilde bir metal tepsimiz var. Onların da yeniden toparlanması çalışmaları devam ediyor. Yine kazı esnasında kadın iskeleti üzerinde çıkardığımız kemerimiz var. İlk kazı esnasında sağlam bir şekilde kaldırdık ama yine burada üzerinde çalışmalar sürüyor. Burada sürdürdüğümüz çalışmalarda kemerin üzerinin çok bezemeli ve süslü olduğunu gördük. Bir diğer önemli husus kalede yazıtlı eserler çıkarıldı. Bunların birleştirme çalışmaları devam ediyor. Bu fırsatı bize veren özellikle Van Müze Müdürü Erol Uslu'ya teşekkür ederim." 

Çavuşoğlu, elde ettikleri parçalanmış eserlerin uzmanlar tarafından yapboz şeklinde bir araya getirilerek özel kimyasallarla yapıştırıldığını, sonra özenle temizlenerek sergiye hazır hale getirildiğini anlattı. 

6-362.jpg

Mezarda 2 bin 750 yıllık takılar bulundu

Nekropolün orta bölümünde Çavuştepe Kalesi'nin bir yöneticisi ve eşinin kişisel eşyalarıyla gömüldükleri bir mezar ortaya çıkardıklarını anımsatan Çavuşoğlu, kadına ait iskelet üzerinde bir bronz kemer ile bronz, gümüş ve altından sac spiralleri, küpeler, amulet, boyun halkası gibi takılar, erkek iskeleti üzerinde de deri üzerine işlemeli bir kemer ile mühür bulduklarını aktardı.

Bunun Urartular ile ilgili çalışmalarda bilimsel açıdan bir ilk olduğunu bildiren Çavuşoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Çavuştepe Kalesi ve nekropol alanındaki çalışmalarda çok sayıda eser ortaya çıkartılarak Van Müzesi'ne nakledilmiştir. Eserlerin konservasyon ve restorasyonu yapılıyor. Metal eserler üzerinde oluşmuş patinalar mekanik temizliğe tabi tutuluyor. Bu aşamalar bittikten sonra eserler envanterlik ve etütlük olmak üzere ikiye ayrılarak müzede sergilenecek şekle gelmiş olacak. Müze bu eserleri istediği şekilde teşhir etmeyi sağlayacak."

7-154.jpg

Görevlendirme yapılan Gürpınar Belediyesinin nekropol alanının çevresini definecilerden korumak amacıyla tel örgüyle kapatarak kendilerine büyük destek verdiğini dile getiren Çavuşoğlu, gelecek yıl yapacakları kazılarda da Urartu arkeolojisi ve Van bölgesine ait çok önemli bilgilerin ortaya çıkarılacağına inandığını vurguladı.(AA)

Editör: Wan Haber