Rize Ağır Ceza Mahkemesindeki 12'nci celseye, tutuksuz sanıklardan dönemin İstihbarat Şube Müdürü Mehmet Şevki Meşe, İbrahim Tohumcu, Ali Burnaz, İlhami Dağ, Mesut Yıldız, Zekai Genç ile sanık avukatları katıldı.

Tutuklu Mehmet Ali Gavacık ve Türker Ünüvar ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşma salonuna bağlandı.

Mahkeme Başkanı Özkan Tavuz, tespitlerin yapılmasının ardından tüm sanıklara, kararın bir sonraki duruşmada verileceğini belirterek, savunmalarına ekleyecekleri bir şey olup olmadığını sordu.

Önceki savunmalarını tekrar eden sanık İbrahim Tohumcu, şunları söyledi:

"Yapmış olduğum dinlemeler sıralı amirlerimin onayı ve bilgileri dahilindedir. Yapılan işlemler hukuka uygundur. Dinleme yaptığım kişiler hakkındaki olumlu raporlar polis müfettiş kayıtlarında mevcuttur. Raporları hazırlayan müfettişler bu dönemde Hakkari Valisi ve Emniyet Müdürü olarak görev yapmaktadır. FETÖ ile ilişkileri de yoktur. Hazırlanan raporlar ve olaylar lehimedir. Ayrıca yapılan FETÖ soruşturmasında emniyet müdürlüğü hakkımda FETÖ ile bağlantılı olmadığımı bildirmiştir. Bu dosyadan dolayı açığa alındığımı düşünüyorum. İhraç edilmedim."

Tohumcu, beraatini talep ederek, bir an önce görevine dönmek istediğini aktardı.

Dönemin İstihbarat Şube Müdürü sanık Mehmet Şevki Meşe ise örgüt üyeliği suçlamasını kabul etmeyerek, "Daha önceki celselerde talep etmiştik, İstihbarat Daire Başkanlığından önleyici dinlemenin ne şekilde yapıldığına dair ilgili yasal mevzuatın sorulmasını. Ayrıca dinleme yapılacak kişilerle ilgili UYAP, sabıka, GBT kaydının alınıp alınmayacağı hususunda İstihbarat Daire Başkanlığına yazılan yazının cevabı dosyada yoktur. Tekrardan sorulmasını talep ediyoruz." dedi.

Sanık İlhamı Dağ da Kürtçe bildiği için istihbarat servisinde tercüman olarak çalıştığını vurgulayarak, "PKK ve KCK ile ilgili dinlemeleri yapıyordum. Bahsi geçen dinlemelerde bulunmadım." şeklinde savunma yaptı.

Bunun üzerine mahkeme başkanı Tavuz, o dönemin İstihbarat Şube Müdürü Meşe'ye söz verdi.

Meşe, dinlemelerde sanık Dağ'ın imzasının olup olmadığını hatırlamadığını kaydederek, "Ancak yaşanan Van depremi sonrasında Rize Cezaevine yaklaşık 250 PKK'lı tutuklu veya hükümlülernakledilmişti. Buraya gelip giden bağlantıları takip amacıyla tercümana ihtiyaç duyarak İlhami Kürtçe bildiği için görevlendirildi." diye konuştu.

Diğer sanıklar da bir sonraki karar duruşmasında son savunmalarını yapacaklarını dile getirdi.

Mahkeme heyeti, sanıkların mevcut hallerinin devamına, bir kısım sanık ve avukatlarının birleştirme yönündeki taleplerinin bir sonraki celse değerlendirilmesine, tahkikata ilişkin taleplerin reddine karar vererek duruşmayı erteledi.

Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığının "usulsüz dinleme" iddialarına ilişkin yürüttüğü soruşturma kapsamında hazırladığı iddianame, 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmiş ancak dava hakkında "yetkisizlik" kararı verilerek dosya Rize'ye gönderilmişti. (AA)

Editör: Wan Haber