Dini nikahlı eşinin copla dövüp kilitlediği evden 2 gün sonra çocuğuyla kaçan Gülizar Bozkurt (28), önce polise, sonra hastaneye başvurdu. 10 yıl önce Übeyt K. (42) ile tanıştığını ve birbirlerini sevdiklerini söyleyen Gülizar Bozkurt, "Ancak bir süre sonra Übeyt, Ümran K. ile evlendi. Benimle de gönül ilişkisi yaşamaya devam etti. Bir süre sonra da beni ailemden istedi. Ailem de Übeyt’e beni verince ben kuma olarak dini nikahlı evlilik yaptım" dedi.

Evlendikten sonra eşinin kendisine hiç bakmadığını, kazandığı bütün parayı ilk eşine verdiğini, kendisinin günlerce aç kaldığını anlatan Gülizar Bozkurt, "Bir süre sonra hamile kaldım, ancak kocam beni hamileyken bile sudan sebeplerden dolayı dövüyordu. Ben kaç kez koca şiddetinden dolayı evden kaçtıysam da gelip beni tehdit ederek geri aldı. Beni sürekli aç ve susuz bırakıp, hep diğer eşine baktı. Bir süre sonra benim kızım dünyaya geldi. Şimdi 1.5 yaşında, eşim ona da şiddet uygulamaya başladı. Bana sinirlenip yavrumu da dövüyordu" diye konuştu.

"SOKAK ORTASINDA COPLA DÖVDÜ"

Eşinin bir gün kendisine gelip tavuk alıp beslemek istediğini söylediğini anlatan Gülizar Bozkurt, şöyle devam etti:

"Eşim bana ’Tavuk alalım senin kaldığın yerde bir odada bakalım, satarsak hem senin harçlığın çıkar hem de benim sigara param çıkar’ dedi. Ben de kabul ettim. Tavukları getirip benim evin bir odasına koydular. Zaten ben inşaat gibi bir evde kalıyordum. Bir süre sonra tavuklardan 30 tanesini sattılar. Ancak parasını bana vermek yerine götürüp ilk eşine verdi. Bende eşime ’Onların 3 tane çalışanı var, ben çalışmıyorum, hem de oruç tutuyorum. Bana niye para vermedin’ dedim. Daha sonra ’Bari para vermiyorsun, bugün orucum, bana tavuklardan birini ver, akşam iftarda onunla orucumu açayım’ dedim. Bunun üzerine beni sokak ortasında copla dövmeye başladı. Daha sonra beni evin içine alıp kapıları ve perdeleri kapatarak saatlerce copla dövdü. Vücudumda morarmadık yer kalmadı. Cop paramparça oldu, jilet gibi oldu ama yine dövmeye devam etti. Daha sonra da kızımla benim üzerime kapıyı kilitleyip evden çıktı. İki gün aç susuz bir şekilde bir evde kaldık. Yaralı şekilde hastaneye bile gidemedim. Ama iki gün sonra bir fırsatını bulup evden kaçtım ve eşimi polise şikayet ettim."

"BİR AY BOYUNCA AÇ, SUSUZ KALDIM"

Eşinin kendisine insan muamelesi yapmadığını ifade eden Bozkurt, "Bir ay boyunca ben orada aç kaldım, susuz kaldım, çıplak kaldım. Beni inşaatın içine indirdi. 10 gün boyunca sen insan mısın, hayvan mısın, aç mısın tok musun diye hiç sormadı. Ben inşaatın içinde öyle idare ettim. Benim annem 10 yıl önce, babam 1 yıl önce öldü. Şuan arkadaşlarımda ya da sokaklarda kalıyorum. Devlet bana sahip çıksın. Ben özellikle Başbakan’dan, büyüklerimden yardım istiyorum. Bana ’Devlet kim benimle baş edemez, sana kimse yardım etmez’ diyor. Bana ’Sen nereye gidersen git senin kurtuluşun yok, hiç kimsenin bana gücü yetmez’ diyor" diyerek gözyaşlarına boğuldu.

Öte yandan polis, dayakçı kocanın yakalanması için çalışma başlattı.

Editör: Wan Haber