Katarakt ameliyatı olan şeker hastalarının sürekli takip edilmesi gerektiği belirtildi. Akdeniz Üniversitesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Mustafa Ünal, şeker hastalığının göz arkasında kanamalara neden olduğunu bildirdi.
Günümüzde daha çok 50-60 yaş üzeri insanlarda sıklıkla görülen katarakt hastalığı ile ilgili bilgi veren Doç.Dr. Mustafa Ünal, kataraktın göz merceğinin normal saf rengini kaybedip katılaşması ve ışığı gören merkeze daha az geçirmesi anlamına geldiğini belirtti. Kataraktta en sık görülen nedenin ileri yaş olduğunu söyleyen Doç.Dr. Ünal, bebeklerde de katarakta rastlandığını söyledi. Yeni doğan bebeklerde de katarakt olabileceğine değinen Doç.Dr. Ünal "Halk arasında genel bir yanlış anlaşılma vardır, katarakt yaşlıların hastalığıdır diye. Aslında değil, bebeklerde de rastlıyoruz" dedi.

KATARAKT NEDENLERİ
Kataraktın nedenleri ile ilgili bilgi veren Doç.Dr. Ünal, şeker hastalığının yanı sıra devamlı kortizon ilacı kullanan kişilerde kataraktın yaygın olduğunu bildirdi. Şeker hastalarında kanda glikoz seviyesinin yükselmesi ve düşmesi nedeni ile gözün de etkilendiğini söyleyen Doç.Dr. Ünal, şöyle konuştu: "Gözün kendi iç yapısı, mekanizması, metabolizması bozuluyor ve katarakta yol açıyor. Şeker hastası olan insan genç de olsa katarakt gözükebilir, eğer yaşlı ise zaten yaşlılıkla ilgili bir katarakt değişikliği olacaktır, şeker bunu artırır. Daha hızlı ortaya çıkar."
Şeker hastalığının göz arkasında kanama yaptığını, katarakt ameliyatından sonra da takip edilmesi gerektiğini vurgulayan Doç.Dr. Ünal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Şekerin ciddi takip edilmesi gerekiyor. O katarakttan daha önemli. Kataraktı en son aşamasına da gelsen bir şekilde yapıla bilir ama şeker nedeni ile kanama ilerlerse körlük yapar. Geri dönüşümü yok. Şeker hastalığı bizim gözde en çok korktuğumuz hastalıktır." Tansiyon hastalarında da göz kanaması ile karşılaştıklarını kaydeden Doç.Dr. Ünal, tansiyon hastalarındaki kanamanın şeker kadar tehlikeli olmadığını söyledi.

KATARAKT BELİRTİLERİ
Kataraktın önemli nedenlerinden birinin darp olduğunu ifade eden Doç.Dr. Ünal, şunları söyledi: "Katarakt oluşurken ilk önce görmesi bozulur. Net görürken iyi görmemeye başladığını söyleyebilir, bu yakın görmenin de bozulması olabilir, uzak görmenin de bozulması olabilir. Renkleri eskisi kadar net seçemeyebilir. Renklerde bir bozulma olabilir. Işıklarda yansıma özellikle gece karşıdan gelen araçların farları, floresan lambanın ışığında yansıma olabilir. Çift görme şeklinde belirtiler olabilir."
Bebeklerde rastlanan kataraktın en sık nedeninin anne karnında iken bilinmeyen enfeksiyonların geçirilmesi olabileceğine değinen Doç.Dr. Ünal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Annenin devamlı kullandığı bazı ilaçlar, anneye ait bazı hastalıklar, açıklanamayan nedenler olabilir. Bebeklerde anlamak için en önemli bulgulardan bir tanesi göz bebeğinin ortasında beyazlık görmek, bu çok önemli. Şaşılık da bazen bunu ortaya çıkarabilir."

TEK TEDAVİ AMELİYAT
Kataraktın sadece ameliyat yolu ile tedavi edilebildiğini ifade eden Doç.Dr. Ünal, ameliyat için de acele edilmemesi gerektiğini bildirdi. Hastanın hayatında bir sıkıntı olmuyorsa bir müddet beklettiklerini anlatan Doç.Dr. Ünal, sözlerine şöyle devam etti: "Çünkü her ameliyat gibi riski olan bir ameliyattır. Hemen yaparsak hastanın görmesini risk altına atmış oluruz. Her ne kadar 10 dakikada iğnesiz yapıyoruz dense de sonuçta her ameliyat gibi riski olan bir ameliyattır. Çok geç de bırakmıyoruz. Geç bıraktığımız zaman ameliyatı zor oluyor."

KATARAKT TEKRARLANMAZ
Katarakt ameliyatını halk arasında lazer olarak bilinen fako yöntemi ile yaptıklarını kaydeden Doç.Dr. Ünal, ameliyattan sonra kataraktın tekrarlamadığını bildirdi. Halk arasında ikinci katarakt diye bilinen göz hastalığını katarakt ameliyatı sonrası bir zar oluşumu olarak değerlendiren Doç.Dr. Ünal, "O da ameliyatla alınacak bir işlem değil. Polikliniklerde çok basit bir lazerle yapılan bir işlemdir" dedi.

TEDAVİ OLUNMAZSA GÖRME KAYBINA YOL AÇAR
Kataraktın tedavi olmazsa görme kaybına yol açabileceğini belirten Doç.Dr. Ünal, "Ama o an yine çaresi var. Ameliyat zor olmakla beraber son ana da gelmiş olsa yine de çaresi vardır. Ameliyat yapılabilir" şeklinde konuştu. Katarakt ameliyatının risklerine de değinen Doç.Dr. Ünal, sözlerini şöyle tamamladı: "Görme kaybına kadar ciddi risklerle karşılaşabiliyoruz. Örneğin ameliyat sırasında kornea tabakasının hasar görmesi olabiliyor. Bunun tedavisi kornea naklidir."
(UG-SK-HO-Y)

09.01.2013 11:00:46 TSI

Editör: Wan Haber