Hrant Dink cinayeti davasında, mahkeme savcısı Evliya Çalışkan, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Muhittin Zenit ve Özkan Mumcu hakkında verdiği tahliye kararına itiraz etti.

Savcı Çalışkan, itiraz gerekçesinde, “Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde görevli polis memuru Muhittin Zenit’in Erhan Tuncel’le irtibat halinde olduğu ve cinayet konusunda başından beri bilgisi olduğunu, cinayet tasarısını yetkili mercilere bildirme imkanı varken bunu yapmadığını” belirtti.

Ayrıca savcı Çalışkan, “Zenit’in cinayetten sonra terör örgütü yöneticilerinin talimatıyla, başka ilde görevliyken Trabzon’a gelerek delil karartılmasına iştirak ettiğini” de ifade etti.

Tahliye edilen polis memuru Özkan Mumcu’nun da “cinayet tasarısından haberdar olduğu, önceden bildiği halde örgüt yöneticilerinin talimatıyla sonuç alıcı şekilde işleme koymadığı” belirtildi.

Savcı Çalışkan, “Zenit ve Mumcu hakkındaki kuvvetli suç şüphesi, kaçma şüphesi ve mensubu oldukları terör örgütü lider ve yöneticilerinin halen firari durumda bulunmasından dolayı tahliye kararının yerinde olmadığını,” savundu.

Savcı, Zenit ve Mumcu hakkında yakalama kararı çıkartılmasını ve tahliye kararlarının yeniden incelenmesini istedi.

Ne olmuştu?

Muhittin Zenit, Gazeteci Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin birleştirilen davaların ilk duruşmasında tahliye talebinde bulunmak için söz almıştı.

Duruşmada konuşan Muhittin Zenit, Hrant Dink’in Yasin Hayal tarafından öldürüleceğini cinayetten 11 ay önce raporlarında bildirdiğini anlatmış ve cinayetle ilgili devleti işaret etmişti.

İstihbaratçı Zenit, “Kişisel olarak söylemiyorum ama devlet olarak bir insanın ölmesine göz yumduk” demişti.

“Benim vicdanım rahat,” diyen Zenit, “Yapmam gereken her şeyi yaptım,” diye konuşmuştu.

Bu ifadelerinin ardından tahliye talebinde bulunan Zenit’e mahkeme heyeti olumlu yanıt vermiş, Zenit ile o dönem komiser yardımcısı olan Özkan Mumcu tahliye edilmişti. İMCTV

Editör: Wan Haber