Irak Kürdistanı Başkanı Mesut Barzani’nin daveti üzerine Duhok kentinde Rojavalı Kürt siyasetçileri bir araya getiren toplantılara katılan Müslim, toplantı çıkışı gazetecilere konuştu.


BasNews’in haberine göre, Kobani’deki son durum hakkında bilgi veren Müslim, koalisyon güçlerinin hava operasyonları ile birlikte savaşın Halk Savunma Birlikleri’nin (YPG) lehlerine döndüğünü söyledi.

Kobani’de savaşmak için diğer Kürt güçlerine izin vermediği iddialarına ilişkin ise Müslim, kimsenin yolunu kesmediklerini, kapıların açık olduğunu, isteyen herkesin Rojava’da savaşabileceğini ifade etti.

Savaşın sadece Kobani’de olmadığına işaret eden Müslim, destek vermek isteyenlerin Serakaniye (Raselayn), Cezaa ve diğer cephelere gidebileceğini dile getirerek, “Kendini korumak isteyen, kimseden izin almaz. Ülkesini savunmak isteyenler, buyursun savaşsın” dedi.

TÜRKİYE’YE ELEŞTİRİ
Türkiye’nin komşuluk görevlerini yerine getirmediğini bir kez daha dile getiren Müslim, “Umuyoruz ki Türkiye, önümüzdeki süreçte koalisyon güçlerinin yanında etkin bir rol üstlenerek, IŞİD’e karşı olduğunu ispatlar” dedi.

Ankara’daki temasları hakkında da bilgi veren Müslim, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile görüşmediğini, Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ile bir araya geldiğini aktardı. Salih Müslim, görüşmenin içeriğiyle ilgili şunları söyledi:

“Orada IŞİD’e yönelik operasyon yapacaklarını söylediler. IŞİD’in büyük bir tehdit ve tehlike olduğunu belirttiler. Ancak pratikte bir şey yapmadılar.”

KOBANİ’DE DOKTOR VE İLAÇ SIKINTISI VAR
ANF’nin haberine göre ise, IŞİD’in Kobani’deki üç hastaneyi bombalamasının ardından kentte ciddi sağlık sorunları yaşanıyor. Yaşanan çatışmalardan dolayı ilaç ve doktor sıkıntısının yaşandığı Kobani’de kenti hiç terk etmeyerek yaralıların tedavisi yapan doktor Welat Xelil Omer, tedavi konusunda ciddi sorunlar yaşadıklarını belirterek, “Ancak basit yaralanmalara müdahale edebiliyoruz” dedi.

Her gün onlarca insanın yaralandığı ve savaşçıların dışında on binin üzerinde sivilin bulunduğu kentte sadece 4 doktor bulunuyor. İki gözlü bir evde hastalarını tedavi etmeye çalışan doktorlardan Welat Xelil Omer, hastalarının üçte ikisinin sivil halktan olduğunu söyledi. Hastalarının genellikle yaşlı, çocuk ve kadınlar olduğunu söyleyen Omer, doktor sayısının az olmasının yanında ilaç sıkıntısı da yaşadıklarını belirtti.

Son günlerde havaların soğumasıyla birlikte çeşitli şikayetlerle kendilerine başvuran hasta sayısında ciddi bir artışın olduğunu söyleyen Omer, savaştan dolayı insanların yetersiz ve sağlıksız beslenmelerinin de hastalıklara davetiye çıkardığını vurguladı. Omer, “Burada sadece yaralanan savaşçıları tedavi etmiyoruz. Sivil halktan gelen hastalarımız da çok fazla. Kadınlar, çocuklar ve yaşlılar son günlerde daha fazla gelmeye başladı. Çünkü havaların soğumasıyla bazı salgın hastalıkları baş göstermeye başladı. Yine yetersiz ve sağlıksız beslenmeden dolayı gelen şikayetler çok fazla. Burada imkansızlıklara rağmen elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Mesela gelen birçok hasta, bizden yemek istiyor. Bizim bunları karşılama gibi bir şansımız yok. Biz ancak basit yaralanmalara müdahale edebiliyoruz” dedi.

İlaç sıkıntılarının da olduğunu söyleyen Omer şöyle devam etti:

“İlaç sıkıntımız var; ama sağ olsunlar geçen gün bir miktar yardım gönderildi. Ancak bu ihtiyacı karşılamıyor. Gelen hastalarımızın üçte biri ancak savaşçılar, diğer hepsi sivil halk. Her birinin ayrı bir hastalığı var ve bizde de bu hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar yok. Şimdi burada sadece 4 doktor bulunuyoruz, bu sayı da ihtiyacı karşılamıyor. Profesyonel doktorlarımız kentten ayrılmak zorunda kaldı. Şimdiki yerimizde iki odamız var biri muayene için kullanılıyor diğeri de ameliyathane. Teçhizat olarak neredeyse hiçbir malzememiz yok. Üç hastanemiz vardı, üçü de bombalandı.”

Hastalarını müşahede altında tutma ve yatırma imkânlarının dahi olmadığını belirten Omer, “Küçük bir yerimiz var. Hastaları yatırma gibi bir durumumuz yok. Onun için burada müdahalelerini yaptıktan sonra kentteki bazı evlerde yatırıyoruz. Artık tedavilerine orada devam ediliyor” dedi. Omer, 10.000′in üzerinde sivilin kentte bulunduğunu kaydederek, “Şu anda tahminen 10.000′e yakın sivil var Kobani’de. Mesela bunlardan havan ve topların şarapnelleriyle yaralanmış olanlar da var” diye konuştu.

“10 KİŞİ KAN KAYBINDAN YAŞAMINI YİTİRDİ”
“En çok sıkıntı yaşadığımız konulardan biri de sınır kapısının kapalı olması” diyen Omer, bugüne kadar kapının geç açılmasından dolayı 10 kişinin kan kaybından yaşamını yitirdiğini belirterek, şunları söyledi:

“Bugüne kadar 10′un üzerinde hastamız kapının açılmamasından dolayı kan kaybederek yaşamını yitirdi. Bunlardan 6′sı YPG/YPJ savaşçısıydı, 2′si Özgür Suriye Ordusu’ndandı, 2′si de sivildi. Yaraları ağırdı ve acilen ameliyat edilmeleri gerekiyordu. Ama 5 saate yakın kapıda bekletildiler. Sonuçta da şehit oldu bu arkadaşlarımız.

Eğer bu kapı açılsa ve Kuzey’deki halkımız bize destek sunsa, doktor arkadaşlarımız yardımımıza gelse o zaman buradaki sağlık sorunlarını daha kolay çözebiliriz. Durumları ağır olanları ve burada tedavi imkanları olmayanları gönderiyoruz Kuzey’e gönderiyoruz.”

Irak Kürdistanı Başkanı Mesut Barzani’nin daveti üzerine Duhok kentinde Rojavalı Kürt siyasetçileri bir araya getiren toplantılara katılan Müslim, toplantı çıkışı gazetecilere konuştu.


BasNews’in haberine göre, Kobani’deki son durum hakkında bilgi veren Müslim, koalisyon güçlerinin hava operasyonları ile birlikte savaşın Halk Savunma Birlikleri’nin (YPG) lehlerine döndüğünü söyledi.

Kobani’de savaşmak için diğer Kürt güçlerine izin vermediği iddialarına ilişkin ise Müslim, kimsenin yolunu kesmediklerini, kapıların açık olduğunu, isteyen herkesin Rojava’da savaşabileceğini ifade etti.

Savaşın sadece Kobani’de olmadığına işaret eden Müslim, destek vermek isteyenlerin Serakaniye (Raselayn), Cezaa ve diğer cephelere gidebileceğini dile getirerek, “Kendini korumak isteyen, kimseden izin almaz. Ülkesini savunmak isteyenler, buyursun savaşsın” dedi.

TÜRKİYE’YE ELEŞTİRİ
Türkiye’nin komşuluk görevlerini yerine getirmediğini bir kez daha dile getiren Müslim, “Umuyoruz ki Türkiye, önümüzdeki süreçte koalisyon güçlerinin yanında etkin bir rol üstlenerek, IŞİD’e karşı olduğunu ispatlar” dedi.

Ankara’daki temasları hakkında da bilgi veren Müslim, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile görüşmediğini, Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ile bir araya geldiğini aktardı. Salih Müslim, görüşmenin içeriğiyle ilgili şunları söyledi:

“Orada IŞİD’e yönelik operasyon yapacaklarını söylediler. IŞİD’in büyük bir tehdit ve tehlike olduğunu belirttiler. Ancak pratikte bir şey yapmadılar.”

KOBANİ’DE DOKTOR VE İLAÇ SIKINTISI VAR
ANF’nin haberine göre ise, IŞİD’in Kobani’deki üç hastaneyi bombalamasının ardından kentte ciddi sağlık sorunları yaşanıyor. Yaşanan çatışmalardan dolayı ilaç ve doktor sıkıntısının yaşandığı Kobani’de kenti hiç terk etmeyerek yaralıların tedavisi yapan doktor Welat Xelil Omer, tedavi konusunda ciddi sorunlar yaşadıklarını belirterek, “Ancak basit yaralanmalara müdahale edebiliyoruz” dedi.

Her gün onlarca insanın yaralandığı ve savaşçıların dışında on binin üzerinde sivilin bulunduğu kentte sadece 4 doktor bulunuyor. İki gözlü bir evde hastalarını tedavi etmeye çalışan doktorlardan Welat Xelil Omer, hastalarının üçte ikisinin sivil halktan olduğunu söyledi. Hastalarının genellikle yaşlı, çocuk ve kadınlar olduğunu söyleyen Omer, doktor sayısının az olmasının yanında ilaç sıkıntısı da yaşadıklarını belirtti.

Son günlerde havaların soğumasıyla birlikte çeşitli şikayetlerle kendilerine başvuran hasta sayısında ciddi bir artışın olduğunu söyleyen Omer, savaştan dolayı insanların yetersiz ve sağlıksız beslenmelerinin de hastalıklara davetiye çıkardığını vurguladı. Omer, “Burada sadece yaralanan savaşçıları tedavi etmiyoruz. Sivil halktan gelen hastalarımız da çok fazla. Kadınlar, çocuklar ve yaşlılar son günlerde daha fazla gelmeye başladı. Çünkü havaların soğumasıyla bazı salgın hastalıkları baş göstermeye başladı. Yine yetersiz ve sağlıksız beslenmeden dolayı gelen şikayetler çok fazla. Burada imkansızlıklara rağmen elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Mesela gelen birçok hasta, bizden yemek istiyor. Bizim bunları karşılama gibi bir şansımız yok. Biz ancak basit yaralanmalara müdahale edebiliyoruz” dedi.

İlaç sıkıntılarının da olduğunu söyleyen Omer şöyle devam etti:

“İlaç sıkıntımız var; ama sağ olsunlar geçen gün bir miktar yardım gönderildi. Ancak bu ihtiyacı karşılamıyor. Gelen hastalarımızın üçte biri ancak savaşçılar, diğer hepsi sivil halk. Her birinin ayrı bir hastalığı var ve bizde de bu hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar yok. Şimdi burada sadece 4 doktor bulunuyoruz, bu sayı da ihtiyacı karşılamıyor. Profesyonel doktorlarımız kentten ayrılmak zorunda kaldı. Şimdiki yerimizde iki odamız var biri muayene için kullanılıyor diğeri de ameliyathane. Teçhizat olarak neredeyse hiçbir malzememiz yok. Üç hastanemiz vardı, üçü de bombalandı.”

Hastalarını müşahede altında tutma ve yatırma imkânlarının dahi olmadığını belirten Omer, “Küçük bir yerimiz var. Hastaları yatırma gibi bir durumumuz yok. Onun için burada müdahalelerini yaptıktan sonra kentteki bazı evlerde yatırıyoruz. Artık tedavilerine orada devam ediliyor” dedi. Omer, 10.000′in üzerinde sivilin kentte bulunduğunu kaydederek, “Şu anda tahminen 10.000′e yakın sivil var Kobani’de. Mesela bunlardan havan ve topların şarapnelleriyle yaralanmış olanlar da var” diye konuştu.

“10 KİŞİ KAN KAYBINDAN YAŞAMINI YİTİRDİ”
“En çok sıkıntı yaşadığımız konulardan biri de sınır kapısının kapalı olması” diyen Omer, bugüne kadar kapının geç açılmasından dolayı 10 kişinin kan kaybından yaşamını yitirdiğini belirterek, şunları söyledi:

“Bugüne kadar 10′un üzerinde hastamız kapının açılmamasından dolayı kan kaybederek yaşamını yitirdi. Bunlardan 6′sı YPG/YPJ savaşçısıydı, 2′si Özgür Suriye Ordusu’ndandı, 2′si de sivildi. Yaraları ağırdı ve acilen ameliyat edilmeleri gerekiyordu. Ama 5 saate yakın kapıda bekletildiler. Sonuçta da şehit oldu bu arkadaşlarımız.

Eğer bu kapı açılsa ve Kuzey’deki halkımız bize destek sunsa, doktor arkadaşlarımız yardımımıza gelse o zaman buradaki sağlık sorunlarını daha kolay çözebiliriz. Durumları ağır olanları ve burada tedavi imkanları olmayanları gönderiyoruz Kuzey’e gönderiyoruz.” (zete)

Editör: Wan Haber