Haber:Fazıl ERÜŞ/ÖZEL

Öte yandan kentteki ekonomi durumu da değerlendiren Şahin, ”Durum hiç iç açıcı değil”dedi. Van Kent Konseyi’ni de eleştiren Şahin, ‘Kent Konseyi daha fazla sorumluluk almalıdır"şeklinde açıklamalarda bulundu.

450 kilometrelik kıyısı ve 3 bin 712 kilometrekarelik su yüzeyiyle Türkiye'nin en büyük gölüne sahip olan Van’da kıyılar işgal altında. Van Gölü kıyısındaki kamu yapıları ve yeni yapılan özel mülkiyetli villalar halkı huzursuz ettiği gibi turizmi de olumsuz etkilediği belirtiliyor. Öte yandan Van Gölü değerlendirilmemekle birlikte bir milyonu aşkın insanın katı ve sıvı atığı ile kirletiliyor. Konuyla ilgili görüştüğümüz Van Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (SMMMO) Başkanı İbrahim Şahin, yetkililere sitem etti ve ekledi; “Van’a yazık ediyorsunuz”dedi. Ayrıca kent ekonomisini de değerlendiren Şahin, “Van’da artık çark dönmüyor. Van toparlandı denilse de kent bir ekonomik çıkmaza girmiş durumda. 2011’de yaşanan depremlerden bu yana ertelenen ve ötelenen vergiler, tüm girişimlere rağmen hala silinmedi. Yetkililer artık bu sorunu çözmeli ”ifadelerini kullandı.

“ÇÖZÜM BULUN”

Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Başkanı olması yanı sıra duyarlı bir çevreci olduğunu ifade eden Şahin, “Van Gölüne sahip çıkalım” çağrısında bulundu. 
Gölün Van için önemli bir miras olduğuna dikkat çeken Şahin,şöyle dedi:
“Geleceğimize güzel bir miras bırakalım istiyoruz. Van Gölü, büyük bir değerdir, mirastır. Van Gölü civarında kamu kuruluşları ve özel mülkiyete ait evler gibi ciddi yapılaşmalar var. Biz yapılaşmalara karşı değiliz ancak kıyı kanunu denen bir olay var. İnsanlar bu yapılaşmalar yüzünden göle giremiyor. Van Valiliği ve Van Büyükşehir Belediyesi buna bir çözüm bulmalıdır. Van Gölü kenarı yeniden yapılanmalı. Aksi taktirde Van Gölü bu şekilde sadece seçkinlerin yeri olacaktır.”

YETKİLİLER’E ÇAĞRI

“Yetkililer topu birbirine atmaktan vazgeçsin”diyen Şahin, “Kim sorumlu olursa olsun bu sorun çözülmelidir. Bu sorun çözülmezse çok büyük kaoslar oluşur. Bunun için kamuya açık yerlerde kamunun faydalanması için gerekli tedbirlerin alınması gerekir”şeklinde konuştu.

DURUM VAHİM

Kentteki ekonomi durumu da değerlendiren Şahin, ”Durum hiç iç açıcı değil” derken, şunları da ekledi:

“Van’da ticaret bitmiş durumda. Van sadece tüketim politikası ile yürüyor. Tüketim dışında herhangi bir imalat, fabrikasyon ve üretim yok. Van memurların maaşları ile batıya gitmiş gençlerin gönderdiği paralarla dönüyor. Dolayısıyla Van’da ekonomi durum hiç iç açıcı değil. Hem tarımsal anlamda hem de hayvan üreticisi açısından durum aynı. Van’da şu anda beş yıldır birikmiş bir vergi var. TOKİ ödemeleri başladı ve her ay bunun bütçesinden büyük miktarda para çıkıyor ve üstelik kente para girdisi yok. Dolayısıyla bu sokağa yansıyor. Kentteki ekonomik durumun iyi olmadığını biliyoruz. Teşvik politikalarını yürütülmesi gerekiyor. Van sınır kentidir; İran, Azerbaycan ve Irak’a yakın olduğu için bu kente özel teşvik politikaları uygulanmalı. O nedenle tüccarlarla, iş adamları ile diyalog kanalları genişletilmeli. Ama maalesef kent bu durumdayken bile hala hak edişlerin bir kısmı ödenmiyor ya da ödeneklerde sıkıntı yaşanıyor. Bizim müşterilerimizden gelen bilgiler bu yönde. Hak edişler yapılsa bile ödemelerin yapılmadığını biliyoruz.” 

“UMUTLU DEĞİLİZ”

Gelen heyetlerle görüştüklerini belirten Şahin, şu ifadeleri kullandı:
“Van halkının büyük bir beklentisi olduğunu söyledik. Beş yıllık vergi borçları için hiç olmazsa bir iki yılın terkin edilmesine geri kalan kısmın taksitlendirilmesini istedik ama bu konuda umutlu değiliz. Bizim bundan bir beklentimiz var. Çünkü biriken vergi borçları, TOKİ ödemeleri ve Van’da olan yönetimsizlikten dolayı Van halkı borcunu ödeyemiyor. Van tüketim şehridir, Van’da ticaret dönmüyor. Ben şahsen yerel marketlere destek veriyorum. Yerel marketler dışındaki marketler burada vergi ödemiyor, buradan insan çalıştırmıyorlar bu işin ticaretini bu şekilde yapıyorlar. Özel teşvik politikalarında ısrar etmemizin bir nedeni de budur. Çünkü bizim için önemli olan yerelleşmek ve yerel ekonomik politikalarını güçlendirmek. Şimdi İstanbul ve Van için aynı ticaret mantığıyla aynı ticaret yasasıyla yönetildiği zaman insanlar niye Van’ı tercih etsin ki? Dolayısıyla burada daha özel teşvik politikaları yapılmalı.“

“ÖNEMLİ BİR MİSYON”

Kentte herkesin sorumluluk alması gerektiğine dikkat çeken Şahin, şunları söyledi:
“Van Ekonomi Konseyi’nin halen dinamik bir yapısı vardır. Ekonomi Konseyi Dönem Sözcülüğü şuanda Van TB’dedir. Toplantılarımız biraz aksasa da Van Ekonomi Konseyi’nin kent için önemli bir misyon taşıdığını söyleyebilirim. Bütün Sivil Toplum Kuruluşlarına şunu söylemek istiyoruz: Lütfen demokrasiye inansınlar. Demokratik güce inansınlar, kişilere değil. Kişilere bağlı kalarak yapılacak etkinlikler sonuç getirmez. Bütün herkesi kapsayacak demokrasi ve insan haklarını kapsayacak çalışmalara devam etmede fayda olacağını düşünüyorum. Ekonomik kararlar sadece bir zümrenin değil herkesi ilgilendirir. O nedenle kimse sorumluluktan kaçmalıdır.”

“KENT KONSEYİ YETERSİZ”

Van Kent Konseyi’ni de eleştiren Şahin, kent konseyinin yetersiz kaldığını ve kent için bir an önce önemli sorumluluklar alması gerektiğinin altını çizdi.

Şahin son olarak şunları kaydetti: “Van Kent Konseyi’nin de biraz daha aktif olmaya davet ediyoruz. Van Kent Konseyi sessizliğini bozmalıdır, hiçbir şey yapılmıyor biz bunu eleştiriyoruz.”

Editör: Wan Haber