Bu ziyarette PKK Lideri Abdullah Öcalan öneri olarak hazırladığı bir müzakere taslağını heyete sundu. HDP'liler bu taslağı Kandil Dağı'nda KCK yetkililerine aktardı ve KCK'den taslağa destek geldi.

 

HDP'liler taslağı hükümete sundu

 


BBC Türkçe'nin gelişmelerle ilgili sorularını Kandil Dağı'ndan telefon ve e-posta yoluyla yanıtlayan, KCK Dış İlişkiler Sözcüsü Demhat Agit, son ziyaret sonrası medyada çıkan birçok haberin doğru olmadığını söyledi. 

 

 

'SİLAHSIZLANMA HABERLERİNİN ASLI YOK'

 

 

Bu son ziyaretin ardından medyada çıkan bazı haberlerde, Öcalan'ın Mart 2015'te silahsızlanma çağrısı yapacağı vurgusu yapılmıştı. 

 

 


Agit, bu haberlerin yanlış olduğunu belirtti: "Türk medyasında çıkan PKK 'nin Newroz'da silahsızlanacağına ilişkin haberler doğruyu yansıtmamaktadır. Önderliğimizin hazırladığı müzakare taslağında da yer almamıştır ve bizim gündemimizde de bulunmamaktadır."

 

 

'ÖCALAN'IN ÖZELEŞTİRİSİ DEVLETE ELEŞTİRİDİR' 


PKK'nin hangi koşullarda silahsızlanmayı gündeme alacağına ilişkin soruya Agit, "Türk tarafının atacağı adımlara göre geri çekilme ya da silahsızlanma, müzakere edilerek tartışılabilir durumlardır fakat belirleyici olacak olan, yasalarla garanti altına alınmış yol haritasıdır." 


Agit, "1999'daki ve 2013'teki geri çekilme süreçlerinde devletin bu adımları suistimal ettiğini" belirtti ve "son geri çekilmenin ardından köye dönüşler, HES'ler, karakol yapımları, koruculuk sistemi konusunda adımlar atılmadığı için geri dönüş sürecinin durdurulduğunu" söyledi. 

 


KCK sözcüsü, "Bu konuda, siyasi hareketlerinin bir özeleştiri sürecinde olduğunu" belirtiyor. 
Abdullah Öcalan'ın bu konudaki özeleştirisini Kandil'in nasıl yorumladığı sorusuna KCK sözcüsü, "Bu konuda hareket bir özeleştiri süreci yaşıyor. Özellikle önderliğimizin yapmış olduğu özeleştiri, devletin güven vermeyen yaklaşımlarına karşı bir eleştiridir ve bir anlamda eleştirilen devlet tarafıdır" cevabını veriyor.

 

 

'KÜRTLER SAVUNMASIZ BIRAKILAMAZ'


Agit, Ortadoğu'da, Kürtler'in yaşadığı bölgelerde Kürtler'e saldırılar olduğunu ve kendilerini savunma ihtiyaçlarının olduğunu söylüyor: 

 


"Silahsızlanma ancak Kuzey Kürdistan'daki mücadeleyle bağlantılı olarak, ancak nihai kalıcı bir çözüm ve barış sağlandığı zaman olabilir. Ayrıca Kürtlerin her zamankinden daha fazla olarak kendi savunma ihtiyaçları Ortadoğu'daki yaşanan gelişmelerle beraber anlaşılmıştır. Kürtlerin yaşadığı alanlara hâlâ saldırılar olmakta ve olacaktır. Böylesi bir durumda Kürtlerin kendini savunmasız bırakması kendi kendinin sonunu getirmesi anlamına gelecektir. Bugün Kobane, Şengal, Mahmur diğer saldırı altında olan yerler, Kürtlerin kendini silahlı savunmasının ne kadar hayati olduğunu göstermiştir." 

 


HDP heyetinin Kandil ziyaretinden sonra KCK, Öcalan'ın taslağına tam destek verdiğini açıklamıştı. 
Bunun yanında KCK "devletin güven vermeyen yaklaşımları olduğunu" belirtiyor. 
Agit, bu konudaki kaygılarıyla ilgili şu yorumu yapıyor: 

 


"Biz önderliğimizin hazırladığı müzakere taslağına tam destek verdik. Burada belirtilen kaygılar devletin güven vermeyen yaklaşımlarından kaynaklıdır. Devlet tarafı hukuka dayandırmadan, üçüncü bir taraf olmadan süreci oldu bittiye getirmek istiyor. Önümüzdeki seçimlere hazırlık yapmak istiyor. Çözüm süreci seçim hesabına kurban edilemez. Günlük pragmatik yaklaşımlarla böyle devasa, dünya çapındaki bir soruna basit yaklaşmak sorunları daha içinden çıkılamaz bir duruma getirebilir."

 

 

'KANDİL'E MİT HEYETİ GELMEDİ'

Bazı medya organları son günlerde çıkan, "MİT görevlilerinin Kandil'deki görüşme yaptıkları" haberlerini de yalanlayan Agit: 

 


"MİT heyetinin Kandil'e geldiği ya da gelecek olması şu an söz konusu değildir. Önderliğimiz baş müzakerecidir ve onun alacağı kararlara, biz tümden bağlıyız. Şu an için, böyle bir gereklilik olmadığını düşünüyoruz." 

 

 

'GÖSTERİLERDE KONTROLÜ SAĞLAMAK ZOR'

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın geçen hafta Bugün gazetesine verdiği röportajda, hükümetin yeni güvenlik paketine karşı sokak eylemleri düzenlenebileceğine dair sözleri, hükümet tarafından sert bir şekilde eleştirilmişti. Agit, bu tartışmalara neden olan 6-8 Ekim gösterilerinin, "halkın kendi öz iradesiyle gerçekleştirdiği eylemler" olduğunu söylüyor.


KCK, bu gösterileri tam olarak sahiplenmiş ancak eylemlerde işyeri, okul, Türk bayrağı, Atatürk büstüne saldırı gibi eylemleri provokatif bulmuştu. 

 

 


Bu tür olası sokak gösterilerinde kendilerinin de eleştirdiği bu tür saldırıların tekrar yaşanmaması için önlemler alıp almayacakları sorusuna ise Agit, şu cevabı verdi: "Biz hareket olarak Türk halkının değerlerine saygılı olduğumuz belirttik. Bu tavrımızda bir değişiklik yok. Fakat böylesi gösterilerde kontrolü sağlamak zordur. Ne kadar ve nereye kadar devam edeceğini söylemek de zordur. Bu tehlike her zaman vardır fakat bir geçeklik vardır ki, önderliğimizin sürece müdahalesi olmasaydı durum daha içinden çıkılmaz bir hal alabilirdi." 

 


KCK, 12 Aralık günü yaptığı açıklamada, "HDP heyetinin bir iki gün içinde İmralı'ya gitmemesi durumunda, Öcalan'ın taslağını açıklayacağını" duyurdu. 

 


Açıklama sonrası, İmralı'ya ziyaretin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği büyük merak konusu.

Editör: Wan Haber