Yeni hükümetin maliye bakanı olan Naci Ağbal’ın ilk icraatlarından biri de Milli Emlak Genel Müdürlüğü (MİLE) tarafından 2886 sayılı kanunun 45. Maddesine göre ihale ile satışı yapılan Hazine taşınmazlarının satış yetkisini Özelleştirme İdaresi Başkanlığına devretmek oldu. Ağbal’ın bu hamlesi, “Milli servet olarak gösterilen bu taşınmazlar, Özelleştirme İdaresi üzerinden iktidara yakın isimlere ihale bile yapılmadan peşkeş mi çekilecek?” sorusuna neden oldu.

AKP, Türkiye’nin pek çok iktisadi teşebbüsünü özelleştirdi, pek çok taşınmazını da sattı. Yakın zaman önce yapılan bir düzenleme, ülkeye ait milli servetlerin değerinden düşük bir şekilde satılmaya devam edeceğine yönelik endişeleri arttırdı. Düzenleme öncesinde Hazine’ye ait taşınmazlar, 2886 sayılı kanuna tabi ihale usulleri ile objektif kriterlere göre satılmaktaydı. Böylece kamu zararının ortaya çıkması da engellenmekteydi. Bu satış işlemleri, her taşınmaz için teşekkül eden komisyonlar tarafından belirlenen bedeller üzerinden 81 ilde taşra teşkilatı bulunan Milli Emlak Genel Müdürlüğü tarafından yapılmaktaydı. Hazine taşınmazlarının satışından normal belediyelere yüzde otuz, büyükşehir belediyelerine de ekstra yüzde on pay aktarılmaktaydı.

DENETLENEMEYECEK

MİLE tarafından yapılan satışlar ihale ile yapıldığından şeffaflık ilkesine uygundu ve kamuoyu ve bakanlık tarafından yapılacak denetimlere açıktı. Özelleştirme İdaresi hem Başkanlık’a bağlı hem de taşra teşkilatı yok. Yapılan yetki devri ile MİLE tarafından kıymet takdirleri yapılan taşınmazlara özelleştirme idaresinin belirleyeceği ekspertiz şirketleri marifetiyle yeniden kıymet takdir ettirip satışa çıkarılacak. Ayrıca bu taşınmazlar, MİLE’nin aksine ihalesiz, Özelleştirme’nin belirleyeceği şahıs ya da şirketlere satılacak. Kendi içinde bir teftiş yapısı olmayan Özelleştirme’nin devleti zarara sokup sokmadığının tespiti de yapılamayacak.

CEVAP BEKLEYEN SORULAR

Hazine taşınmazlarının satışının neden Özelleştirme’ye devredildiği hala merak konusu. 81 ilde teşkilatı bulunan ve asli görevlerinden biri hazine taşınmazlarının satışı olan MİLE dururken bu kurumun devre dışı bırakılması kafalarda soruların oluşmasına neden oldu. İşte cevap bekleyen o sorular:

1- Özelleştirme idaresi üzerinden bu taşınmazlar düşük bedellerle yandaşlara ihale olmaksızın peşkeş çekilmek mi isteniyor?

2- Ya da devletin çok ciddi kaynak ihtiyacı var da gelir elde etmek için Hazine taşınmazları milli emlak prosedürlerini atlayarak ihalesiz olarak kelepir fiyatına elden mi çıkarılmak isteniyor.

Kaynak: karsigazete.com.tr

Editör: Wan Haber