Parapleji; Felç sözcüğü yalnız başına kullanıldığında kasların gücünü yitirmesi anlamına gelen genel ve yeterli bir terimdir.
Yarım felç (hemipleji) bedenin bir yanında, olasılıkla yüzde, kol ve bacakta olan felçtir. İki taraflı felç (dipleji) bedenin her iki yanını etkilediğinden daha çok tama yakın felçtir -
Parapleji çekenler çoğu kez tekerlekli sandalyeden kurtulmak için isyan eden bedenin her iki yanında ama belli bir düzeyin altında felç olan kişilerdir.
Yarım felçliler yara ya da hastalıkları beyinde bulunan kişilerdir. Oysa, parapleji çekenlerin illeti omuriliklerindedir. Bu nedenle güç yitirilmesi yaranın altındaki alanda olur. Eğer omurga hasara uğramışsa, yaranın olabildiğince aşağıda olması daha iyi bir durumdur. Tetrapleji ya da Kuadrlpleji çekenler ise, kol ve bacaklannın toptan felç olması deneyimini yaşayan kişilerdir.
Bunların omurgadaki yaralan yukarda ve boyun bölgesindedir. (Pleji sözcüğü Eski Yunanca'daki darbe sözcüğünden gelir. Gene Eski Yunanca'da tetra dört demek olduğuna göre tetrapleji tümü Eski Yunanca olan bir ifade şeklidir).
Durumu ifade eden daha az tıbbi deyişler sürünme felci, sarsılma felci ya da harap olma felci şeklindedir ve bunlar genellikle (ve aynı sırayla) ataksi (burada güçlü ama duyarlı hareketler olasıdır), Parkinson hastalığı ve son olarak kasların ileri derecede erimesi (atrofi) durumlarıdır.
Bugünlerde tekerlekli sandalyeler özellikle ABD'de en çok görülen şeylerdendir. Bunun pek çok nedeni bulunmaktadır: Özellikle karayollarında artan kazaların bedeli; pleji durumlarının diğer sonuçlarının daha iyi tedavi edilmesi (özellikle basınç yüzünden meydana gelen yaralar ve idrar yolları enfeksiyonları)ve doktorlar ile hastalar arasında hastanın daha çok hareketli olmasının yeğlenir oluşunun farkına varılması gibi...
Günümüzde mimarları, yapıları giderek yalnızca iki ayağa değil dört tekerleğe de uygun olarak yapmaya zorlanıyorlar. (Zamanla belki de mimarlar, farklı bir düzeyde, hem genç hem yaşlı ve hem de kendi kendine hareket edemeyen kişiler için daha rahat konutlar yapacaklardır).
KAS KONTROLLERİ İYİ DEĞİLDİR
Beyin ya da omuriliği ağır biçimde hasara uğramış kişilerin kas kontrolları genel görünüş olarak iyi değildir. Duyu ve kontrol önemsiz oranda geriye dönebilir ama bu yalnızca önemsiz kalır.
Rusların özellikle Leningrad Polenov Sinirbilimi Enstitüsü'nce öne sürülen enzimler, basınçlı oksijen ve egzersizlerin hep birlikte uygulanmasının emurilikteki hasarları iyi edeceği yolundaki iddiaları oldukça büyük heyecan ve reklam yaratmıştır. Genellikle Batı'da bu programın tek ödüllendirici yanının egzersizler olduğuna inanılmaktadır. Daha şaşırtıcı bir ilerleme Tufts - New England Tıp Merkezi'nde başlatılmıştır. Rehber köpeklerin kör İnsanların yaşamında bir devrim yapışı gibi, bu merkezde
Güney Amerika'nın uzun kuyruklu, başlıklı maymunlan felçli kişilere yardımcı olmak üzere eğitilmektedir .. Çok az bir kas yeteneği bile bu maymuna (getir, taşı, çek, it gibi) talimatı vermeye ve bir tekerlekli sandalye yolcusunun daha büyük derecede bağımsızlığını kazanmasına yeterli olmaktadır.
ABD'nin Connecticut eyaletinden kol ve bacakları toptan felçli bir kadın hasta bu konuda; “Bu gibi işleri sürekli olarak bir başka insandan yapmasını istemek psikolojik bir tükenme yaratıyor” demiş ve şöyle eklemiştir; “İşte burada maymunlar yardımcı oluyor ve siz de böylece yaşamı sürdürecek gücü kendinizde buluyorsunuz.”
