Türkiye'de, bir milyon epilepsi hastası bulunduğu, bu hastalığın yüzde 100 bir tedavisinin henüz olmadığı belirtildi.
Türkiye'de, bir milyon epilepsi hastası bulunduğunu belirten İstanbul Üniversitesi Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü Moleküler Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sadrettin Pençe, "Bir nöbetin gerçekten epilepsi olduğunun anlaşılması için kamera ile çekilmiş bir görüntüsünün olması çok önemli" dedi
Halk arasında sara hastalığı olarak bilinen epilepsi, genellikle sebepsiz tekrarlayan, atakların görüldüğü nöbet ya da motor, duyusal, bilişsel, ruhsal belirtiler ve bilinç bozuklukları ile karakterize edilen bir grup nörolojik bozukluk ya da bunların bir kombinasyonu olarak tanımlanıyor. Epilepsi de nöbet ataklarının nedeninin beyindeki sinirlerin aşırı, düzensiz ve ani değişimleri olduğunu belirten İstanbul Üniversitesi Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü Moleküler Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Sadrettin Pençe, şöyle konuştu: "Nöbetler çevresel birçok faktör ile tetiklenebilir. İnsanlarda, stresli yaşam olayları gibi çevresel etkilerin bazı hastalarda nöbet riskini artırdığı görülmektedir. Aynı zamanda, normal bir hayatın içindeki uyku-uyanıklık döngüsü, ergenlik, ya da yaşlanma gibi değişiklikler de, epilepsi hastası kişilerde nöbetleri etkileyebilmektedir."

TARİHTE ÜNLÜ İNSANLAR EPİLEPSİ
Türkiye'de 1 milyon epilepsi hastası bulunduğunu, bu hastalığın yüzde 100 bir tedavisinin henüz olmadığını belirten Prof. Dr. Sadrettin Pençe, şunları söyledi: "Epilepsinin yaklaşık 40 farklı çeşidi var. Hastalara verilen ilaçlar, atakların sıklığını ve derecesini azaltmak için. Epilepsi yeni doğan bebeklerde de görülüyor, çok yaşlı insanlarda da. Belli bir yaş aralığının olduğunu söyleyemeyiz. Çocukluk çağı epilepsilerinin bir kısmı ergenlikte iyileşmektedir."
Epilepsi, inme hastalığından sonra ikinci sıklıkta görülen bir nörolojik bozukluk olduğunu, fakat epilepsinin korkulacak, utanılacak bir hastalık olmadığını belirten Prof.Dr. Pençe, sözlerini şöyle sürdürdü: "Epilepsi nöbetlerinin hastaların ekonomik, sosyal problemler yaşamasına, verimliliklerini azaltmasına neden oluyor. Nöbetlerin sıklığını azaltmak için ilaç tedavisi uygulanıyor. Fakat bir nöbetin gerçekten epilepsi olduğunun anlaşılması için görüntüsünün olması çok önemli. Çünkü özellikle genç kızlarda bir olaydan rahatsız olan kriz geçirmesi, titremesi ile görülen histerik nöbetler ve çocuklarda görülen yüksek ateşe bağlı görülen febril nöbetler karıştırılabiliniyor. Doktor nöbetin nasıl olduğunu kamera ile çekilen bir videodan izleyip, Elektroansefalografi (EEG) sonuçlarına bakarak tam teşhisi koyabilir. EEG ile epileptik odaklar belirlenir."

ÇOK KORKULACAK BİR DURUM YOK
Prof.Dr. Pençe, hastalıkla ilgili bilgi verdikten sonra sözlerini şöyle tamamladı: "Tarihte epilepsi hastası olan Jean-Jacques Rousseau, Viladimir Lenin, Sokrates, Napolyon Bonaparte, Vincent Van Gogh, Julius Sezar, Dostoyevski gibi ünlü isimler var. Ama günümüzde bir epilepsi hastasının evlenmesin de bile problemler çıkıyor. Epilepsiden bu kadar çok korkulmamalı. Nöbet dışında bu kişiler normal olarak, hiçbir sıkıntı yaşamadan hayatlarını sürdürebilirler."
(HO-Y)

27.12.2012 13:26:18 TSI

Editör: Wan Haber