Konya'da 185 kilo olan 36 yaşındaki Melek Acar'ın kilo vermesi için midesi küçültülüp, bağırsaklarının yer değiştirildiği başarılı bir ameliyat gerçekleştirildi. Acar, düzenli bir diyet ve spor programı ile 70 kiloya kadar düşerek, kilolu olan aile bireylerine örnek olacak.
Üç yaşından itibaren kilo almaya başlayan ve bir türlü buna engel olamayan Melek Acar, 36 yaşında 185 kiloya ulaştı. Kilolarından dolayı çok sevdiği özel bir kreşteki öğretmenliğini bırakan ve Konya'ya gelen Acar, aşırı kiloları nedeniyle çalışamayınca çareyi ameliyat olmakta buldu. Babası 120, annesi 125, kardeşi 100, ablası ise 95 kilo olan Melek, kendisinin onlara göre daha fazla kilolu olduğunu ama hayatla hep barışık olduğunu söyledi. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne başvuran Melek Acar'ın Genel Cerrah Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Fahrettin Acar tarafından başarılı bir operasyonla midesi küçültülüp, bağırsaklarının yeri değiştirilerek obezlikten kurtulması için ilk adım atıldı.
2,5 kilo doğduğunu ancak 3 yaşından itibaren kilo almaya başladığını anlatan Melek Acar, "Kilo alma olayı ailemde genetik, herkes genellikle kilolu. Biraz da yapım gereği fazla hareketli bir insan değilim. Ameliyat için geldik, tetkikler yapıldı ve 185 kilo ile ameliyata girdim, çok başarılı geçti. İyiyim, çok rahatım, hocama teşekkür ediyorum. Bundan sonraki hedefim güzel bir yuva kurmak, belki kendi işimi tekrar yeniden canlandırmak. 12 yıl özel bir kreşte 3-4 yaş çocukları için öğretmenlik yaptım. Kilolarım engel oluyordu o işi bıraktım ve pastacılık yapmaya başladım. Ben yaşam dolu biriyim. Boyum 1.62 olunca benim de en fazla 70 kilo olmam gerekiyor ve hedefim şuan 70 kilo olmak. Öyle çok ince manken gibi olmak hedefim değil, tek hedefim sağlıklı olmak" dedi.
Arkadaşlarıyla bir yere gittiğinde koltuklu yerleri tercih etmek zorunda kaldığını belirten Acar, "Bu da benim canımı çok sıkıyor. Sandalyeye rahat oturamıyorum. Bacak bacak üzerine atamıyorum. Hazır kıyafet alıp giyemiyorum, bunlar benim en büyük sorunlarım. Uçağa biniyoruz, babamın koltuğunun yarısına da ben oturuyorum. Pek hoş olmuyor. Ne kadar kendimle barışık olsam da bunlar benim canımı yakıyor. Ben de sandalyeye oturmak, bacak bacak üstüne atmak istiyorum. Vazgeçmiştim ama sonra babamın yardımıyla aynı şeyi düşündüm ve karar verdim. Kararı verirken annemin de çok büyük destekleri oldu. Ameliyat oldum ve biraz önce su içmeye başladım, gıda almaya başladım. Yarım bardak suyla da doyabiliyormuşum, çok güzel bir duygu. Araba kullanmayı çok seviyorum. Arabam var ama kullanamıyorum, kapının önünde bekliyor. Ehliyeti çok zor şartlarda aldım. Öne gidiyorum, göbek dayanıyor. Geri çekiyorum, bacaklar kısa geliyor. Çok zor şartlarda ehliyet aldım. Ama tuttuğumu başarırım" şeklinde konuştu.

"KIZIM DİĞER ÇOCUKLARIMA ÖRNEK OLACAK"
Kızının kilo vermesi için ameliyat olmasında kendisinin psikolojik destek verdiğini belirten baba İlyas Acar da, "Kızım çok kiloluydu. Kızımdan ziyade ben rahatsız oluyordum, çünkü onun hareketsizliği beni çok rahatsız ediyordu. Kendisi olmak istemiyordu. Şu anda bile korkuyor. Çok rahatsız oluyordu. İkna ettim. Ama inşallah iyileşecek. O günleri çok bekliyorum, ben kendisinden fazla istiyorum zayıflasın. Kilosundan dolayı benim çocuğum evlenemedi. Ben hala torun görmedim. Onları bekliyorum. Benim diğer çocuklarım da kilolu. Kızım onlara örnek olacak" dedi.
Anne Rukiye Acar da, kızının sağlıklı bir kiloya gelmesini umutla beklediğini dile getirerek, 2,5 kilo doğan Melek'in sonradan kilo almaya başladığını söyledi.

"FARKLI BİR AMELİYAT UYGULUYORUZ"
Genel Cerrah Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Fahrettin Acar, "32 yaşında 185 kilo olan bir bayan hasta, yani diyet programlarına girmiş birkaç kez ama verdiği kiloyu kısa zamanda geri almış. 185 kilo bu hasta için artık süper obez diyoruz. Biz klinik olarak, fakültemiz olarak yaklaşık iki senedir cerrahi uygulamalarını yapıyoruz. Melek, vücut kitle indeksi 70 olan bir hastaydı ama 185 kiloydu. Biz bu tür hastalara mideyi küçültücü bir ameliyat ile bağırsakların yerini değiştirdiğimiz bypass tekniği uyguluyoruz. Zaten bu hastalardaki hedeflerimiz vücut kitle indeksini normale getirmek. Bu hastamız boyu 1.62, hani kabaca diyoruz ki 65-70 bandına gelip oturmalarını sağlıyoruz. 9 ay veya 1 sene gibi zamanda bu hedeflere ulaşıyoruz. Bu tip indeksleri yüksek olan hastalara bağırsaktaki bypassı biraz daha farklı yaparak hedefimize biraz daha çabuk ulaşmış oluyoruz. Bu arada ameliyattan sonra mutlaka spor öneriyoruz. Diyet programına devam ediyoruz. Sporun ana nedeni ise vücudundaki sarkmaları engellemek oluyor. Hedefimize ulaşacağımıza inanıyorum" diye konuştu.
(HİV-FM-CC-Y)

19.01.2013 10:45:02 TSI

Editör: Wan Haber