Türkiye'de birçok ilde başlatılan 'Avuç içi damar tanıma sistemi' Muş'ta da özel bir hastanede kullanılmaya başlandı.
İlk olarak Konya da pilot bölge olarak uygulanmaya başlayan sistem, bu yıl içerisinde birçok ilde uygulanırken, Aralık aydan itibaren Muş Özel Şifa Hastanesi'nde uygulanmaya başlandı. Konu ile ilgili olarak gazetecilere açıklamalarda bulunan Şifa Hastanesi Başhekimi Dr. Burcu Özçelik, hizmet sunumunda vatandaşların kimliğinin geleneksel yöntemlerle doğru olarak saptanmasının getirdiği sorunların önlenmesi amacı ile Sosyal Güvenlik Kurumu'nun böyle bir uygulama başlattığını söyledi. Özçelik, "Bu sistem ile kişiler TC kimlik numarası bulunan nüfus cüzdanı, sürücü belgesi, pasaport, evlilik cüzdanı veya biyometrik yöntemlerle kimlik tespit işlemleri tamamlandıktan sonra sağlık hizmeti alabilecekler. Kurum tarafından belirleneceği, kurum sağlık yardımlarından yararlandırılan kişinin sağlık hizmeti sunucusuna müracaatı sırasında ilk biyometrik verinin kurum veri tabanına kayıt işleminin sağlık hizmeti sunucusu tarafından yapılacağı da belirtiliyor" dedi.
Başhekim Özçelik, yeni avuç içi damar okuma sistemi ile kimlik karışıklığının önlenmesi ve vatandaşın daha kaliteli sağlık hizmeti almasının hedeflendiğini belirterek, sisteme kayıtlı olan vatandaşların, Türkiye genelinde kimliğini ibraz ederek rahatlıkla istediği hastane de tedavi olabileceğini söyledi. Hizmet sunumunda vatandaşların kimliğinin geleneksel yöntemler ile doğru olarak saptanamamasının getirdiği sorunların önlenmesi amacıyla bu yöntemin uygulamaya konulduğunu aktaran Özçelik, "Genel sağlık sigortalılarının, sağlık hizmet sunucularına sağlık hizmeti almak amacıyla müracaatlarında, nüfus cüzdanı, sürücü belgesi, evlenme cüzdanı, pasaport veya verilmiş ise kurum sağlık kartı belgelerinden biri ile kimlik tespiti ve biyometrik yöntemlerle kimlik doğrulaması yapmaları zorunlu hale getirilmiştir. Ayrıca kimlik tespiti, biyometrik kayıt işlemi veya biyometrik kimlik doğrulama işlemini usulüne uygun yapmayan ve bu nedenle bir başka kişiye sağlık hizmeti sunulması nedeniyle kurumun zarara uğramasına sebebiyet veren sağlık hizmeti sunucularından ödenen tutarın geri alınacağı hüküm altına alınmıştır" diye konuştu.
Özçelik, bu uygulamadaki amacın muayene olmak için gelen vatandaşların bizzat hastaneye geldiklerini tespit etmek olduğunu belirterek, "Böylece usulsüzlüğünde önüne geçilmiş olacak. SGK bu uygulamaya pilot bölge olarak belirlediği 20 ilde başlattı. Bizim ilimizde de ilk defa hastanemizde bu uygulamaya geçtik. Devlet Hastanesi de yılbaşından itibaren bu uygulamaya geçecek. İlk etapta kayıt esnasında yoğunluklar yaşanacaktır. Kayıtlar tamamlandığında sistem sorunsuz ve daha güvenilir bir şekilde çalışacaktır. Hasta bir sefer kayıt yaptırdıktan sonra başka kayıta ihtiyaç duyulmayacaktır. Yalnız ilk kayıt işlemi sırasında hastaların TC kimlik numaralarını düzgün söylemeleri gerekiyor. Yanlış girilirse ileride sıkıntılar doğabilir. Yine ayrıca hasta kayıt yaptırdığı zaman sistem tam olarak uygulamaya geçtiğinde herhangi bir hastanede tekrardan kayıt yaptırmayacaktır. Bu kayıt işlemi bir defa yapılmaktadır" ifadesini kullandı.
Avuç içi damar izi sistemiyle biyometrik kimlik doğrulaması yapılmayacak hastalar hakkında da bilgi veren Özçelik, "0-12 yaş arası çocuklar, elleri olmayanlar, her iki elinde avuç içi damar izi bütünlüğü bozulmuş olanlar, acil hastalar (yeşil alan muayenesi hariç), tıbbi nedenlerden dolayı avuç izi alınamayan kişiler bu uygulamadan muaf tutulacak" dedi.
(NA-Yİ-Y)

04.12.2012 16:58:21 TSI

Editör: Wan Haber