AK Parti Malatya Milletvekili Mahmut Mücahit Fındıklı, enerji tasarrufunun önemine dikkat çekerek, "Verimlilik yolunda hızlı ilerlemeyi engelleyen ciddi bir zihniyet ve ideoloji sorunumuz var" dedi.
UEVF 20134'üncü Ulusal Enerji Verimliliği Forumu ve Fuarı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın katılımıyla WOW Convention Center'da gerçekleşti. Fuarın açılışına katılan AK Parti Malatya Milletvekili ve Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mahmut Mücahit Fındıklı, bir konuşma yaptı. Fındıklı, enerji tasarrufu bilincinin oluşturulmasının zahmetli ve zor bir iş olduğunu söyledi. "Verimlilik yolunda hızlı ilerlemeyi engelleyen ciddi bir zihniyet ve ideoloji sorunumuz var" diyen Fındıklı, Türkiye'nin elektrik tüketiminde Almanya'nın önünde olduğunu belirtti.
Enerjiye ciddi kaynak ayrıldığını belirten Milletvekili Mahmut Mücahit Fındıklı, "Dünyanın her yıl artan enerji talebi karşısında arz güvenliğini yönetebilmek için petrol, kömür ve doğalgaz arama çalışmalarına büyük bütçeler ayırıyoruz. Yenilenebilir kaynakların payını artırmaya çalışıyoruz. Petrolde yetersiz üretim riski ve fiyat artışı hepimizi düşündürüyor. Çünkü ithalatçı ülkelerin ekonomik performansını doğrudan etkiliyor. Kazanca dönüşümü garantili, yatırımı diğerlerine göre maliyetsiz ve risksiz olan enerji verimliliği de arz yönetiminin en önemli parçası. Ülkemizde 2007 yılında çıkarılan kanun sonrası yapılan çalışmalar hakkında bakanlığımızın ilgili birimleri ve uzmanları bizlere detaylı bilgiler verecektir" diye konuştu.

"TÜRKİYE ELEKTRİK TÜKETİMİNDE ALMANYA'NIN ÖNÜNDE"
Enerji tüketiminde Türkiye'nin çok ön sıralarda olduğuna dikkat çeken Fındıklı, "-Enerji verimliliğinin neresindeyiz, potansiyelimiz nedir, yeterince değerlendirebiliyor muyuzsorularıyla başlamak ve maalesef iyimser olamayacağımız cevaplara dair çarpıcı bulduğum bazı rakamları sizlerle paylaşmak istiyorum. Enerjinin tüketildiği başlıca üç alan var; yüzde 35'i binalarda, yüzde 32'si sanayide, yüzde 20'si ulaşım sektöründe gerçekleşiyor. Bu alanların her birinde ciddi tasarruf potansiyeli var ama tüketimimiz Avrupa Birliği ve OECD ortalamalarının üzerinde. Almanya'da metrekare başına en fazla 60 kilovat saat elektrik tüketilirken, biz de 350 kilovat saat olan tüketim, 120 kilovata düşürülmeye çalışılıyor" dedi.

"YALITIMI OLMAYAN BİNALARDA 3.5 MİLYAR LİRA İSRAF EDİLİYOR"
"Binalarda yalıtım olmaması yüzünden her yıl yaklaşık 3,5 milyar lirayı israf ediyoruz" diyen Fındıklı, "Bu, her yıl 4 Keban Barajı'nın ürettiği elektriğe eşdeğer. Halbuki, mevcut binalarda yalıtım masrafı 100 metrekare başına 3 bin lira, yeni binalarda ise toplam maliyetin en fazla yüzde 5'ine tekabül ediyor. Dünyada aydınlatmada yüzde 40 verimlilik sağlansa elektrik maliyeti yılda 120 milyar avro, karbon salınımı yılda 630 milyon ton azalıyor. Yıllık 2 tetawat saat elektrik üreten 600 adet üretim santraline ihtiyaç kalmıyor. Bir adet verimli lambanın azalttığı karbon salınımı, bir ağacın absorbe edeceğinden daha fazla. Türkiye'nin aydınlatma sistemlerinde yapacağı yüzde 20'lik bir değişiklikle yılda sağlanacak 5.6 milyar kilovat saat tasarruf, Afşin Elbistan'a termik ya da Keban hidroelektrik santralinin bir yıllık üretimine eşdeğer. Yıllardır, enerji yoğun bir sanayinin yükünün çekiyoruz. Bir birim ürün için Avrupa Birliği'nden iki buçuk kat fazla enerji harcıyoruz. Ekonomik büyümeyi, verimlilikle birlikte yürütemiyoruz. Hem imkânları, hem karamsarlığı içeren bu tablonun küresel görünümü de pek farklı değil. Pek çok hükümet verimlilikte önemli hedefler enerji verimliliği potansiyelini gerçekleştirmeye yetmiyor" diye konuştu.

"ZİHNİYET VE İDEOLOJİ SORUNUMUZ VAR"
Enerji tüketiminde toplum olarak önemli adımlar atılması gerektiğini ifade eden Fındıklı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Uluslararası enerji ajansı raporu, 2035'te potansiyelin üçte ikisinin gerçekleşmemiş olacağını söylüyor. Verimlilik yolunda hızlı ilerlemeyi engelleyen ciddi bir zihniyet ve ideoloji sorunumuz var. Tasarrufun perspektifinin, küresel ekonomik sistemin kutsadığı değerler karşısında mücadele edebilmesi için, sabırlı ve zorlu bir mücadele yürütmemiz gerekiyor. Üretimde, tüketimde, mimaride kentsel alanların tasarımında, hizmet sunumunda, tamahkarlığı ve sömürüyü değil. Her insanın, her canlının yaşama hakkını gözeten bir yaklaşımı öne çıkararak, teşvik ederek bunu sağlayabiliriz."
Enerji kullanımındaki bilinicinin aşılamanın zor olduğunu belirten Milletvekili Fındıklı, "Bugün birileri enerji kaynaklarını sorumsuzca tüketirken, 2 milyara yakın nüfus bu kaynaklardan yoksun yaşıyor. Mevcut küresel sistemin işleyişi; 'bir lokma, bir hırka' anlayışını marjinal, 'ihtiyacı olana, ihtiyacı kadar' anlayışını eski moda olarak görmeye zorluyor. Daha fazlasını tüketmenin başlıca değer kabul edildiği bir sistemde enerji verimliliği bilincini aşılamak ve yaygınlaştırmak için bu sistemin sahip olduğu ideolojik güce erişmemiz gerekiyor. Zor bir iş ama imkansız değil" dedi.

"ENERJİ VERİMLİLİĞİ YÖNETİMİ ZOR VE ZAHMETLİ BİR İŞ"
Tasarrufun her düşünce ve inanç biçiminde önemli yer edindiğini vurgulayan Fındıklı, "Bütün dinlerin ve kadim kültürlerin bize bıraktığı manevi mirası iyi anlamamızı ve bunu günümüz şartlarına uyarlamamız gerekiyor. Dolayısıyla bu işi tek başına kamunun sırtına yükleyerek sonuç almak mümkün değil. Kamu ancak yol gösterici, denetleyici, teşvik edici ve koordinasyon sağlayıcı olabilir. Bu değerli kaynağı kazanmak için pahalı altyapı yatırımlarına, milyon dolarlık santrallere de ihtiyacımız yok. Birey, aile, kurum ve toplum olarak zihniyetlerimizi değiştirmeye ihtiyacımız var. Enerji verimliliğinin yönetimi bu yüzden zor ve zahmetli bir iş" diye konuştu.
Konuşmasının ardından Milletvekili Fındıklı, 'Sanayide Enerji Verimliliği Proje Yarışması'nda dereceye giren kurumların temsilcilerine ödüllerini takdim etti. Programın ardından Fındıklı, Enerji ve tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile birlikte fuar alanını gezdi.
(HÇ-ET-OK-Y)

10.01.2013 17:32:00 TSI

Editör: Wan Haber