MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz, hükümetin tarım ve su politikasını eleştirdi.
Yılmaz, TBMM'de MHP grubu adına yaptığı konuşmada hükümetin tarımsal su konusundaki politikasını eleştirerek, "Çiftçiden su sayaç bedeli yüzde 25 fazlasıyla alınıyor. Yani bugün tefeciler bile yüzde 25 rakamını uygulamıyor" dedi.
Çftçinin hangi bitkiyi ekerse eksin 1 dekara 200 ton suyun yetmesinin mümkün olmadığını ifade eden Yılmaz, "Bu kadar suyla ürünler tarlada kalır. AKP Hükümeti çiftçiye açıkça 'Tarlanı ekmeyeceksin' diyor. Çiftçi zaten geçinemiyor, zar zor ayakta duruyor, Hükümet çiftçide takat bırakmamıştır" diye konuştu.
Hükümetin tarım ve su politikasını eleştirdiği konuşmasında şunları dile getirdi:
"Türkiye su açısından zengin bir ülke değildir. İklim olarak yarı kurak iklim bölgesindeyiz. Türkiye yılda ortalama 642 milimetre yağış alıyor. Bu yağış fazla bir yağış olmadığı gibi bölgelere göre dağılımı da çok faklıdır.
Ülkemizde yoğun bir şekilde yer altı suyu kullanılıyor. Yer altı suyu rezervi, genelde sanayi ve tarımda sulama suyu olarak kullanıyor ve yoğun bir şekilde kullanılmaya devam ediyor. Eğer, bu suları plansız kullanırsanız yani beslenen miktardan fazla çekersek su seviyesi gitgide düşmeye başlar. Eğer, yılda, akiferi besleyen miktardan fazla su çekerseniz ister istemez yer altı su seviyesi düşecektir. Nitekim, Konya ve Karaman gibi illerimiz başta olmak üzere, çeşitli yörelerde yer altı su seviyesi on, on beş yıl önce 20-30 metre derinlikteyken şu anda 100-150 metre derinlere inmiştir. Bu hususlar ülkemizin gerçekleridir. Su zengini olmayan Türkiye'de yer altı sularının denetim altına alınmasına yönelik her girişim kıymetli ve önemlidir. "
Seyfettin Yılmaz, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'na çiftçinin ve köylünün lehine alması gereken kararları ve önlemleri sıralayarak şu önerilerde bulundu:
"Önce arazi toplulaştırma çalışmaları yapılmadan, mevcut sulama sistemlerinin modernizasyonu yapılmadan bu uygulamaya geçmek Türk çiftçisine bir zulümdür. Devletimizin bu uygulamaya geçmeden, süratle sulama yatırımlarını tamamlaması gerekiyor. Halen Çukurova gibi dünyanın en mümbit topraklarının yüzde 40'ı sulanamıyor. Yine ülkemizin en verimli arazilerinden Amik Ovası, ya yeterli su alamadığından sulanamamakta ya da su altında kalmaktadır. Tahıl ambarımız Konya Ovası su sıkıntısı çekmektedir. Bakanlık, bundan sonra yapılacak bütün projelerde, az suyla çok alanın sulanacağı "kapalı sistem" yani yağmurlama ve damlama sulamayı esas almalıdır. Ayrıca, sulama şebekelerinin kurak bölgelerden başlayarak modernize edilmesi yani kapalı sisteme geçilmesi sağlanmalıdır. Devletin yapması gereken bu tür çalışmalar yapılmadan bu kanunun uygulanması mümkün değildir. Geçimini tarımdan sağlayan ve borç sarmalı içindeki çiftçilerimiz için getirilen bu düzenlemenin sorunlar yaratacağı çok açıktır."
(ADN-Y)

19.02.2013 11:31:20 TSI

Editör: Wan Haber