Van merkez Kurubaş Mevkii’nde 2009 yılında inşaatına başlanan Memur-Sen TOKİ Konut sakinleri basın açıklaması yaparak sorunlarına çözüm bulunmasını istediler.  Konut sakinleri yaptıkları açıklamada 1058 konutluk Kurubaş TOKİ 1. Etap uygulaması hak sahipleriyle yapılan sözleşme gereği konutların30 Eylül 2011tarihinde teslim edilmesi gerekirken 23 Ekim ve9 Kasım 2011tarihlerinde meydana gelen iki büyük depremin  ardından inşaatı devam eden konutların, evsiz kalan hak sahiplerinin daha fazla mağdur olmamaları için ‘’Geçici İşgaliye’   sistemiyle anahtarlarının teslim edilmeye başlandığını,  2012 Ocak ayından bu yana hak sahiplerinin tamamına yakının geçici işgaliye belgelerini imzalayarak konutlarda oturmaya başlandığını ancak konutların yapılmasının üzerinden 4 yıl geçmesine rağmen 1058 konut uygulamasının olduğu bölgenin hala inşaat aşamasında olduğu bu görüntüye son verilmesi dile getirildi.
 
 Konutlarda sorunların yılan hikâyesine döndüğü, vatandaşların ilgi beklediği ifade edilen açıklamada şu sözlere yer verildi: “  4 yıldır baştan savma, özensiz, kalitesiz bir malzeme ve işçilik ile inşa edilen konutlar ve konut mahalli, gecekondu mahallesi görünümündedir. TOKİ ne zamandan beri gecekondu mahalleleri inşa eder oldu?  “ TOKİ harikası”  bu mudur? Türkiye’de bir başka yerde emsali görülmeyecek kadar berbat bir halde olan konutlarda yaşam tam bir çileye dönüşmüştür. Çevre düzenlemesi adına hiçbir şey ortada yoktur. Yeşil saha, çim alanları, fidanlar-ağaçlar görmek mümkün değildir. Yaşam alanı hafriyat alanı görünümündedir. Çağdaş bir yaşam alanı olarak vaat edilen konut uygulamasında çocuk oyun alanları, banklar, parklar ve yeşil çevre maalesef bulunmamaktadır. Çevre aydınlatma direkleri ve lambaları yetersiz,  site alanı geceleri kapkaranlık durumdadır.  Kaldırım proje yapanın ya da işi yapanın aklına bile gelmemiş. 16 derslikli okulun öğrencilerinin teneffüslerde sığabileceği alanı dahi yok. Ortalama 4 -5 bin insanın yaşadığı sitede spor ve sosyal alanları bulunmamaktadır. Bloklar rutubet, koku ve pislik içinde. Asansörlerin büyük kısmı çalışmıyor. Kanalizasyon sistemleri ve rögarlar çoğu yerde problemli. Treatuarlar evlere şenlik. Kalorifer kazanları ve sistemleri çoğunlukla yeterli ısıtma yapmıyor, bacaları sorunlu. Elektrik tesisatlarında sık sık yaşanan sorunlar insanların hayatını tehlikeye atıyor.  Su tesisatları patlamayan, tavanı su akıtmayan daire yok gibi. Bu problemlerle sık sık karşılaşıyoruz.  Hâlâ suyu akmayan, su bağlantısı yapılmamış bloklar bulunmaktadır.  Yüzlerce daire içine hiçbir mühendis- denetmen ve ilgili girip eksikleri tespit etmiş değildir. Birçok daire sahibi, TOKİ yönetiminden ve yüklenici firmadan umudunu keserek daire içlerindeki eksikliklerini kendi imkânlarıyla tamamlama yoluna gitmişlerdir. Köy yerinde bile benzeri görülmeyecek kalitesiz malzeme ve kötü işçilikle buralar ihmal edilmiştir. Birileri kazanıp birileri göz yumarken, binlerce insan sıkıntılar içinde sorunlarla yüz yüze bırakılmıştır. İşlerin güya yüzde 90’ı bitirilmiştir. Eksik işlerle beraber kusurlu işler ve dağ gibi sorunlar bir arada düşünüldüğünde işin yüzde 70’i bittiği bile zor söylenebilir.”
 
 Memur-Sen TOKİ Konut sakinleri basın açıklaması TOKİ , BİMER , AKİM ve başkaca ilgililere  yüzlerce faks ve maile ile  sorunlarını bildirdiklerini  buna rağmen sorunlarının  çözülmediğini  belirterek  şunları  söylediler: “  Kimse biz mağdurların sesine cevap vermemiştir. Sorunlarla baş başa bırakıldık. Hak sahipleri olarak kendi aramızda örgütlenerek hakkımızı savunmaya kalktık. Bu kez işi yapan firmanın bazı elemanları tarafından çocuklarımızla tehdit edildik. Bu manzara TOKİ’nin imajına yakışır mı?  Hak sahipleri ile TOKİ arasında yapılan sözleşeme iş bitiminde daireler, hak sahiplerine resmi olarak teslimi yapıldıktan sonra geri ödemelerin başlatılacağı belirtiliyor. Ancak TOKİ yönetimi yangından mal kaçırırcasına 21 Ekim günü blokların kapılarına bir duyuru asarak, geri ödemelerin 20 Kasım 2013 tarihi itibariyle başlatılacağı belirtilmektedir. Oysa yüklenici firmanın elemanları hala sitede kendilerince çalışmaktadırlar.
 
 Bunca eksik ve kusur ortada iken işin geçici teslime bile kesinlikle hazır olmadığı ortada iken TOKİ’nin bu yaklaşımı, insanlarla dalga geçmek, insanlara hakaret etmek ve zulmetmektir. Bizler mülteci değil, bu ülkenin  vatandaşıyız  ve çoğumuz kamu personeliyiz. TOKİ, “taksit tahsilâtı” kararını geri çekerek bu enkazı yoluna koymalı, modern bir yaşam alanı oluşturmalı, insanlara değer verdiğini kanıtlamalı, buradaki yağmaya, talana, iltimasa dur demeli, ondan sonra taksit ödemelerini başlatmalıdır. Kaldı ki Van’ı yıkan 5.6 ‘lık depremin merkez üssü Kurubaş – Kavurma mevkii idi. Bu konutlar daha inşaat aşamasında depremle sarsılarak değişen oranlarda hasar gördü. Binalardaki çatlaklar alelacele sıvanıp boyanarak kapatıldı. Taksirli hizmetin ve eksik işlerin hukuken de vicdanen de bir telafisi olmaz mı?  TOKİ’nin tüm bu mağduriyetlerimizi nazara alarak taksitlerimizi işin tastamam bitirilmesine kadar ertelemesini, taksitlerimizi de asgari 12 yıla yaymasını; zam ve faiz uygulamasına tabi tutmadan taksitlerimizi sabit taksit tutarı ile yeniden yapılandırmasını istiyoruz. Sosyal devlet olmanın da bir gereği olarak devletimiz ve onun birer kurumu olan TOKİ,  pek çok sorunu, sıkıntıyı yıllardır yaşamış olan hak sahiplerini gözetmeli, yeniden bir mağduriyet yaşatmamalıdır. Bu çarpık durumu, bu haksız uygulamayı  ve ortadaki ihmal ve suiistimali hükümet makamlarının, siyasi partilerin, ilgili kurumların, basının, kamuoyunun dikkatlerine sunuyor; bir oldu bittiye de razı olmayacağımızı ve her platformda hakkımızı arayacağımızı belirtmek istiyoruz.” 
Berk İlhan - Vansesi
Editör: Wan Haber