Bir ay önce şiddetli geçimsizlik nedeniyle 16 yıllık eşine boşanma davası açan Değirmen, iddiaya göre eşinden psikolojik şiddet görmeye başladı. Tapusu eşine ait olan 2 katlı evi boşaltmaya zorlandığını belirten Değirmen, "Ben bu talebi reddedince eşim elektriğimi kestirdi. Ben yine de bu baskıya boyun eğmedim. Fakat baskı her geçen gün arttı" dedi.

KÖTÜ BİR ŞAKA SANDIM

Özel bir şirkette çaycı olarak çalıştığını belirten Değirmen, "Bugün komşularım, 'Kocan evini kepçeyle yıktırıyor' diye telefon açtı. Önce yapılanın kötü bir şaka olduğunu zannettim ancak daha sonra işin ciddiyetini anladım ve hemen izin alıp iş yerinden ayrıldım. Mahalleme geldiğimde beynimden aşağı kaynar sular döküldü" diye konuştu.

ÇOCUĞUM İÇERDEYMİŞ

İşten geldiğinde gördüğü manzarayı gözyaşları içinde anlatan Değirmen şöyle dedi: "16 yıllık emeğimle, alın terimle aldığım evi eşim yerle bir etmiş. Hırsından kepçe tutup evimin bir cephesini tamamen yıktırıp içindeki eşyaları kırık duvarların içinden geçirip götürmüş. Üstelik bu yıkım yapılırken 15 yaşındaki oğlum da evdeymiş. Ben şimdi soruyorum; böyle bir adalet olabilir mi? Kadın hakları savunucuları nerede?

 

ŞİMDE NE YAPACAĞIM?
Dişimden, tırnağımdan artırarak kazandığım bu evi nasıl olurda yıkabilir? Evimin bu halini görünce polis çağırdım ama bana, 'Biz bir şey yapamayız savcılığa git' dediler. Ben oraya da gittim, şikâyet ettim. Ama şimdi ne yapacağım, kimde kalacağım? Bunu yapan vicdansız hiç mi ceza almayacak? Ben bu soruların yanıtını istiyorum. Üstelik o vicdansız çocuğumu da alıp götürmüş. Bunu yapan bir adama çocuk emanet edilebilir mi?

Kaynak: Hürriyet

Editör: Wan Haber