Ankara-İmralı arasında başlatılan uzlaşıya yönelik siyasi trafik Van’ı da sardı. Uzun bir aradan sonra gerçekleşen Van Küçük Millet Meclisi (KMM) toplantısı. AKP, CHP, Van belediyesi ve kentteki kimi STK temsilcilerini bir araya getirdi.

AKP Van milletvekili Mustafa Bilici’nin de katıldığı toplantıya kentin meslek odaları, çok üyeli STK’ları ve sermaye çevrelerinin katılmaması dikkatlerden kaçmadı.



Haber: İshak KARA – Van Haber


Van Kent Konseyi Meclis toplantı salonunda gerçekleştirilen, Van Küçük Millet Meclisi, alışagelmiş tabuları alt üst ederek, birçok değişik siyasi düşünceye sahip insanları bir araya getirerek, uzun zamandır görmeye alışık olmadığımız bir çalışma sergiledi.



06 Ocak 2013 tarihinde Kent Konseyi toplantı salonunda saat 13’te sıralarında başlayan toplantıya, AKP Van milletvekili Mustafa Bilici, Van belediyesi adına belediye başkan yardımcısı Abdurrahman Doğar, CHP Van il başkanı Cemal Şen, İHD Van şube sekreteri Hamdi Bayhan, AKP il başkan yardımcısı Hekim Karabıyık ve kentteki kimi STK temsilcileri katıldı.


Kentte söz sahibi STK’lardan VATSO, VESOB, VATBO ve sermaye çevrelerinin katılım göstermediği ve Hükümetin son 10 yılının değerlendirildiği toplantıda, söz alan konuşmacılar hükümetin ülke ve yereldeki politikaları konusunda görüş ve eleştirilerini sundular.

 

""


AKP İKTİDARI İNSAN HAKLARI İHLALLERİNDE SINIFTA KALDI

Küçük millet meclisi toplantısında ilk sözü alan İHD Van il sekreteri Hamdi BAYHAN, Ülke genelinde yaşanan insan hakları ihlalleri konusunda hükümetin sınıfta kaldığını belirterek “ Biz İHD olarak, daha çok hükümetlerin insan hakları profili ve yaklaşımı üzerinde dururuz. üç dönemdir ülkede hükümette olan AKP hükümetinin insan hakları ihlalleri alanında emeklediğine tanık olduk. Bizler insan merkezli yaşamı önemseriz. Ancak AKP hükümeti dönemlerinde yaşanan hak ihlalleri, tutuklamalar, gözaltılar, geçmiş dönemlere göre artmış azalmamıştır.” Dedi.

Dünya genelinde 4. kuşak haklarının konuşulduğu bir süreçte, bizlerin hala insan hakları üzerinde konuşuyor olması çok manidardır” diyen Bayhan sözlerini şöyle sürdürdü. “ Bakınız ‘sağlık’ diyoruz, ’Eğitim’ diyoruz, ’İstihdam’ diyoruz. Ama Kürtler hala ana dilleriyle eğitim yapamıyor, mahkemelerde kendilerini savunamıyorlar. 10 yılı aşkındır iktidarda olan bir hükümetin bunu çözememiş olması, o iktidarın samimi olmadığını gösteriyor” dedi.


""


ROBOSKİ KATLİAMI HATIRLATILDI


İHD İl sekreteri Bayhan’dan sonra söz alan,  Gençlik meclisi üyesi Muhammed Doğan, “AKP iktidarının 10 yıl içinde bıraktığı en büyük mirasın Roboski katliamı olduğunu söyleyerek, Kürt halkının bu katliam sonrası, iktidarın Roboski halkından özür dilemesi yerine faillerinin bulunup cezalandırılmasını istediğini belirtti.

Doğan, yaşanan katliamla ilgili bir kaç etkinlik düzenlediklerini ve katliamın yıl dönümünde Roboski’ye gittiklerinde, Roboski’li 14-16 yaşlarında çocukların kendilerine ‘ amca bir daha bu katliamları yaşar mıyız?” diye sorduklarını ve geleceklerinden kaygılı yaşadıklarını sözlerine ekledi.

Van’daki engelgillerin sorununu dile getiren, Engeliler derneği temsilcisi Necat Sarıcı ise, Kent genelinde engeliler için kayda değer bir çalışmanın olmadığını, Bankalarda, resmi kurumlarda, iş merkezlerinde engeliler için asansör olmadığını, engellilere yönelik bir istihdamın yaratılmadığını belirtti.

Kentte genelinde sayıları binlerle ifade edilen engellilerin spor yapabilecek alanları olmadıkları, cadde ve sokaklarda rahatça dolaşabilecekleri düzenlemelerin yapılmadığını söyledi.

Öğrenci meclisi temsilcisi ise, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencilerinin içinde bulunduğu sıkıntılara dikkat çekti ve AKP iktidarı döneminde üç öğrenciye bir öğretmen düşerken, bir öğrenciye üç polisin düştüğünü ve düşüncelerini dile getiren her öğrencinin KCK suçlamasıyla gözaltına alınarak tutuklandığını söyledi.



CHP İL BAŞKANI ŞEN “BAŞBAKAN BDP’NİN BAŞARISINDAN KORKTU’


Kent küçük millet meclisi toplantısında STK temsilcilerinin konuşmalarından sonra söz ü siyasetçiler aldı.

CHP Van il başkanı Cemal Şen, AKP iktidarının son on yılını değerlendirirken, sert cümleler kurdu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, BDP’nin bölgedeki yükselişi karşısında ürktüğünü ve bundan dolayı BDP’yi KCK operasyonlarıyla bertaraf etmeye çalıştığını söyleyerek “ Başbakan, kendinden yana taraf olmayan herkesi terörist ilan etmiştir. BDP’nin bölgedeki yükselişinden korkan başbakan,10 yılını Kürt siyasetini bertaraf etmekle geçirmiştir. Roboski’de bu bertaraf operasyonun içinde bir detaydır. Orada yapılan bir katliam ve soykırımdır” dedi.



Van’da ikinci büyük depremi AKP’nin yarattığını iddia eden Şen,” AKP’nin gerçek yüzü Van depreminde ortaya çıkmıştır. Depremi yandaşları için bir rant’a dönüştürmüştür. Konteynırları Kayseri ve başka illerdeki imalatçı yandaşlarına yaptırarak büyük rantlar elde etmiştir. Büyük paralar ödenerek yaptırılan konteynırlarda Van halkı ölüme terk edilmiştir. Bunun için başbakanın Kürt ve Van halkından özür dilemesi lazım.” Dedi.

Ocak ayı itibarıyla hükümet ve İmralı arasında başlatılan uzlaşı görüşmelerinin başarıyla sonuçlanması için her kesim katkı sunması gerektiğinin altını çizen Şen sözlerini “barışa en çok ihtiyaç duyduğumuz bir süreçte geçiyoruz, herkesin bu sürece katkı sunması lazım “dedi.



BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCISI DOĞAR “ YARGI ÜRKTÜYOR”


Van belediyesi adına söz alan, Van belediye başkan yardımcısı Abdurrahman Doğar ise konuşmasını, devletin yargı politikaları ve siyasi süreç üzerinde yoğunlaştırdı.

Doğar, Küçük millet meclisinin hayata geçirdiği toplantıyı önemsediğini ve bu tür çalışmaların devam ettirilmesinin büyük faydalar sağlayacağını belirterek “  Aslında geç kalınmış bir çalışma, yaşadığımız süreç gereği bu tür çalışmaların sıklıkla yapılması gereğine inanlardanım. Hükümetin on yılını değerlendirmeden ziyade, 10 yıl içinde bölgemizde ve kentimizde neler oldu, neler yaşadık? Onlara bakmak daha doğru olur. Halk; AKP’nin ilk yıllardaki söylemlerine güvenerek kendisine yüksek kredi verdi: ama iktidar ve onun başbakanı bu krediyi yerinde kullanmayarak, Kendisine kredi sunan bölge halkını görmemezlikten geldi. İktidar kendine yakın görmediği tüm kesimleri ötekileştirdi.”dedi.

Başkan yardımcısı doğar; geçmiş yıllara nazaran, şimdiki yargının daha da acımasızlaştığını ve siyasi iktidarın gölgesi altında kaldığını söyleyerek “ 12 Eylül mağduruyum. Cezaevinde yattım, işkence gördüm. Ben DEP-HEP döneminde yöneticilik yaptım. Eğer ki o gün söylediklerimi bu gün söyleseydim müebbet hapis alırdım. Şimdi ki yargı kendini tüm kurumların üstünde görüyor ve siyasi iktidardan aldığı güçle, kendi gibi düşünmeyen tüm düşünceleri cezalandırıyor. Bunların tümü AKP iktidarı döneminde kendini his ettirdi. Yani yargı önü alınmaz bir canavara dönüştü. Umuyorum ki Kürt sorunun çözümü konusunda yapılan görüşmeler olumlu sonuç verir ve toplumsal mutabakat sağlanır. Artık ülke olarak huzura, barışa en çok ihtiyaç duyduğumuz bir süreçtir”



AKP VAN MİLLETVEKİLİ BİLİCİ “ KÜRTAJ CİNAYETTİR, KATLİAMDIR”


Van Küçük Millet Meclisi toplantısında son sözü AKP Van milletvekili Mustafa Bilici aldı.

Mustafa Bilici, geride bıraktığımız hafta içinde hükümet ve İmralı arasında başlatılan görüşmelerin, halkların barışı, huzuru, mutluluğu için başarıyla sonuçlanması temennisinde bulunarak sözlerine başladı.

BİLİCİ; “yıllardır acılar yaşayan bir bölgenin çocuklarıyız. Bir milletvekili, bir gazeteci, bir STK temsilcisi olmanın dışında, bu yörenin bir çocuğu olarak konuşmak lazım. AK Parti iktidarı öncesinde, yani tüm cumhuriyet hükümetleri döneminde bu halka çok büyük acılar yaşatıldı ve hep geri bırakıldılar. Bizden önceki hükümetlerin bu halka yaptıklarını çok iyi biliyoruz. Bunun tekrar yad etmenin kimseye faydası olmaz. Oysa AKP hükümeti iktidara geldikten sonra bölgeye bakışta değişti. Vizyonu, misyonu ve kişiliğiyle farklılık yaratan sayın başbakan, büyük başarılara imza atarak üç dönemde ve her dönem oylarını artırarak başarısını katladı. Bu güne kadar hiçbir cumhuriyet hükümetinde bu başarıya rastlayamazsınız”” dedi


AK parti hükümeti döneminde, Kürt sorunun çözümü konusunda da çok samimi adımların atıldığını ve atılmaya devam edildiğini söyleyen Bilici, Roboski olayını da bir katliam olarak değerlendirdi ve lanetle kınadığını dile getirdi.


Partisi ve hükümeti hakkında, katılımcıların eleştirilerini de cevaplayan Bilici, Van’da deprem sonrasında yapılan haksız eleştirilerle ilgili de “ çok insafsızca eleştiriler yapılıyor. Daha depremin ilk günlerinde sayın başbakan hasta olduğu halde yedi bakanını yanına alarak Van’a geldi. depremin ilk gününden bu gününe kadar hükümet ve kent milletvekilleri olarak sıkıntıların en erken şekilde bitirilmesi için çaba sarf ettik ve etmeye de devam ediyoruz. Kalıcı konut konusunda bir mucize yarattık. Kentin sağlığı, eğitimi, alt yapısı ve ulaşımı konusunda başarılmayanı başardık. iki yeni hastanenin temelini attık. Çevre yolunu 60 km ye ve üç geliş üç gidiş yaptık. tekstil kent, organize sanayi bölgesi projelerini tamamladık.” Dedi.


TOKİ konutları ve elektrik faturalarıyla ilgili soruları da yanıtlayan Bilici “ TOKİ konutlarında yüksek aidat alındığı söyleniyor. Bu aidatlar 45-ila 48 lira arasında değişiyor. Siteler istediklerinde kendi yönetimlerini oluşturabilirler. VEDAŞ’a deprem süresince konteynır ve çadır kentler için 220 bin TL ödedik. Halkın yeniden fatura ödediği iddiaları yalandır. Tüm sorunların üstesinde gelen ve bölge halkını önemseyen bir hükümetiz. Tek ve temel hedefimiz akan kanın durmasıdır. Bu sürece hepimizi, n katkı sunması lazım ve sizlerden de bu duyarlılığı bekliyor çalışmalarınızdan başarılar diliyorum “diyerek sözlerini noktaladı.

 

""

Editör: Wan Haber