Geçmişi binlerce yıl öncesine dayanan ve karda yürümeyi sağlayan ''hedik''ler unutulmaya yüz tuttu.
Bursa Orman Bölge Müdürlüğü Makine İkmal Şube Müdürü Ruşen Uyanıkoğlu, ''Ağaç ve hayvan yünlerinden yapılan 'hedik' beyaz esaretten kurtulmayı sağlıyor'' dedi.
Hedik sayesinde metrelerce karın üstünde bile batmadan yürünebileceğini söyleyen Uyanıkoğlu, ''Bursa'nın dağ yöresi olan Harmancık, Orhaneli, Keles ve Büyükorhan ilçelerinde hediğin geçmiş tarihlerde kullanımını araştırdık. Harmancık ilçesine bağlı Gökçeler Köyü'ndeki bir vatandaşımızın karla mücadelede hedik kullandığını öğrendik. Hediği olup kullanmayan vatandaşlarımızdan bunları alıp Orman İşletme Müdürlüğü'nde sergiliyoruz'' dedi.
Geçmişte bölge kültüründe hediğin önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Uyanıkoğlu, "Hedik kış şartlarının vazgeçilmez bir aracı olarak kullanılmasının yanında avcılıkta da kullanılıyordu. Geçmişte köy yollarının kapalı olduğu durumlarda köyden ilçeye gitmek için hedikler kullanılırmış. Kışın zorlu şartlarından köylü vatandaşlarımız bu şekilde korunmaya çalışmış'' diye konuştu.
Hediğin ahşaptan yapılan ızgara biçiminde tenis raketine benzediğini söyleyen Uyanıkoğlu, ''Hedik genelde söğüt ve kavak ağacından yapılır. Eğer hediğin daha sağlam olmasını istiyorsanız dişbudaktan da yapabilirsiniz. Ayak tabanının bağlandığı yer ise domuz derisinden yapılır. Bağcık kısımları ıslandıkça genelde gerildiği için keçi kılından yapılır" dedi.
Günümüzde dağcılar ve komandolar tarafından da hediğin kullanıldığını söyleyen Bursa Orman Bölge Müdürlüğü Makine İkmal Şube Müdürü Ruşen Uyanıkoğlu, ''Hedik kullanmanın hiç bir zorluğu yok. Hediği ayağınıza taktıktan sonra tek yapılması gereken ipleri bağlamak ve yürümek. İlk kez giyip yürümeye çalışanlar genelde ayağı açarak yürümeye çalışıyor ve haliyle de zorlanıyor. Hediği günlük hayatta yürür gibi kullanmak en doğru teknik. Çünkü hediğe uygun özel bir yürüme şekline lüzum yok'' dedi.
(AK-MŞ)

10.01.2013 17:29:53 TSI

Editör: Wan Haber