İş Teftiş Kurulu Bursa Grup Başkanı Yaşar Ata, Grup Başkan Yardımcısı Ali Yazar, iş müfettişleri Melih Akkoyun ve Yalçın Kubat'ın iştirakiyle, '6331 Sayılı İş Sağlığı ve İş Güvenliği Kanununun Getirdiği Yükümlülükler' konulu seminer düzenlendi. BAOB Yerleşkesi’ndeki seminerde konuşan İş Müfettişi Melih Akkoyun, “Ülkemizde her gün 172 iş kazası meydana geliyor. Bu iş kazalarında 4 çalışanımız ölüyor. 6 çalışanımız da sürekli iş göremez hale geliyor” dedi.


Akkoyun, bu kazaların pek çoğunun basit tedbirlerle önlemlerle engellenebilecek kazalar olduğunun altını çizdi. Kazaların maddi tarafına da dikkat çeken Akkoyun, şöyle konuştu:


“Uluslararası Çalışma Örgütü, iş kazaları ve meslek hastalıklarının bir ülkeye maliyetinin, o ülkenin yurt içi gayri safi milli hasılasının yüzde 4’üne denk geldiğini açıkladı. Bu hesaba göre, Türkiye’de iş kazaları ve meslek hastalıklarının maliyeti 34 milyar TL. Bu, Türkiye’de pek çok bakanlığın bütçesinden bile daha fazla bir miktar.”


İş kazaları ve meslek hastalıklarına giden toplam maliyetin yüzde 20’sinin tedbir almak için harcanması halinde, bu kazaların büyük kısmının engellenmiş olacağını anlatan Akkoyun, “İş kazaları sonucu ortaya çıkan maddi kayıplar, kazaları önlemek için yapılacak harcamaların 5 katı oranında” dedi.


Kaza olduktan sonra değil, kaza olmadan önce kazayı önlemek için hazırlanmış olan 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun, 30 Haziran 2012 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak, 30 Aralık 2012 tarihinde yürürlüğe girdiğini dile getiren Akkoyun, kanunun 5 bölüm, 39 ana madde ve 8 geçici maddeden oluştuğunu kaydederek, “Yasanın uygulanma tarihi, 50 ve üzeri çalışanı olan tüm iş yerleri için 30 Aralık 2012, 50’den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli iş yerleri için 1 Ocak 2014, kamu kurumları ile 50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli iş yerleri için ise 1 Temmuz 2016 tarihi olarak belirlendi.”


Kanunun, bütün sektörleri, özel ve kamu fark etmeksizin ve çalışan sayısına bakılmaksızın kapsam dahiline aldığını söyleyen İş Müfettişi Melih Akkoyun, risk analizi çalışmasının, kağıt üzerinde kalmaması gerektiğini vurgulayarak, “Bu çalışma, belli durumlarda risk değerlendirmesi çalışmasının güncellenmesi gerekiyor. İş yeriniz taşındıysa, ya da mevcut binada ek çalışma alanları oluşturulduysa bu çalışmayı yenilemeniz lazım” dedi.


İş yerlerinin, yapılan işin vasfına göre tehlike sınıflarına ayrıldığını kaydeden Akkoyun, yükümlülüklerin tehlike sınıfına göre değişiklik gösterebildiğini bildirdi. Sunumunda, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin desteklenmesi hususunda da bilgi veren İş Müfettişi Melih Akkoyun, “10’dan az çalışanı bulunan az tehlikeli sınıftaki iş yerleri, Bakanlar Kurulu kararı ile desteklenecektir. Kayıt dışı işçi çalıştırdığı tespit edilen işverenler, sağlanan destekten 3 yıl süreyle faydalanamaz. Yapılan ödemeler de yasal faiziyle birlikte geri alınır” şeklinde konuştu.


Konuşmasında, iş kazaları ve meslek hastalıklarının beyanı hakkında da bilgi veren Akkoyun şunları söyledi:


“Tüm iş kazası ve meslek hastalıklarının kaydı tutulmalı; 3 iş günü içinde de SGK’ya bildirilmelidir. İş kazası ve ramak kala olaylar için analiz raporu düzenlenmelidir. Sağlık hizmeti sunucuları, en geç 10 gün içinde SGK’ya bildirmelidir. Çalışanlar için hayati bir tehlike oluşturan bir husus tespit edildiğinde, bu tehlike giderilinceye kadar iş yerinin tamamında veya bir bölümünde iş durdurulur. İşveren durdurmanın gerçekleşmesinden itibaren 6 iş günü içerisinde yetkili iş mahkemesine itiraz edebilir. Durum 6 iş günü içerisinde karara bağlanır.”


Seminer İş Müfettişi Melih Akkoyun’un ayrıntılı sunumunun ardından İş Teftiş Kurulu Bursa Grup Başkanı Yaşar Ata, İş Teftiş Kurulu Bursa Grup Başkan Yardımcısı Ali Yazar ve İş Müfettişi Yalçın Kubat'ın konuşmalarıyla devam etti. Soru-cevap bölümü ile devam eden seminerin sonunda plaket takdim edildi.

Editör: Wan Haber