İHD’nin bölgede bulunan 17 şube ve temsilciliği tarafından düzenlenen basın toplantısında, çözüm süreci ile ilgili yaşanan gelişmelerin kaygı verici olduğu belirtildi. Tüm bölge şubeleri ve MYK üyeleri olarak bu güne değin yaptıkları tüm açıklamalarda çözüm sürecine destek verdiklerini belirten İHD Bölge temsilcisi Şevket Akdemir, başlatılan diyalog ve barış sürecinin kalıcı bir barışın evrilmesi konusunda sürece dair umutların her geçen gün azalmaya başladığını söyledi. Atılması gereken ciddi adımların henüz atılmadığını ifade eden Akdemir, “Yeniden çatışmalı bir sürecin başlamasına dair endişelerimizi artırmıştır. Ne asker ne de gerillanın ölmemiş olması, savaştan kaynaklanan hak ihlallerinin azalması başlatılan sürecin önemini hepimiz için hayati bir önemde olduğunu bir kez daha göstermiştir. Ancak, çatışmasızlık hali devam etmekle beraber bunun bir barış dönemi olmadığını önemle vurgulamak isteriz. Başlatılan çatışmazsızlığın barışa evrilmesi için hükümet tarafından atılması gereken adımlar hala atılmamış, müzekkere aşamasına geçilememiştir” dedi.

Akdemir hükümetin sürecin ilerletilmesi ile ilgili üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediğini belirterek, “Demokratik sivil bir anayasa yapılmamış, anadil konusunda cesur adımların atılmamış, düşünce ve ifade özgürlüğü önündeki engeller kaldırılmamıştır. Yine KCK adı altında yapılan operasyonlarla tutuklu bulunan Kürt siyasetçileri ve insan hakları savunucuları ile hasta mahpusların tutuklulukları devam ediyor olması ve özellikle Şırnak ve Hakkari bölgesi başta olmak üzere sınırlardaki askeri hareketlilik barış sürecinin geleceği açısından bizlerde ciddi kaygılara neden olmaktadır” diye konuştu. Sürecin durağanlaştığı ve her an küçük bir provokasyonla bitme riski taşıdığı tespitinde bulunan Akdemir, sürecin kalıcı bir barışa dönüşmesi için herkesi üzerine düşen sorumluluklarını yerine getirmeye çağırdıklarını belirtti.

Akdemir, bölgede bulunan İHD şube ve temsilcilikleri adına önerilerini şöyle sıraladı: “Öncelikle, Türkiye’de onurlu, demokratik ve kalıcı bir barışın sağlanması için çözüm sürecinin mimarlarından olan Abdullah Öcalan bir an önce özgürlüğüne kavuşmalıdır. Kürt meselesinin demokratik bir zeminde çözümü için başlatılan süreç bir takvime bağlanmalı ve TBMM sürece dahil edilmeli, sürecin yasal zemini hazırlanmalı atılmış ve atılacak tüm adımlar yasal dayanağa kavuşturulmalıdır. Acilen siyasi ve askeri operasyonlara son verilmeli, anti demokratik mevzuat süratle değiştirilmeli ve askeri ve militarist uygulamalardan vazgeçilmesi gerektiğini kamuoyuna saygı ile duyururuz.”

Editör: Wan Haber