Psikiyatri Uzmanı Dr. Sümer Öztanrıöver, adliyelerde alınan güvenlik önlemlerinin benzerinin hastanelerde ve sağlık kuruluşlarında da alınmasının zorunluluk haline geldiğini söyledi.
Adana Tabip Odasında düzenlenen workshopta hekim ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddet ile başa çıkma yöntemleri anlatıldı. Psikiyatri Uzmanı Dr. Sümer Öztanrıöver'in konuşmacı olarak katıldığı toplantıda çok sayıda hekim hazır bulundu.
Sağlık çalışanlarına yönelik, ucu ölüme varan şiddet vakalarının giderek çoğaldığına dikkat çeken Psikiyatri Uzmanı Dr. Sümer Öztanrıöver, "Adliyelerde alınan güvenlik önlemlerinin benzerinin hastanelerde ve sağlık kuruluşlarında da alınması, sağlık personelinin can güvenliği açısından zorunlu hale gelmiştir. Sağlık çalışanlarının işlerini huzurla yapması için siyasi otoritelere ve ilgili kurumlara büyük görevler düşmektedir" dedi.
Saldırgan, duygusal açıdan taşmış durumda olup; mantıklı düşünme, muhakeme yapma ve yargılamadan sorumlu olan beyin korteksinin devre dışı olduğunu belirten Uzman Dr. Sümer Öztanrıöver, "Böyle biri ikna edilemez ve söz anlamaz durumdadır. Hiddet ile aşırı tepki veren bir bireye yaklaşımda onu ikna etmek, yanlış düşündüğünü veya yanlış anladığını anlatmaya çalışmak imkansızdır. Kişi, en ilkel tepkileri vermektedir. Bu workshopta; şiddete uğrama durumunda sağlık çalışanının, kendi duygularını kontrol ederek saldırganın girdabına kendini kaptırmaması, kısaca sakin kalabilmesi ve durumu kontrol altına alabilmesine yardımcı olmak amaçlanmıştır. Bunun için gerçek ya da hayali şiddet görüntüsüyle çalışılarak imajinasyon, hipnoz ve EMDR yöntemleri kullanılarak duygu kontrolünün sağlanmasını hedefledik. Günlük hayatımızda kızgınlık gibi olumsuz duyguları hissetmek normal ve gereklidir. Bu duyguları bastırmak, savunma yapmak ve karşı saldırıda bulunmak onları daha da şiddetlendirecektir. Özellikle yakınlarımıza; düşüncelerimizi söylemek yerine hissettiğimiz duyguları ifade etmek, hem etkili iletişim kurmaya hem de olumsuz duyguların azalmasına yol açacaktır" dedi.
Olumsuz duygularla baş etmeyi öğrenmenin, saldırgan bir kişi karşısında sakin kalabilmeyi sağlayacağına dikkat çeken Öztanrıöver, şöyle devam etti:
"Bunun için canımızı sıkan bir olay olduğunda kendimize iki soru sormamız gerekir: "Şu anda hangi duyguları hissediyorum?" ve "Bu duyguları bedenimde nerede hissediyorum?" Duygularımızı ve onların bedenimizdeki yerini tespit ettikten sonra yavaş ve derin bir nefes alıp sonra yavaşça dışarı vermek, olumsuz duyguları azaltacaktır. Duygu yoğunluğunu azaltabilen bir kişi, beyin korteksini kullanabilecektir. Yorgunluk, süreğen stres durumları öfkelenme eşiğini düşürücü etki yapmaktadır. Bu yüzden sağlık personeli olarak şiddet karşısında sakin kalabilmek için; kişinin, öncelikle kendine zaman ayırması, kendini paralamadan çalışması ve deşarj olacağı aktivitelerde bulunması gerekmektedir. Her şeye rağmen böyle bir olayla karşılaşıldığında, durumu kişisel algılamadan kabullenmek ve zarar görmeden atlatmaya çalışmak en doğru seçenek olacaktır."
Toplantı sonunda Adana-Osmaniye Tabip Odası Başkanı Dr. Ali İhsan Ökten, Dr. Sümer Öztanrıöver'e teşekkür belgesi verdi.
(ADN-Y)

03.02.2013 16:14:15 TSI

Editör: Wan Haber