Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van milletvekili Bedia Özgökçe Ertan, Van Büyükşehir Belediye Başkanı Bekir Kaya'nın 197 gündür tutuklu olduğunu belirterek bu tutukluluk halinin "Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle garanti altına alınmış kişi özgürlüğü ve güvenliği ile adil yargılanma hakkına" aykırı olduğunu dile getirdi.

HDP'li Özgökçe, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde şu ifadelere yer verdi: 

Bekir Kaya, 30 Mart 2014’teki Mahalli İdareler Genel Seçimleri’ne Demokratik Bölgeler Partisi’nin (o dönemki adıyla Barış ve Demokrasi Partisi) Van Büyükşehir Belediyesi başkan adayı olarak katılmış ve seçimleri halkın %53,1’inin oyunu alarak kazanmıştır.

2009 yerel seçimlerinde de Van Belediye başkanı olup bu görevini yaklaşık 7,5 yıl boyunca sürdüren Bekir Kaya, 17 Kasım 2016’da evine ve belediyeye düzenlenen operasyonun ardından ertesi gün Peyzaj Mimarı Zelal Tanlı ile birlikte “yasadışı örgüte bilerek ve isteyerek yardım ettikleri” suçlamalarıyla tutuklanmıştır.

Bekir Kaya gözaltına alındığı gün ise yerine Van Valisi kayyım olarak atanmıştır. Bekir Kaya’nın iddianamesi dahi hazırlanmadan devam eden tutukluluğu ise 2 Haziran 2017 tarihi itibariyle 197. gününe ulaşmıştır.

Bir kişinin hakkındaki suçlamaları ya da hangi suçlamaya karşı savunma yapacağını bilmeden ve kendisini yargılayacak olan mahkeme heyetini görmeden cezaevinde 6 ay ya da 200 gün boyunca tutulması Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle garanti altına alınmış kişi özgürlüğü ve güvenliği ile adil yargılanma hakkına aykırıdır.

Bunun dışında tutuklamanın Ceza Muhakemesi Hukukunda istisnai bir tedbir olarak başvurulabilecek bir tedbir olarak düzenlenmiş olmasına rağmen henüz yargılanacağı isnat bile belli değilken 200 güne varan tutukluluk hali de “makul tutukluluk hali” açısından uzun bir süredir.

Bu bilgilere göre;

1) 16 Nisan 2017’de yapılan referandumla “bağımsız ve tarafsız” bir yapıya kavuştuğu belirtilen adalet sistemi içindeki bir yargı organının 197 gün boyunca iddianame hazırlamamasının nedeni nedir?

2) 197 gün boyunca iddianame hazırlanamamasının gerekçesi “delilden şüpheliye ulaşma” ilkesi yerine “şüpheliden delile ulaşma” yani “delil ve suç üretme” gayesi olabilir mi?

3) Bir büyük şehir belediye başkanının 197 gün boyunca hakkındaki suçlamaları bilmeden tutuklu olması bir cezalandırma ve intikam alma yöntemi midir?

4) Bir savcının 197 gün boyunca iddianame hazırlayamamasının hukuki dayanağı var mıdır?

5) 197 gün boyunca iddianame hazırlayamayan bir savcının mesleki yeterliliğinin olduğunu düşünüyor musunuz?

6) Uzun tutukluluk sürelerine ilişkin AİHM’in, AİHS’in 5. maddesinin ihlal edildiği yönünde Türkiye hakkında verdiği mahkûmiyet kararları uyarınca mevzuatta Anayasa’nın 90. maddesi uyarınca değişiklik yapmayı düşünüyor musunuz?

7) AİHM’in, AİHS’in 5. maddesinin ihlal edildiğine karar vermesi sonucu Türkiye'nin, ödediği tazminatlar ilgili yargı mensuplarına rücu edilmekte midir?

8) İnsan hakları ihlaline neden olan sistemik ve uygulama kaynaklı sorunlar ile çözüm yolları noktasında Bakanlığınızca hazırlanmış olan AİHS eylem planının 5. Başlığı olan “Makul Sürede Yargılamanın Sağlanması” hususuna yönelik ne gibi adımlar atılmıştır?

9) Bakanlığınızın 2011 yılında gerekçe olarak sunduğu ve aradan geçen 6 yılda çözülmüş olması beklenen makul sürede yargılamanın önündeki yapısal sorunlar nelerdir? (gazetevan)

Editör: Wan Haber