7 Haziran 2015’te yapılan genel seçimlerde HDP'den Van milletvekili seçilen ve Mecliste en genç milletvekili unvanını taşıyan Tuğba Hezer, Prestij Gazetesi'ne son günlerde yaşanan çatışmalı süreç ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. 'Çözüm sürecinin' büyük emeklerle başladığını belirten Hezer, AK Parti çevresinden süreci yok sayan açıklamalara tepki göstererek, "Bu süreci ancak ve ancak halk yok sayarsa biter" dedi. Öte yandan son günlerde gelen ölüm haberlerinin kendilerini üzdüğünü ve bunun önüne geçmek için mücadele ettiklerine dikkat çeken Hezer, "Hiçbir gencimizin ölmesini kabul etmiyoruz" ifadelerini kullandı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van Milletvekili Tuğba Hezer, 7 Haziran seçimleri sonrası başlayan çatışmalı sürece dikkat çekmek için gazetemize açıklamalarda bulundu. Bu süreçte halkın dört elle barışa sarılması gerektiğini belirten Hezer, gelen ölüm haberlerinin yüreklerini yaktığını söyledi. Barış sürecine halkın sahip çıktığını, bu sürecin AKP kurmaylarının açıklamaları ile bitmeyeceğini de dile getiren Hezer, "AKP olası bir seçimde büyük bir mağlubiyet daha alacaktır" iddiasında bulundu.
"HALK SÜRECE SAHİP ÇIKIYOR"
Son günlerde artan operasyonlar ve çatışmalı süreç nedeniyle tıkanan 'Barış sürecinin' önemine değinen Hezer, "Sonuçta bu Türkiye halklarının ve özelde Kürt halkının özgürlük ve demokrasi mücadelesidir. Sayın Öcalan'ın büyük emekleri ile başlatılan bu barış süreci halkların desteği ile devam etmektedir. Tüm insanlığın birlikte mücadele verdiği bu süreç ancak halkın süreci yok saymasıyla bitebilir. Nitekim yapılan son anketlerde halkın büyük bir çoğunluğu, yüzde 70 ile çözüm sürecine devam etme iradesi gösterirken, Cumhurbaşkanın ve AKP kurmaylarının süreci yok sayması ve halkın isteklerine karşı gelmelerinin demokrasilerde elbette bir karşılığı vardır. 7 Haziran seçimlerinde AKP'nin büyük bir darbe almasının sebebi otoriter bir rejime doğru gidişin sinyallerini vermesinden kaynaklıdır. Demokrasilerde seçimler halkların siyasileri ödüllendirme ve cezalandırma zamanlarıdır. Bu dil ve sürece bu şekilde yaklaşım ile AKP olası bir seçimde büyük bir mağlubiyet daha alacaktır. Çünkü halklar barış sürecini desteklemekte ve bu sürece sahip çıkmaktadır" dedi.
"GENÇLERİN ÖLMESİNİ KABUL ETMİYORUZ"
Gelen ölüm haberleri ile yıkıldıklarını ifade eden Hezer, "Ölüm haberleri gerçekten yüreklerimizi yakıyor. Tüm ailelerimize başsağlığı diliyorum. Bizim çatışmalı süreçlere yaklaşımımız Sayın Davutoğlu gibi değildir. Sayın Davutoğlu "evlatlarımızı feda etmeye hazırız" diyor. Hayır, hiçbir gencimizin ölmesini kabul etmiyoruz ve bu çatışmalı süreci durdurmak için elimizden gelen tüm çabayı sarf edeceğiz" ifadelerini kullandı.
"BARIŞ SESİNİ YÜKSELTİN"
Çatışmalı süreçle beraber yine sivil kayıpların yaşandığına dikkat çeken Hezer, şunları söyledi:
"Hükümet daha Roboski katliamının hesabını vermemişken Kandilin Zergele Köyündeki katliam ile 8 sivil vatandaşın ölmesine neden olmuştur. Silopi'de 90'lı yılları aratmayan şekilde halka yönelik şiddet ve sivil vatandaşların öldürülmesi kabul edilemez yaklaşımlardır. Yine hergün halklarımıza yönelik gözaltı ve tutuklama operasyonları yapılmakta, bunları şiddetle kınıyoruz. Kürt sorunu gibi ülkenin en temel sorununun sadece seçimlere yönelik basit oy hesaplamaları ile yürütülmek istenmesi siyaset etiği açısından doğru bir yaklaşım değildir. Halkımıza çağrımız barış sesini daha fazla yükseltmeleri ve bulundukları tüm alanlarda bu çatışmalı sürecin bitmesine dönük var olan kamuoyunun sesinin örgütlü bir şekilde çıkmasını sağlamalarıdır. Kentteki STK'lar bu süreçle ilgili her gün çağrılar yapmaktadır. Bu çağrıların hep birlikte takipçisi olmalıyız."
"HALK, İRADESİNİ ORTAYA KOYDU"
Van'da ve İstanbul'da "size savaş yaptırmayacağız" şiarıyla yapılan mitinglere de değinen Hezer, son olarak şunları kaydetti:
"Barış mitinglerinin ilki Van'da gerçekleşti ardından İstanbul'da yapıldı. Bu tür etkinlikler, halkın barışa yönelik taleplerini hükümetin görmesi açısından önemlidir. Bu etkinlilere yüzbinlerce insan katıldı. Hem Van'da hem de İstanbul'da gerçekleşen mitinglerde kitlesel olarak katılımlar gerçekleşti, halklar çatışmalı sürecin durması için net bir irade ortaya koydu. Ve hükümettin bu insanların çağrısını görmezden gelmesi akılla izah edilemez. Bu anlamda barış mitinglerinin mesajının yerine ulaştığını düşünmekteyim. Çatışmalı sürecin bitmesi ve tekrardan sürecin kaldığı yerden devam etmesi için demokratik tüm eylem haklarımızı kullanacağımızı belirtmek isterim." / Fazıl Erüş - Prestij Gazetesi
