Beşiktaş'ta Haydar Kayır adlı vatandaşın vapurdan inmeye çalıştığı sırada denize düşüp hayatını kaybettiği anın güvenlik kamerası görüntüleri, ailesini gözyaşlarına boğdu. Görüntüleri izleyen ailenin feryatları yürekleri dağladı.
Geçen cuma günü iskeleye yanaştığı sırada vapurdan inmeye çalışan Haydar Kayır (43), ayağı kayınca denize düşmüş ve boğularak hayatını kaybetmişti. Beşiktaş Belediyesi'nde 3 yıldır taşeron firmaya bağlı temizlik işçisi olarak görev yapan Kayır'ın Hatun (22), Gülşen (18) ve Hüma (13) adında üç çocuğu olduğu öğrenildi. Ümraniye'de oturan Kayır'ın işe gitmek için 3 yıldır vapurla Avrupa yakasına geçtiği ifade edildi.
Dün ortaya çıkan güvenlik kamerası görüntüleri, Kayır'ın düşme anı ve sonrasında yaşanan kurtarma çabalarını gözler önüne serdi. Görüntüleri izleyen Kayır'ın eşi Hanife Kayır, annesi Sultan Kayır ve yakınları gözyaşlarına boğuldu. Feryat eden aile, olayda ihmal olduğunu savunarak duruma tepki gösterdi.
Kayır'ın kardeşi Bektaş Kayır, güvenlik kamerası görüntülerinde ihmal olduğunun açıkça görüldüğünü ileri sürerek, "Bir insan dalgınlıkla denize düşebilir. Ama sonuçta orada günde yüzlerce kişi taşınıyor. Bu insanların güvenliği, o kurumu işletenlere aittir. Kişi düşüyor, orada güvenlikçiler seyrediyor. Vatandaşlar seyredebilir ama güvenlikçiler o candan sorumludur, o canın kurtarılmasından sorumludur. Bu konuda ciddi bir ihmal olduğunu düşünüyorum. Hukukun gerekleri yapılmalı" diye konuştu.
Yaşadıkları acının kelimelerle ifade edilemeyeceğini belirten Kayır, "Cenazesini morgdan aldığımda içim yandı. Acıyı yaşayan biliyor" dedi. Kayır, ağabeyinin ölümüyle ilgili ihmal olduğunu iddia ederek, hukuki süreç başlatacaklarını söyledi. Kayır, "İhmali olanlar cezasını çekmeli. Başka canların yanmaması için bu konuda sonuna kadar gideceğiz. Bugün Haydar, yarın başka bir Haydar gidebilir. Bu olumsuzlukların yaşanmaması için herkes sorumluluklarını yerine getirmeli" diye konuştu.
Haydar Kayır'ın eşi Hanife Kayır ise, görüntüleri izleyince büyük bir acı yaşadıklarını ifade ederek, "3 kızım var, öksüz kaldılar. Evime ekmek getiriyordu. Şuan kiradayım ve çok mağdur durumdayım. Büyük bir acı yaşadık. Keşke kurtarılsaydı. Çok üzüldük. Çok zor" dedi.
Kurtarma çalışmaları devam ederken Kayır'a halat atıldığı sırada geminin hareket etmesinin yanlış olduğunu söyleyen acılı eş, "Görüntüleri izledik. Ben gemiyi suçluyorum. Çünkü daha ipe tutunurken gemi hareket etti. İp elinden gitti. Gemi keşke motorunu çalıştırmasaydı, belki de onu kurtarabilirlerdi. 3 yıldır Beşiktaş Belediyesi'nde çalışıyordu. İşe gitmek için oradaydı. Her gün oraya gidip geliyordu. Başı dönebilir, düşebilir ama onu kurtarmaları gerekiyor. Hiçbir çaba göstermemişler. Herkes onu seyrediyor. İnsan bir simit atabilir. Ondan sonra halat uzatılabilirdi. Ben oradaki güvenliklerinde kusurlu olduğunu düşünüyorum. Kurtaramadılar. Çocuklarım öksüz kaldı. Evime, ocağıma ekmek getiriyordu. Ben çalışamıyorum, hastayım. Şuan çok çaresizim, ne yapacağımı bilmiyorum. 3 çocuğum da okuyor. Olayı duyduğumuzdan bu yana hâlâ şoktayız. Çocuklarım hâlâ okula bile gidemediler. Anlatılacak gibi bir acı değil" ifadelerini kullandı.
(HÖ-ÇK-OK-Y)

16.01.2013 13:13:31 TSI

Editör: Wan Haber