Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Algoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Özbek, 'Sihirli İğne' olarak da adlandırılan ve başta kanser hastalıkları olmak üzere bir çok ağrının giderilmesinde önemli rol oynayan 'Girişimsel Ağrı Tedavisi'ni yılda 600 ila 900 kişiye uyguladıklarını söyledi.
Ağrı tedavisinde 2 türlü yöntemin olduğunu kaydeden Prof. Dr. Özbek, "Biri ilaçla tedavi. Herhangi araç gereç kullanmaksızın. Buna biz girişimsel olmayan ağrı tedavisi diyoruz. Bir de girişimsel ağrı tedavisi var. Girişimsel ağrı tedavisinde belirli araçlar kullanılır. Bunlardan biri de iğnelerdir. Anestezi eğitiminde ve ağrı eğitimlerinde en çok kullanacağı yöntem sinir bloklarıdır. Bu amaçla sinirler engellenebilir, ağrı iletimi engellenebilir. Ağrı duygusu geçici yada kalıcı yok edilebilir. İğneler aracılığıyla ilaç verildiği gibi kalıcı hasar yapan bazı maddelerde verilebilir arkolfenol gibi" diye konuştu.
Ağrı tedavisinin yöntemi hakkında bilgi veren Özbek, "Ayrıca bazı özel iğneler vardır. Ucu ısı ileten bunlar daha özelliklidir. Bir araç ile birlikte vücudun ağrıya neden olan sinirleri belirli bir süre içerisinde yakılarak o sinirlerin ağrı taşıyan fonksiyonları iptal edilir. Bu yöntem radyo frekans dediğimiz bir yöntemdir. 60 ila 80 derece arasında farklı yöntemlerle uygulanabilen ısıyla o sinirin ağrı taşıyan fonksiyonu geçici yada uzun süreli olarak ortadan kaldırılır. Bu hastanın ağrısını kontrol etmeye, ağrısını geçirmeye yarar. Dolayısıyla kullandığı bir çok ilacı bırakabilir, dozunu azalta bilir, günlük yaşamını rahatlıkla sürdürebilir" ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Hayri Özbek, bu tür tedavilerin ağrı uzmanları tarafından belirli merkezlerde yapılmasının oldukça önemli olduğuna dikkat çekerek, "Bizde Çukurova Üniversitesi olarak bu yöntemleri 20 yıla yakın zamandır uyguluyoruz. Türkiye'nin önemli ağrı merkezlerinden birisiyiz" dedi.
Algoloji bölümüne yılda bine yakın yeni hastanın geldiğini aktaran Özbek, "4 bin civarında hasta muayene ve tedavi ediliyor. Bunlarında yaklaşık yüzde 20'sine ameliyathane koşullarında ağrı tedavisi uygulanıyor. Yani yılda 600 ila 900 civarında girişimsel ağrı tedavisi yapılıyor. Bu hastaların da çoğu bu tedaviden yarar görür" şeklinde konuştu.
Ağrı tedavisi uygulanan hastalarının birkaç gün yatması gerekmediğini belirten Prof. Dr. Özbek, hastaların genellikle ameliyattın ardından birkaç saat dinlendikten sonra taburcu olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Özbek, Ağrı tedavisinin başta birçok kanser hastalarına uygulanabileceğini kaydederek, "Kanser hastalıklarında iyi bir kontrol sağlar. Ama kanser dışı ağrılarda kullanılabilir. Örneğin bel, bacak ve boyun fıtığına ağrılarda, damar tıkanıklığına bağlı ağrılarda, şeker hastalığına bağlı ağrılarda, bazı romatizmal kökenli ağrılarda, yüz ağrılarında, bazı baş ağrılarında bu yöntem başarıyla kullanılmaktadır" dedi.
(ERN-AKL-Y)

27.01.2013 09:39:27 TSI

Editör: Wan Haber