Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Genel Başkanı Atilla Sertel ve aralarında Melih Aşık, Ertuğrul Özkök, Ayşenur Arslan, Uğur Dündar'ın da bulunduğu gazeteciler, tutuklu bulunan meslektaşlarını ziyaret etti.
Türkiye Gazeteciler Federasyonu'nun (TGF) öncülüğünde düzenlenen 'Tutuklu Gazetecileri Ziyaret' organizasyonunda TGF Genel Başkanı Atilla Sertel ile gazeteciler Melih Aşık, Ertuğrul Özkök, Ayşenur Arslan, Uğur Dündar, Yalçın Bayer, Yavuz Selim Demirağ, İdris Akyüz, Ümit Zileli, Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan meslektaşları Mustafa Balbay, Tuncay Özkan, Soner Yalçın, Mehmet Deniz Yıldırım, Hikmet Çiçek ve Turhan Özlü ile görüştü. Yaklaşık 7 saat Silivri Cezaevi'nde kalan gazeteciler adına açıklama yapan TGF Genel Başkanı Atilla Sertel, "Burası çok soğuk, cezaevinin içi de çok soğuk ve gerçekten çok zor koşullar altında kalıyor arkadaşlarımız. Ergenekon Davası'nda yarın karar duruşması görülecek. Büyük bir beklenti içinde değil arkadaşlarımız. Hukuk açısından sıkıntılarını dile getirdiler. Yargı safhası dönemi içerisinde kendilerinin özgürce savunma yapamadıklarını dile getirdiler ve bu kadar süre içerisinde kendilerine yönelik bir suçlamanın da olmadığını da söylediler. Bir söz söylediler ki, önemli bir söz, Sayın Balbay söyledi, cezaevine düşenlere söylenen "Allah kurtarsın' söz var. Elbette Allah kurtarsın ama 'halk kurtarsın' sözünün daha önemli olduğunu söyledi. Arkadaşlarımız gazeteci ve gazetecilik mesleğinin dışında herhangi bir suça iştirak etmediklerini ve bütün suçlamaların da gazetecilik mesleğine ilişkin olduğunu özellikle vurguluyorlar ve vurgulamakta da haklılar. Çünkü kendilerine sorulan sorular meslekle ilgili" diye konuştu.
Tutuklu gazeteciler bakımından Türkiye'nin şampiyon olmasının yüz karası bir durum olduğunu söyleyen Sertel, "Bu tablo Türkiye'ye yakışmıyor. Türkiye'deki tutuklu gazeteciler açısından dünya şampiyonu olmamız bizim için bir yüz karası durum. Ama içimin asıl acıdığı nokta bunu Avrupa Birliği'ne ya da diğer ülkelere karşı gündeme getirmek değil, bu sorunları kendi iç yapımız da çözmek gerekir diye düşünüyorum. Çünkü Türkiye çok uzun yıllar işkenceyle anıldı 12 Eylül döneminde, bu işkence döneminden sonra şimdi de nasıl anılacak? Tutuklu gazeteciler, aydınlar, askerlerle anılacak bu dönemde. Bu dönem sonrasında Türkiye'nin gerçekten aydınlığa ihtiyacı olduğu bu dönemde, herkesin gerçekten çok duyarlı olması gerektiği noktasında da düşünce birlikteliğine vardık" ifadelerini kullandı.
(YE-AU-Eİ-Y)

12.12.2012 19:51:40 TSI

Editör: Wan Haber