15 Temmuz darbe girişiminden sonra çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname’lerle (KHK) onlarca gazete, televizyon, radyo ve dergi kapatıldı. Bu basın kurumlarında çalışan binlerce basın çalışanı işsiz kaldı. Kapatılan kurumlardan biri de Van TV. Çıkarılan KHK’larla birlikte Van TV’de çalışan 50 emekçi basın mensubu işsiz kaldı.
‘144 gazeteci cezaevinde’
Yıllardır birçok basın kuruluşunda çalışan ve çıkarılan KHK nedeniyle işsiz kalan basın emekçilerinden biri de Gazeteci Lütfi Pala. 144 gazetecinin cezaevinde olduğunu belirten Pala, “Onlarca gazetecinin gözaltında, birçok televizyon, gazete, dergi ve hatta gazeteci derneklerinin kapatıldığı böylesi bir gün de bütün bu anti demokratik yaklaşımlara rağmen 10 Ocak çalışan gazetecileri gününü kutluyorum. Gazeteciler olarak kötü bir yıl geçirdik, ama bütün bu saydıklarıma rağmen sahada olan emek vererek zor şartlarda çalışan onlarca meslektaşımız var. Yılmadığımızı, çalışmaya ve yazmaya devam edeceğimizin birer örnekleri onlar. Televizyonlarımız, gazetelerimiz kapanmış olabilir ama her koşulda yazmaya ve kamuoyunu doğru ve tarafsız bir şekilde aydınlatmaya devam edeceğiz” dedi.
‘Van’da 50 basın mensubu işsiz kaldı’
Van TV’nin kapatılması sonucu kendisiyle birlikte 50 basın mensubunun işsiz kaldığını ifade eden Gazeteci Fazıl Elçi, “Bugün 10 Ocak 2017 yılının yeni Türkiye’sinde çalışan gazeteciler günü. Her yıl gazeteciler günü kutlanıyor. Geçen yıl bugün 10 Ocak çalışan gazeteciler gününü çalıştığım kurum için başka gazetecilerden aldığım röportaj ile haber yapmıştım. Her şey acısı ve tatlısı ile devam ederken gazeteler, dergiler, televizyon ve radyolar kapatıldı. Tarih 29 Eylül 2016 Kanun hükmünde çıkartılan kararname ile Kanalımız Van TV kapatıldı. 50 kişiyle bölge halkının sesi oluyorduk. Yaptığımız haberler, programlar halk tarafından beğeniliyordu. Kanalımız Van TV kapatılınca 50 televizyon çalışanı işsiz kaldı. 20 gün boyunca Duvar kenarında işimiz ve mesleğimiz için nöbet tutuk. Bizim için daha her şey yeni başladı. Gazetecilik mesleğimize daha sıkı sarılmaya başladık. Gazetecilik mesleğimi şimdi daha büyük bir şevkle devam ettiriyorum. Çalıştığım gazete ve kanal olmasa bile halk yararına ve kamuoyunun aydınlatması için gönüllü haber yapıyorum. Şimdi işsiz bir gazeteciyim her şey devam ediyor. Tarih her kesi yaptığı ile yargılayacak. Benim her zaman savunduğum bir ilke var “Bir ülkede gazeteciler özgür değilse, toplum özgür değildir” çünkü gazeteciler önemli toplumsal sorunları saptayarak toplumun gündemine getiren, iktidarın ve çeşitli baskılardan korkmayan, onurlu bir şekilde doğruları topluma aktaran, insanları düşünmeye sevk eden kişilerdir. Biz bu meslekle haber yaparken önce vicdanımızın sesinin dinleyerek yapıyoruz. Defalarca darp edildik, dayak yedik, tazyikli su, biber gazı yedik, tehdit edildik. Bir güne bir gün korkmadan işimizi yaptık. Apê Musa ’dan devraldığımız bu kalem için sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bunca ölüm, tehdit, baskı, şiddet, tutuklu ve işsiz gazeteci varken 10 Ocak "Çalışan" Gazeteciler Günü'nü kutlamıyorum” dedi.
‘Görevimizi yapmaya devam edeceğiz’
Geçen yılın gazeteciler için çok karanlık günler olduğunu dile getiren KHK ile kapatılan Van TV çalışanı Gazeteci Hakan Arslan, “Özellikle 2016 yılı, demokrasi ve özgürlüklerden yana olan gerçeğe ve doğruları tarafsız bir şekilde objektif olarak sunan özgür basına yönelik baskı, tutuklama çok fazla oldu. Çok sayıda gazeteci arkadaşımız şuan sadece gazetecilik görevlerini icra ettikleri için tutuklanarak cezaevlerine konuldu. Son bir yılda çıkarılan kanun hükmünde kararnameler ile çalıştığımız kurumlar kapatıldı. Ancak bu baskılar sadece bize değil, haber sunduğumuz çevrelerde yönelikti. 90'yılların en kötü dönemlerini biz son bir kaç yıldır tekrar yaşıyoruz. Gazeteciler yönelik gerçekleşen baskı ve tutuklamalar ile toplumun gerçek haber alma hakları ellerinde alınarak cezalandırılmaya çalıştırıldı. Bir gazeteci olarak belki şuan içerisinde bulunduğumuz OHAL dönemi nedeniyle görevimizi yapamıyoruz ancak toplumdan kopuk değiliz. Çalıştığımız kurumlar kapalı olsa da gazetecilik mesleği gereği halkın haber alma hakkı için zor şartlarda altında görevimizi yapmaya devam edeceğiz. Bu nedenle özgür basına yönelik gelişen baskılar kabul etmediğimi ve şuan cezaevlerinde bulunan arkadaşlarımın özgürlüklerinin geri verilmesini, kapalı olan kurumların yeniden açılmasını talep ediyoruz. Gazeteciler toplumun temel yapı taşlarıdır. Gazetecilerin en temel hakkı, her yerde özgür bir şekilde görevlerini yerine getirmektir. Umarım ülkemizde gazetecilere olan baskılar ve kötü yönelimler azalır ve son bulur. Tüm basın çalışanı ve gazeteci arkadaşlarımız birlik olmaya çağırıyorum. Başta gazeteciler gününü kutlamak isterdim ama şuan görevini yapamayan gazeteci sayısı çalışan gazeteci sayısından daha fazla, bu nedenle bugünlerin bizler için artık sembolik bir gün hale geldiğini söyleyebiliriz. Özgür basının susturulamayacağını buradan tekrar belirtmek isterim” dedi.
İpekyolu Haber / Ercan Öksüz
