Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Olağanüstü Din Şurası’nda konuştu.

Erdoğan’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

“Biz bu yapıya destek olduk”

“Ülkemiz son 3 yıldır önemli gelişmelere sahne oluyor. Silahlı darbe girişimi sürecin en kanlı, en cüretli boyutunu teşkil etmiştir. Bu gelişmelerin odağında yer alan Fethullahçı terör örgütü kendisini eğitim öğretim hizmetinde yer alan bir kuruluş gibi göstermiştir. Bu örgüt 40 yıldır kanserli bir hücre gibi, büyümesi dini değerleri öne çıkaran kimliği sayesinde mümkün olmuştur.

“Milletimiz meşrebi ne olursa olsun Allah diyen peygamber diyen en azından böyle gözüken herkesi desteklemiştir. Rahmetli Özel, Demirel, Ecevit, hatta biz bu yapıya destek olduk. Ben de katılmadığım pek çok yönleri olmasına rağmen bunlara yardımcı oldum.

“Yurtdışında yürüttükleri eğitim faaliyetlerinin hatrına bunlara müsamaha gösterdik. Hatta ve hatta Allah dedikleri için müsamaha gösterdik. Ortak bir yanımız var dedik. Ama aynı menzile giden farklı yollardan bir yapı gördüğümüz yapının sinsi emellerin örtüsü olduğunu uzun süre göremedik

“Bakıyor ama görmüyorlar”

“2010 yılından itibaren bu tespiti paylaştığım üst kademe yöneticisi oldu. O yıldan itibaren tavrımız değişti. 2012 yılından itibaren bu yapıyla ilgili rezervlerimizi ortaya koyduk.

“Çok yakından tanıdığım bazı komutanlara yöneltilen suçların gerekçesi beni ikna etmiyordu. O sıralarda meseleyi kendi arkadaşlarımıza bile anlatmakta güçlük çekiyorduk.

“Bu örgütün en başına şahsımı, altında Binali Bey, enerji bakanımız, oğlum, birkaç tane işadamı bu örgütün şemasında görülen isimler oldu.

“Bunu dahi anlatırken birçok arkadaşlarımız inanmıyordu. Hala inanmayanların olduğunu da biliyorum. Bakıyor ama görmüyor olanların da olduğunu biliyorum. Bu noktadan sonra şüphe dönemi bitti mücadele dönemi başladı.

“Rabbim de milletim de bizi affetsin”

“Şayet, 17-25 Aralık sonrasında aldığımız önlemler olmasaydı, özellikle yargıda aldığımız önlemler olmasaydı bu darbe girişimi muhtemelen sadece Silahlı Kuvveler içindeki bir grup silahlı teröristin değil, polisiyle, yargısıyla, bürokrasinin diğer unsurlarının katılımıyla çok daha büyük bir tehdit olarak karşımıza çıkacaktı.

“Her şeye rağmen, bu hain örgütün gerçek yüzünü çok daha önceden ortaya dökememiş olmanın üzüntüsü içerisindeyim. Bundan dolayı hem Rabbimize hem de milletimize verecek hesabımız olduğunu biliyorum. Rabbim de milletim de bizi affetsin.

“Artık hesap sorma ve muhasebe yapma zamanı”

“15 Temmuz yakın tarihimizin en büyük sıkıntılarından biriydi. Dirayetle yürüttüğümüz mücadele ile bu sıkıntıyı defettik. 15 Temmuz gecesi ne kadar karanlıksa sabahı o kadar aydınlık oldu. Artık bu hain saldırının müsebbiblerinden hesap sorma ve muhasebe yapma zamanıdır.

“Bir tane profesör müsvettesi diyor ya ‘çıkmaz millet sokağa’ diyor. Ama onlar bu milleti tanımamış. Bu milletin ruhuyla özdeş olmamış. Ben milletime inanmıştım, inandığım için meydanlara havalimanlarına davet ettim. Rodos adasına giderek değil, sizin içinizde olacağım demiştim. Bu millet büyük ve güçlü bir millet. Darbeler tarihi bu milleti farklı yazacak.

“Silahlar, F-16’lar, tanklar yürüyecek elinde bayrağı ile ona karşı duracak başka millet yok. Bazıları bölücü PKK terör örgütüyle özdeştiriyor. Ne alakası var, PKK’nın elinde doğru dürüst silah bile yok. Bu FETÖ milletin vergileriyle alınmış silahlarlar uçaklarla milletine kurşun yağdırıyor. Yeri geldiğinde zaten beraberler. PYD ile PKK ile de. Bunları seçimlerde yaşadık.

“Başına gelecekleri peşinen kabul etmiş demektir”

“Bu salondan ilan ediyorum. Şu saatten sonra Pensilvanya’daki şarlatanın, teröristbaşının hezeyanlarına kulak vermeye devam eden herkes, başına gelecekleri peşinen kabul etmiş demektir.

“Bu yapının en önemli özelliği tedbir ve takiyye adı altında sürekli maskeyle dolaşmayı karakterine dönüştürmüş olmalarıdır. Kuran’ı Kerim’de aklımızı kullanmamız söyleniyor. Aklını ve iradesini Allah’a değil de bir faniye ipotek eden kişi dönüp kendini sorgulamıyorsa onun için yapacak bir şey kalmamıştır.

“Faili meçhul infazları var”

“Bu yapının mayasında ikiyüzlülük olduğu için, ‘pişman olduklarını’ söyleyenler konusunda ciddi tereddütlerimiz var. Gerçekten pişman mı oldular? Yoksa içinde bulundukları şebekenin alemeti farikası haline dönüşen riyakarlık peşindeler mi? Anlamakta zorlanıyoruz. Gardımızı indirmeyeceğiz. Mümin bir sokulduğu delikten bir daha sokulmaz.

“Bunların faili meçhul infazları var. Vatandaşına F-16’larla bomba yağdıranlardan başka bir şey beklenebilir mi? TBMM, Cumhurbaşkanlığı Külliyemiz bombalandı. Bir hanım kardeşimizin başı vücudundan ayrıldı ve kongre merkezimizin çatısında bulduk. Böyle bir vicdansızlık olur mu? Bunu kime yapıyorsun? 238 şehit sıradan bir olay değil.

“Bütün okullarına el koyduk”

“Böyle bir millet olduktan sonra Allah’ın izniyle bu badireleri de artırırız. Ülkemizi de bu medeniyet yarışında çok daha iyi noktaya ulaştırırız. Bu yapının vahşet kokan yüzünü görmezden gelenin okul, hizmet diyenin idrakı çalışmıyor ya da kalben bunların safhındadır.

“Bu nedenle bütün okullarına el koyduk. Aynı şekilde tüm askeri liseleri kapattık. Bütün liselerden artık harp okullarına girme şansı doğmuştur. Harp okullarının çatısında şimdi Milli Savunma Üniversitesi’ni kurduk. Harp Akademilerini de kaldıracağız. Milli Savunma Üniversitesi lisans üstü eğitim verecek. Jandarmayı İçişleri Bakanlığı’na bağladık. Sistematiğini de polisin sistematiğine dönüştürdük.

“Batı darbecilerin yanında yer aldı”

“Batı bu süreçte yanımızda yer almadı. Batı darbecilerin yanında yer aldı. Darbecilere karşı koyan hükümetin yanında yer aldı.

“Silahlı Kuvvetlerimiz içerisinde bu alçakların olduğu gibi vatanperver askerlerimiz, komutanlarımız var. Bu mücadelede zaten onlara karşı koymanın en güzel sınavını verdiler.”

Kaynak: İMCTV

Editör: Wan Haber