Türkiye Jeotermal Vakfı Başkanı Mehmet Ali Doğan, jeotermal enerji bakımında dünyada 7'nci sırada olan Türkiye'nin bu kaynaktan yeteri kadar faydalanamadığını söyledi. Jeotermal sağlık turizminin en karlı yatırım olduğunu söyleyen Doğan, "40 yaşımıza kadar sağlığımızı kaybetmek için, 40 yaşından sonra da sağlığımızı geri kazanmak için para harcıyoruz. O yüzden termal sağlık turizmi çok çok mühim" dedi.
Jeotermal Vakfı olarak Türkiye'deki jeotermal kaynaklarını turizme kazandırmak için çalışmalar yaptıklarını söyleyen Mehmet Ali Doğan, "Türkiye jeotermal zenginliği açısından dünyada 7'nci, Avrupa'da 5'nci sırada. Yaklaşık 31 bin 500 megavat potansiyelimiz var. Yani doğrudan kullanımda 20 milyar dolarlık yatırım potansiyelimiz var. Fakat bu potansiyeli yeteri kadar kullanabilmiş değiliz. Sadece yüzde 4'lük bölümünü kullanıyoruz. Neden? Yıllardır uygulanan yanlış enerji politikaları yüzünden bu uygulanamamış. Çünkü dünya tarihine baktığımızda, bütün savaşların sebebi enerji kavgalarıdır. Bu sebeple enerjimizi kullandırmamışlar. 2006 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde enerji ve teknoloji komisyonu üyeliğim sırasında yasalaşmış olan jeotermal kanunu ve yenilenebilir enerji kanunu sayesinde bizim ülkemizde, geç de olsa jeotermal, güneş, rüzgar enerjisi kaynakları kullanılmaya başlanmıştır" dedi.
Jeotermal enerjinin tekrar tekrar kullanabildiğine dikkat çeken Doğan, "Jeotermali diğer enerjilerden ayıran en temel faktör şu; jeotermali tıpkı sineğin yağını çıkarırcasına değişik amaçla kullanma şansımız var. Diyelim ki bir jeotermal kaynağınız var. Sıcaklığı 120 derece. 120 derece ile 80 derecelik enerjide elektrik üretebiliyorsunuz. 60860 derece arası şehir ısıtma ve soğutmaları yapabiliyorsunuz. 40-60 derece arasında sera ısıtması yaptıktan sonra o enerjiyi hala atmıyorsunuz. 40 derecelik akışkanla termal sağlık turizmi yapıyorsunuz. Yani her değişik dereceyi değişik gayeyle kullanabiliyorsunuz. İşte bu Türkiye'nin zenginliği. Türkiye deprem kuşağında olan bir ülke. Deprem külfetinin nimeti jeotermal enerji. Yani tehdit bir fırsattır. Türkiye jeotermal enerji kaynakları bakımından önemli bir noktada. Türkiye'de yaklaşık 170 bin konutluk jeotermalle ısıtıyoruz. Bunun yüzde 70'ini biz yaptık. Mühendisliğini, yatırımını biz yaptık. Şu an Türkiye'de 110 megavat gücünde kurulu jeotermal santrallerimiz var. 10 megavatı Çanakkale Tuzla'da. Başarılı bir şekilde devam ediyor. Gayemiz 2015 yılında Türkiye'de elektrik enerjisiyle ilgili kurulu gücümüzü 2 bin megavata çıkarmak, ısıtmayı yaklaşık 300 bin konuta çıkarmak. Yaklaşık 1,5 milyon sera var Türkiye'de. Bunu da 10 milyon metrekareye çıkararak bu kaynağı en iyi şekilde kullanmanın yolunu açmış olacağız" diye konuştu.
Türkiye'deki termal sağlık turizmine öncülük yaptıklarını da söyleyen Doğan, "10 yılda 5 proje yapalım diyerek bir araya geldik. Ciddi bir öz kaynağı kenara koyduk. Türkiye'deki yatırımcılara, öncülük yapmak için birinci projemiz Kazdağlarında'ki Hattuşa Termal Resort oldu. 2008 yılındaki ekonomik krize rağmen ön gördüğümüz tarihten 6 ay önce tamamladık. Türkiye'de kıyı turizmi var. Türkiye'ye 31 milyon turist gelmiş. 2012 yılında. Bıraktığı para sadece 25 milyar dolar. Kişi başına bin dolar bile değil. Oysa termal sağlık turizminde 12 ay turizm var. Yine Turizm Bakanlığı kayıtlarına göre kıyı turizmine gelen 5 turistin bıraktığı parayı, termalde sadece 1 kişi bırakmaktadır. Termal turizm müşterisi genelde 40 yaşını aşmış, ekonomik meselelerini aşmış bir kitledir. Çünkü başta biz Türkler olmak üzere bütün insanlar ne yapıyoruz? 40 yaşımıza kadar sağlığımızı yitirmek için para harcıyoruz, 40 yaşından sonra da tekrar sağlığımızı geri kazanmak için para harcıyoruz. O yüzden termal sağlık turizmi çok çok önemli. Yatırımcı açısından bakıldığında da önemli. Diyelim ki; Antalya'da, Kemer'de Bodrum'da bir oteliniz var. Büyük yatırım yapmışsınız. 6 ay ful dolu 6 ay boş. Sürekli işletme olmayınca, işletme kalitesi düşüyor. Kış gelince, müdürü, aşçıyı işten çıkarıyor. Bir dahaki sene aynı elemanı bulma şansınız yok. Termalde, 12 ay turizm var, karlılık var. İstihdam açısından ülke için çok önemli. Bizim Türkiye'de birçok yatırımcı bu alanda yatırım yapsın diye herkese her türlü teknik desteği de veriyoruz. Jeotermal Vakfı başkanı olarak veya Doğan şirketler grubu olarak bu konuda uzmanlaşmış mühendislerimiz var. Her jeotermal yatırımcısına bilabedel mühendislik, fizibilite ve eğitim desteği veriyoruz. Maksadımız ülkemizdeki bu milli kaynakları ülke ekonomisine kazandırmak" diye konuştu.
(GD-MŞ)

15.02.2013 12:21:28 TSI

Editör: Wan Haber