Dicle Üniversitesi (DÜ) Sosyal Araştırmalar Merkezi Sosyoloji Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Sabri Eyigün, yaptıkları anket araştırmasına göre, eşler ve sevgililer arasında en çok tartışma yaşanan günün Sevgililer Günü olduğunu söyledi.
Dicle Üniversitesi (DÜ) Sosyal Araştırmalar Merkezi Sosyoloji Çalışma Grubu tarafından Sevgililer Günü ile ilgili anket araştırması yapıldı. DÜ Ceylan Enstitüler binası mavi salonda basın mensuplarına araştırmanın sonuçlarını açıklayan DÜ Sosyal Araştırmalar Merkezi Sosyoloji Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Sabri Eyigün, en fazla boşanma kararı ve tartışmaların Sevgililer Günü'nde yaşandığına dikkat çekerek, bu günün tüm dünyanın evrensel sorunu olduğunu kaydetti. Eyigün, "Yaşanan barış sürecinin toplumsal barışa hizmet ediyorsa, Sevgililer Günü toplumun büyük bir kesimini ilgilendiren ailenin de barışını ilgilendiriyor. Dolayısıyla benim nazarımda sevgililer günü sonuç itibarı ile aile barışını ilgilendirdiği için, aile de toplumun en temel kurumu olduğu için, en az barış süreci kadar önemlidir. Sevgililer günü kadınlarda çok büyük beklentilerin oluşmasına neden olmaktadır. Bu beklentiler karşılanmayınca da, hüsranla sonuçlanmakta ve ciddi biçimde aile krizleri yaşanmaktadır. Nitekim sosyologların ve psikologların yaptığı araştırmalara göre, en çok ayrılma kararının alındığı gün sevgililer günü. Eşler ve sevgililer arasında en çok tartışmanın yaşandığı gün sevgililer günü. Bu tespit hem aile sosyologlarının kuramlarına dayanıyor, hem de bizim yaptığımız araştırmaya dayanıyor. Bu anlamda eğer bir gün, en çok boşanma kararının alındığı gün ise en çok tartışmaların yaşandığı bir gün ise, bu gün tüm dünyanın evrensel bir sorunudur. Ülkemizin önemli bir sorunudur" dedi.
Medyanın pompalamasıyla bu günün kadınları çok büyük beklentilere ittiğini aktaran Eyigün, bu beklentiler karşılanmadığı için tartışmaların ve huzursuzlukların yaşandığını ifade etti. Eyigün, "Bir taraftan, medya, reklam ve kamuoyunun pompalamasıyla, büyük bir sevgililer günü beklentisi var kadınlarda, diğer taraftan ise erkeklerde bir o kadar karşı bir direnç var. Böyle olunca da kadın büyük bir beklenti içerisine giriyor. O gün bir çok şey bekliyor. Herhangi bir hediye gelmeyince de kadın kendine değer verilmediğini düşünüyor ve kendisini değersiz olarak görüyor. Sevgililer gününde kadınların yüzde 40'ı rahatsız oluyor. Yüzde 40'ı kendini değersiz hissediyor. Kadınlar arasında hediye beklenti oranı çok yüksek. Kadınların yüzde 80'i, bu günde, herhangi bir şekilde hediye beklentisi içerisine giriyor ve bunun yalnızca yüzde 25'i bu beklentilerin karşılığını alıyor. Bu demektir ki geriye kalan yüzde 55 mutsuz ve huzursuz oluyor" ifadelerini kullandı.
(MY-YRT-AŞ-Y)

13.02.2013 14:46:50 TSI

Editör: Wan Haber