Eğitim-Bir-Sen Kayseri şubesi Ocak ayı il divanı kurulu toplantısı Bünyan ilçesinde belediyeye ait sosyal tesislerde yapıldı.
Toplantıya Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Ahmet Özer, Bünyan İlçe Milli Eğitim Müdürü Ayhan Vural da katıldı. Kayseri Şube Başkanı Aydın Kalkan, toplantıda yaptığı konuşmasında, "Sendikacılık işte budur. Bu karda kışta, Pazar sabahı kalkıp buralara gelmektir. Biz Mekke döneminden beri sendikacılık yapıyoruz. Bazılarının yaptığı gibi Medine dönemi yaşanmaya başlayınca sendikacı olmadık. Şu anda 21. kuruluş yılımızı kutluyoruz. Kurucu genel başkanımız merhum Mehmet Akif İnan tarafından sendikamız kurulduğunda bazı ilke ve prensiplerimiz ortaya kondu. Biz bu ilke ve prensipler doğrultusunda hareket ediyor ve yetkimizi bu ilkeler doğrultusunda devam ettirmeye çalışıyoruz" dedi.
Genel Başkan Vekili Ahmet Özer yaptığı konuşmada, "Gerçekten çok zor günler geçirdik. Üye bulmakta zorlanıyorduk. 2001 yılında sendika kanunu çıkarılınca biraz kımıldanma oldu. İlk sene 18 bin üye yapabildik. 28 Şubat süreci devam ettiği için üye bulmakta zorlandık. Rakibimiz olan sendikalar bugün 230 bin üyeye ulaşmamızın altında başka şeyler arıyorlar. 'Nasıl oldu da bu kadar üye buldunuz?' diye soruyor, bunu hazmedemiyorlar" diye konuştu.
Özer, "Oysa kendi siyasi görüşlerinin iktidarda olduğu dönemde bizim 18 bin üyemiz varken Eğitim-Sen'in 160 bin, Türk-Eğitim-Sen ise 140 bin üye yapmışlardı. Biz bugünkü rakama 10 yılda ulaşmışken onlar bir yılda ulaşmışlardı. Ne demek istediğimi çok iyi anladığınızı umuyorum. Ben Kayseri'de 7 sene sendikacılık yaptım. Kayseri'de gitmediğimiz ilçe ve köy kalmadı. Bütün her yeri köşe bucak gezip sendikamızı tanıttık. Bizim sendikacılık anlayışımız sadece ücret ve özlük haklarına yönelik değildir. Elbette bunlar da çok önemlidir. Ancak bizim için değerler daha önemlidir. Biz değerler sendikacılığı yapıyoruz. Bu yüzden bizim sendikacılığımız diğerlerinden çok farklıdır. Biz değerlerimize yabancı kalmadık. Kur'an-ı Kerim okuma yaşı 15'e çıkartılınca biz bunu kendi meselemiz edindik. Başörtüsü yasaklanınca 'bu bizim meselemizdir' dedik. Anti demokratik uygulamalara karşı çıktık. Bu yüzden 12 Eylül referandumuna 'Evet!' dedik. Milli Güvenlik derslerinin kaldırılması için mücadele ettik. Bu dersin 'Milli Fişleme' dersi olduğunu söyledik. Çünkü bu ders öğretmen ve öğrencilerin fişlenerek kontrol altında tutulmasını amaçlıyordu. Kuruluş felsefemiz ne ise ona bağlı kaldık. Bu ülkede demokratik atılımlar yapılıyorsa, Ergenekon ortaya çıkartılmış, Balyoz çökertilmişse bunda Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen'in büyük katkısı olmuştur".
(AÖ-Y)

14.01.2013 12:44:35 TSI

Editör: Wan Haber