Türk Cumhuriyetleri’ne doğru başladığımız yolculuğumuzun ilk durak noktası Türkmenistan. Türkmenistan Cumhuriyeti olarak resmi adıyla anılıyor ülke. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB)’nin 1991 yılında dağılışından sonra ulus devlet olarak tarih sahnesinde var olmaya başlıyor.

Orta Asya ülkelerinden olan Türkmenistan güneyden İran, batıdan Hazar denizi, kuzeyden Kazakistan, kuzeydoğudan Özbekistan, güneydoğudan Afganistan’la çevriliyor. Hazar Denizi’nin hemen yanıbaşında yer alan ve tuz yönünden zengin olan Karaboğaz Gölü, Türkmenistan toprakları içinde yer alıyor.

TÜRKMENİSTAN'DA HAVA DURUMU

Kurak ve sıcak bir iklime sahip olan ülkede yaz aylarında sıcaklık bazen 50 dereceye kadar çıkıyor. Kış aylarında ise bazen -25 dereceye kadar düştüğü oluyor.

DÜNYA KÜLTÜR MİRASI LİSTESİNDE İKİ ŞEHİR

Başkent Aşkabat’ın ismi Arapça aşk, Farsça kent anlamındaki ibad sözcüklerinin bileşimiyle oluşuyor. Yolları yemyeşil, sokakları tertemiz olan kenti ellerinden süpürgelerini bırakmayan Türkmen kadınları temizliyor.

Ülkenin bir diğer önemli şehri Merv UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası listesinde yerini alıyor. Kentin tarihi mekanları olan Sultan Sancar Türbesi, Abdullah Han Kalesi, Büyük ve Küçük Kız Kaleleri’nde ziyaret yoğunluğu yaşanıyor.

Bir şehri daha var ki bu şehir Türkmenler’in ikinci Mekke’si olarak kabul görüyor. Ceyhun Nehri’nin güney kıyısında yer alan Köhne Ürgenç, Taşoğuz ilinde bulunan Ortaçağ harabelerinin adıdır. Turabeğ Hanım Türbesi, Necmeddin Kubra ve Sultan Ali Türbeleri burada bulunuyor. Turabeğ Hanım hem Sufi Hanedanı’ndan Kutluğ Timur’un karısı hem de Altınordu’ya İslamiyeti getiren en büyük liderlerden Özbek Han’ın kızı. Necmeddin Kubra ve Sultan Ali Türbeleri aynı avlu içinde, karşılıklı olarak konumlanıyor. Harezmli çok ünlü bir öğretmen ve şair olan Necmettin Kubra 12-13. yüzyıllarda yaşamış ve Moğollar tarafından başı kesilerek öldürülmüş. İki mezardan birinde başı, diğerinde vücudu gömülü bulunuyor. Türbesi Türkmenler’in ikinci Mekke’si. Üç kez ziyaret etmek bir hacca bedelmiş.

MEŞHUR TÜRKMEN HALISI

Türkmenler halı dokumacılığında da el sanatları becerilerini ifşa ediyorlar. Başkent Aşkabat’ta Türkmen halkının marifetleri Halı Müzesi’nde sergileniyor. Özellikle, 40 kişinin yedi ay gece gündüz çalışarak yer tezgahında dokuduğu, 49 milyon düğümden oluşan 193 metrekarelik halı oldukça meşhur. Halı, Moskova’daki Bolşoy Tiyatrosu’na perde olarak hazırlanıyor fakat çok ağır geldiğinden geri gönderiliyor.

Türkmenlerin, diğer Türk boylarının aksine atalarının miraslarını devam ettirdikleri adetlerden biri de at sevgisi. Türkmenler için at; can yoldaşı, tutku, dilek, murada ermek anlamlarını taşıyor. Komşu Kazak ve Özbekler’in aksine Türkmenler at eti kesinlikle yemiyor. Bununla da kalmıyor Türkmenistan, At Bakanlığı bulunan tek ülke.

TÜRKMEN YEMEKLERİ

Mantı, mantı böreği (Khonim böreği), börek (samsa), pilav, süzme yoğurt, ayran, mercimek çorbası, erişte ve şiş Türkmenlerin ana yemekleri arasında yer alıyor. Mantının kabak, patates, ıspanak, yabani otlusunu da yapıyorlar. Hanım Böreği mantının büyük rulo şekindeki hali, içinde kıyma, patates, soğan, otlar var. Salata çok ince doğranmış, turşumsu havuç, yabani ot ve süzme yoğurttan yapılıyor. Türkmenistan’da pirinç bol ve çeşitli, pilavlar da öyle. En popüleri Özbek pilavına benzeyen havuçlu, üzümlü, etli Türkmen pilavı. Pamuk yağıyla pişiyor. Tandır veya fırında, süt veya su katarak pişirdikleri ekmek ve pidelerin nohutlu, susamlı, soğanlı ve çörek otlu çeşitleri var. Helva, şekerpare ve pişmaniye tatlı çeşitleri arasında yerini alıyor. Daha çok meyveyi tercih ediyorlar. Deve eti ve sütü Türkmen mutfağının vazgeçilmezleri arasında kendine yer buluyor.

Türkmenistan’dan sonra Orta Asya’da yer alan bir başka Türk Cumhuriyeti’ne yol alıyoruz. Dünyanın dokuzuncu büyük ülkesi Kazakistan zengin doğal kaynaklarıyla bizleri karşılıyor. Kazakların tarih sahnesine çıkışları 15’nci yüzyıla rastlıyor.

Editör: Wan Haber