Diyarbakır Barosu, 'Anayasa Mahkemesi'ne Bireysel Başvuru Hakkı ve Başvuru Usulü' konulu bir konferans düzenledi.
Diyarbakır Esnaf ve Sanatkarlar Odası toplantı salonunda gerçekleşen konferansa; Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Dr. Alparslan Altan, Anayasa Mahkemesi Üyeleri Prof. Dr. Engin Yıldırım ve Celal Mümtaz Akıncı, Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, bölge baro başkanı ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Anayasa Mahkemesi'nin Türkiye'de bireysel başvurunun etkili bir yol olması ve sağlıklı bir şekilde işlenmesiyle ilgili çok ayrıntılı çok titiz çalışma yürüttüğünü aktaran Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Dr. Alparslan Altan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ile çok yakın ilişki içerisine girildiğini söyledi. Türkiye'de en çok yaşanan hak ihlalleri üzerine yuvarlak masa toplantıları yapıldığını kaydeden Altan, "Biz 3 üst düzey yönetici Diyarbakır'a gelerek Diyarbakır'a bir torpil yapmış olduk" dedi.
Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru hakkı konusunda bilgi veren Anayasa Mahkemesi Üyesi Celal Mümtaz Akıncı ise, Anayasa Mahkemesi'nin 23 Eylül 2012 tarihinden sonra kesinleşen, nihai işlem kararları aleyhine yapılacak bireysel başvuruları inceleyebileceğini söyledi. Akıncı, "Bireysel başvurunun özellikleri, bireysel başvuru yolu usul kanunlarında belirtilen olağan ve olağanüstü başvuru yollarında tamamen farklı, olağan dışı, kendine özgü bir başvuru yoludur. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne yapılan bireysel başvurularda olduğu gibi, bireysel başvuruda ikinci nitelikte bir başvuru yoludur. Temel hak ve özgürlüklerin öncelikle kamu organları ve temsilcilerin yerel ve genel yargı mercilerinin görev ve sorumluluklarında bulunmaktadır. Bu özellikleri nedeniyle genel yargılama süreci ve kanunun yollarının tüketilmesine rağmen bir sonuç alınamaması halinde devreye giren bir başvuru olara görülmelidir. Bu tarihten önce kesinleşen kararlara karşı bireysel başvuru mümkün değildir. Örneğin 20 Eylül 2012 Perşembe günü Yargıtay ilgili dairesince incelenip onanması kesinleşen bir kararın Anayasal temel hakkını ihlal ettiği iddiasıyla yapılan bireysel başvuruda Anayasa Mahkemesi'nin inceleme yetkisi bulunmamaktadır. Bireysel başvuru, Anayasa'da yer alan temel hak ve özgürlüklerden Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve buna ek Türkiye'nin taraf olduğu protokoller kapsamındaki herhangi birinin ihlali nedeniyle yapılabilir. Örneğin yaşama hakkı, işkence ve eziyet yasağı, zorla çalıştırma yasağı, kişi hürriyeti ve hak arama hürriyeti suç cezaları gibi. Anayasa Mahkemesi'nin kararı ile Anayasa'nın yargı denetimi dışında bıraktığı işlemler ise, yasa gereği bireysel başvuru konusu olamaz. Bireysel başvuru ancak ihlale yol açtığı işlem eylem ya da ihmal nedeniyle doğrudan etkilemez. Hukuki yararın varlığı sadece başvuru anında değil, mahkeme tarafından verilen kararın tarihiyle devam etmesi gerekiyor" şeklinde konuştu.
Konferans karşılıklı soru cevap şeklinde devam etti.
(ÜN-YRT-GS-Y)

22.12.2012 17:47:37 TSI

Editör: Wan Haber