Eğitim İş Didim Temsilcisi İbrahim Ata 2012-2013 Eğitim öğretim yarı yılını değerlendirirken, eğitim politikalarını ve Öğretmenlerin yaşadıkları sıkıntıları da dile getirdi.
2012-2013 Eğitim Öğretim yılında yarı yıl tatili başlarken, Eğitim İş Didim Temsilcisi İbrahim Ata eğitim'de yaşanan sorunları ve öğretmenlerin yaşadıkları sorunları yaptığı yazılı açıklamayla dile getirdi. Ata AK Parti hükümetinin uygulamalarını eleştirirken sıkıntılarla ilgili şunları kaydetti; " 2012-2013 Eğitim-Öğretim Yılının ilk yarısı bugün sona erdi. Ancak eğitim sisteminin, eğitim ve bilim çalışanlarının yıllardır karşı karşıya kaldığı sorunlar, bu dönemde artarak devam etmiştir. Cumhuriyetimizin en köklü kurumlarından olan Milli Eğitim Bakanlığı, Cumhuriyeti tasfiye aracı haline getirilmiştir. Cumhuriyetle hesaplaşma içerisinde bulunan siyasal iktidar, Cumhuriyetin, çağdaşlaşmanın temeli olan eğitimi dolayısıyla öğretim birliğini ortadan kaldırma girişimini 4 4 4 eğitim sistemi ile fiilen başlatmıştır. Eğitim sistemimizi bir yandan gericileştirirken öte yandan da tam bir işletme mantığıyla hazırlanmış 652 Sayılı KHK doğrultusunda ticarileştirme ve yerelleştirme çabası içindedir .Milli Eğitim Bakanlığı, eğitim uzmanlarının, bilim insanlarının ve sendikaların uyarılarına kulak tıkayarak, okulların fiziki yapılarında ve müfredat programlarında hiçbir hazırlık yapmadan 66-71 aylık 600 bin çocuğu otomatik olarak ilkokula kaydetmiştir. Zorunlu eğitimin 8 yıldan kademeli olarak 12 yıla çıkarılması ortaokulun ardından öğrencilerin açık liseye geçerek eğitime devam etmesinin yolunu açmış, bu durum özellikle erken yaşta mesleğe yönlendirilip, çalışma hayatına giren çocuklar açısından olumsuz sonuçlar doğurmuştur. Milli Eğitim Bakanlığı'nın verilerine göre, 2012-2013 eğitim-öğretim yılının birinci döneminde toplam 136 bin 115 öğrenci örgün eğitimden ayrılarak okulu bırakmıştır. Dolayısıyla Milli Eğitim Bakanlığı 4 4 4 düzenlemesi ile zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarıldığını iddia etse de veriler eğitimin gerçek anlamda 12 yıl olmayacağını bütün açıklığıyla göstermiştir. AKP hükümetinin eğitimi dinselleştirme amacına yönelik bir başka adımı ise Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Okul Öğrencilerinin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmeliği yürürlüğe sokmak olmuştur. Yönetmelikle birlikte kız öğrenciler artık imam-hatip ortaokul ve liselerinde tüm derslerde, diğer tüm ortaokul ve liselerde ise seçmeli Kur'an-ı Kerim derslerinde başlarını örtebileceklerdir. Yönetmelikle milyonlarca ilk ve orta öğretim öğrencisini kuşatmayı hedefleyen bu anlayış ile okullar tehlikeli bir gerilime sahne olacaktır."dedi.
Ata öğretmenlerin itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını da ileri sürerek " Cumhuriyetin ilk yıllarında ekonomik ve sosyal statüsü en üst sıralarda olan öğretmenler, AKP iktidarı döneminde, itibarsızlaştırılmaya çalışılmış, açlık sınırına yakın bir ücrete mahkum edilmiştir. Türkiye'deki öğretmenler, OECD ülkeleri ile kıyaslandığında, toplumsal statüleri, ekonomik, sosyal ve özlük hakları açısından oldukça geri durumdadır. 4 4 4 eğitim sistemiyle birlikte öğretmenlerin çalışma yükü daha da ağırlaşırken, öğretmenler okullarda çok sayıda angarya işi yapmak zorunda bırakılmaktadır. 2012-2013 eğitim-öğretim yılının ilk yarısı eğitim bakımından kaybedilmiş bir yıldır. Bakanlık, uygulamalarıyla milli eğitimden bilim ve pedagoji ile ulusal değerleri kapı dışarı etmiş, Milli Eğitim Bakanlığı adeta Diyanet İşleri Başkanlığı'na bağlı bir birim haline getirilmiştir."diye konuştu.
(HÇ-MB-İK)

28.01.2013 14:43:36 TSI

Editör: Wan Haber