Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, Fransa'nın başkenti Paris'te 3 PKK'lı kadının öldürülmesinin barış sürecine darbe vurup vurmayacağı konusunda, "Bu konudaki sorumluluk iktidara aittir. Ne olduğunu iktidarın açıklaması gerekir" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, ilçeleri de kapsayan iki günlük gezi kapsamında Mersin'e geldi. CHP'nin Adana'da 26 Ocak 2013 tarihinde düzenleyeceği 'Adalet ve Barış Mitingi' kapsamında bilgilendirme yapmak üzere Mersin'e gelen Tezcan, Macit Özcan Spor Tesisleri'nde basın toplantısı düzenledi. Toplantıya CHP Mersin milletvekilleri Aytuğ Atıcı, Vahap Seçer ve Ali Rıza Öztürk ile Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan, il ve ilçe yöneticileri katıldı. CHP İl Başkanı Faruk Mehmet Akar'ın açış konuşması yaptığı toplantıda ülke gündemine dair değerlendirmelerde bulunan Genel Başkan Yardımcısı Tezcan, "Ülkede kimse konuşamıyor. Biz konuşmak istiyoruz. Bunun için acil demokrasi diyoruz ve meydanlara iniyoruz" dedi.
Bu çerçevede ilk mitingi 26 Ocak'ta Adana'da başlatacaklarını belirten Tezcan, demokrasi ve adalet isteyen herkesi mitinge katılmaya çağırdı. Açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Tezcan, barış süreci ve İmralı görüşmelerine ilişkin bir soru üzerine, bu sürecin terörle mücadele süreci gibi yürütülmediğini savundu. Toplumda 'İmralı ile anlaşma süreci' diye bir algı yaratıldığını belirten Tezcan, "Ne büyük tehlikedir bu. Bu meseleyi kahramanlar yaratma süreci olarak göstermeye kimse kalkmasın. Türkiye'nin terörle problemi bellidir ve bu yeni değildir. Türkiye'de terör problemi basit bir iç problem değildir, küresel bir problemdir ve bu küresel problemin küresel aktörleri vardır. Bölgenin yeniden düzenlenmesi problemidir. Ama aynı zamanda bizim kendi içimizde barışı ciddi biçimde tehdit eden bir süreçtir. CHP olarak Türkiye'nin bölünmez bütünlüğünün güvencesi biziz. Biz bu ülkede 72 milyon insanın din, dil, inanç farkı gözetmeksizin barış içinde yaşama kültürünün sahibiyiz, takipçisiyiz, teminatıyız" ifadelerini kullandı.
Hükümetin siyaseten belirli bir projeyi gerçekleştirmek için geçici ateşkes sağlama noktasında daha önce attığı adımlar olduğuna işaret eden Tezcan, şöyle devam etti:
"Atılan bu her yanlış adım problemi çözmek yerine daha da büyütmüştür. Bir cephe savaşı haline dönüştürülmüştür, bir mevzi kazanma mantığıyla hareket eder hale gelmiş ve barışı sağlamak yerine terör örgütünü meşrulaştırma noktasına taşımıştır. Daha önceki deneyimleri, Habur ve Oslo sürecini biliyorsunuz. Bu süreci sabote eden iktidarın kendisidir. İktidar bu konuda daha dikkatli davranmak zorundadır."
Paris'te 3 PKK'lı kadının öldürülmesinin barış sürecine darbe vurup vurmayacağının sorulması üzerine Tezcan, "Kadınların öldürülmesi barış sürecine darbe mi, onu ben bilemem. Çünkü devletin istihbarat organları bizim elimizde değil. Bu görüşmeleri ve bundan önceki görüşmeleri yapan biz değiliz. Neleri görüştüklerini, hangi angajmanların içinde olduklarını, hangi pazarlıklar içinde olduklarını, kimlerle nasıl bir ilişki kurduklarını bilmiyoruz. Sürecin yan ilişkilerinin nasıl şekillendiğini bilmiyoruz. Süreci sadece izliyoruz. Bu konudaki sorumluluk iktidara aittir. Ne olduğunu onların açıklaması gerekir" dedi.
(KYM-AKL-CC-Y)

19.01.2013 15:03:53 TSI

Editör: Wan Haber