Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde İl Teşkilatı, CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce'nin de katılımıyla "Çiftçi Mitingi" düzenledi.
Niğde İmam Hatip Meydanı'nda düzenlenen mitinge otobüsle gelen CHP'li heyet, Niğdeli çiftçilere seslendi. Mitingde CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Niğdeli çiftçilerle beraber AK Parti iktidarına ''kırmızı kart'' gösterdi.
Mitingde ilk konuşmayı CHP Niğde Milletvekili Doğan Şafak yaptı. Niğde patatesinin çok ilgi görmediğini ve restoranlarda patates cipslerinin olmadığını söyleyen Şafak, "Türkiye'de patatesin yüzde 20'sini Niğde karşılıyor. Hükümet patates üretiminin fazla olduğunu söylüyor ama bu doğru değil. 2002 yılında Türkiye'nin genel olarak patates üretimi 6 buçuk milyon tondur. Yıl 2012, Türkiye'nin patates üretme oranı 4 buçuk milyon ton. 2 milyon ton üretimden düştü çünkü para etmiyor. 'İhracata dök', diyor ama ülkemizde tüketemiyoruz. Neden? Çünkü Amerikan cipslerine yöneliyoruz. Yerli patatesleri restoranlarımızda tüketmiyoruz. 'Yurt dışına ihracata çık', diyorlar nasıl çıkalım? Suriye ile küsüz, İran ile küsüz Irak, Mısır, Libya ile küsüz, küs olduğumuz için ihracat yapamıyoruz" dedi.
Mitingde çiftçilerle birlikte iktidara kırmızı kart gösteren CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Başbakanın ve AK Parti'nin tarıma önem vermediğini söyleyerek, "Başbakan Niğde'ye gelmiş, burada bir saat konuşmuş. Tam hesapladım tam 3 bin 500kelime konuşmuş. Peki bu 3 bin beş yüz kelime içinde kaç kere tarım kelimesini kullanmış? Ben söyleyeyim, bir saatte bir dakika. Tarım için 3 bin 500 kelime içinde cımbızla seçtim 39 kelime tarım kullanmış. İşte AKP'nin, Başbakanın tarım anlayışı bu, çiftçiye bakışı, emekçiye bakışı bu kadar, işte Başbakanın gerçek yüzü budur. Peki, sen Niğde'ye geliyorsun, insan tarımdan bir dakika bahseder mi? Çünkü Tayyip Erdoğan'ın tarım umurunda değil, çiftçi umurunda değil, Niğde umurunda değil. Onun tek bir amacı var, nasıl başkan olurum, nasıl oraya çıkarım? Biz de Niğde'den iktidarın başındaki Başbakana kırmızı kartı hep beraber kaldırıyoruz" diye konuştu.
Mitinde son konuşmayı ise CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce yaptı. İnce, yaptığı konuşmada, "Biz bunlara Yunus Emre'den cevap vereceğiz. Yunus Emre, 'Emeksiz zengin olanın, kitapsız bilgin olanın, sermayesi din olanın rehberi şeytan olmuştur' diyor. Bunlar kenar mahallelerden çıktılar, o imam hatip liselerinden mezun olduktan sonra o bıraktıkları sünnetliğe uygun bıyıklar, bol paça pantolon, fakir fukara çocuğu. Bunları geçeceksin. Bu edebiyat bitti, bunlar artık ciplerinde, lüks villalarında, havuzlarında yüzüyorlar, bunlar pahalı kravatlar takıyorlar. Bunlar artık sizden, bizden biri değiller. Bunlar artık şöyle diyor, 'Haram helal ver Allah'ım, garip kulun yer Allah'ım.' Bunların mantığı bu. Devlet malına bonkör, vatandaşın sorununa bakar kör, Cumhuriyet'in değerlerine nankör, şimdi de Türkiye'ye diktatör olmaya çalışıyorlar. Bunların hedefleri bu'' dedi.
İnce, AK Parti'nin 5 grup başkan vekili olduğunu, CHP'nin ise 3 grup başkan vekili olduğunu ifade ederek, şu iddialarda bulundu:
''Bu köylü, hayvancı ne yapıyor nasıl yaşıyor? İktidar partisinin 5 grup başkan vekili var. Gelsinler istediği televizyon kanalında gelsinler bu milleti bir tartışalım. Çiftçinin tenceresinde et mi kaynıyor, dert mi kaynıyor, gelsin konuşalım. Onların 5'i birden gelsin, ben yalnız geleceğim. Bu doğrudan Suriye politikası ile ilgili. Televizyonlarda emperyalizmin, batılı güçlerin jandarmalığına soyunmuş bir Türkiye. Suriye'den gelen sığınmacılara parayı yağdırıyor ama Niğdeli çiftçiye geldi mi vermiyor. Bunun hesabı sandıkta sorulur. 3 buçuk tarafı denizlerle çevrili bu ülkede, Avrupa'nın en genç nüfusu varken, bu ülkede tarımı perişansa, madencileri, emeklileri, işçileri, çiftçileri perişansa sorgulamalısın. Bu neden böyle oluyor diye sorgulamalıyız çünkü şunu bileceksin, bu ülke soyuluyor. 'Başbakanın İsviçre bankalarında 8 ayrı hesabı var' dedi. Bunu diyen kim? Amerikan Büyükelçiliği. Başbakan çıktı, 'Belgesini getirin' dedi. Olmayan şeyin belgesini nasıl getirelim? Peki siz ehliyet almak istediğinizde, 'Gözlerinizde sorun yoktur' raporu istiyorlar, kredi çekmek istediğinde, 'İcra borcu yoktur' belgesi istiyorlar. Bu milletten olmayan şeyin belgesini istiyorlar da Başbakan olmayan şeyin belgesini niye veremiyor. Yok öyle yağma. İsviçre'ye mektup yazacaksın. 'Böyle bir iddia var. Bana cevap verin hesabım var mı, yok mu?' diye isteyeceksin. Vatandaştan istiyorsun, kendine gelince de, 'Olmayan şeyin belgesini veremem' diyorsun.''
(YE-ZB-GS-Y)

16.02.2013 17:51:25 TSI

Editör: Wan Haber