Burhan Ergin-Uğur Tunçdemir - Wan Haber
Van Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Şemsettin Bozkurt ve yönetim kurulu üyeleri gazetecilerle kahvaltıda bir araya geldi. Kahvaltı sonrası önemli açıklamalarda bulunan Van OSB Başkanı Şemsettin Bozkurt, Türkiye’ye bir an önce barışın gelmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Bozkurt, Van Organize Sanayi Bölgesi’nin gün geçtikçe büyüdüğüne belirterek, Van’ın OSB’yle rahat nefes alacağını anlattı.
"KÜRT SORUNU MECLİS'TE ÇÖZÜLMELİ"
Van Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Şemsettin Bozkurt, Kürt sorununun meclis çatısı altında çözülmesi gerektiğini anlatarak, “Böyle bir günde bizler kentimizde ve ülkemizde gelişen olaylarla ilgili bir araya gelme ihtiyacı duyduk. Bir araya geldiğimiz bütün toplantılarda özellikle Kürt sorunundan kaynaklı toplumsal barışın tesisi için mutlaka iktidar çevrelerinin, muhalefetin bir araya gelip parlamentonun çatısı altında Kürt sorununu şiddetsiz, kansız bitirmesi için elimizden gelen çağrıları defaten yaptık. Türkiye’nin kendi demokrat siyasal yapısı içerisinde toplumsal barışını sağlaması lazım ki bizlerinde ekonomi ve üretici çevreleri olarak kendi bölgelerimizde rahat bir iş yapalım. Bildiğiniz üzere yaklaşık bir yıldır özellikle bizim bölgemize tırmandırılan şiddet ve çatışmadan dolayı sanayi ve üretim çevreleri çok olumsuz bir şekilde etkilendi ama biz barışa dair, toplumsal barışın olması için çağrı yaparken, bir taraftan da ülkemizde hayat devam ediyor. Bunun için bizlerde üretimimizi ve kentin ekonomisini geliştirmek için canla başla çalışıyoruz. Van’ın dışarıya daha iyi tanıtmak için fuarlar düzenledik. Gerek ulusal, gerekse yerel fuarlarda kentimizin sanayisini, ticaretini ve turizmini tanıtmak için büyük çaba gösterdik. Bu fuarları düzenlediğimizde işadamlarının kentimize yatırım yapması için çeşitli koşullar hazırlamaya çalışıyoruz” dedi.
BOZKURT: GÜN GEÇTİKÇE BÜYÜYORUZ
Van Organize Sanayi Bölgesi’nin gün geçtikçe büyüdüğünü ifade eden Bozkurt, “Van’ın akciğerleri konumunda olan Van OSB kentte nefes aldıracak, kentin ekonomisini üretime dair büyütebilecek büyük bir potansiyele sahiptir. Bu potansiyelin harekete geçmesi içinde bizim yönetimimiz göreve geldiği günden bu yana gerek Hükümet çevrelerinden, gerekse yerel çevrelerde büyük bir çaba içerisindedir. Bu çabaların sonuçlarını da biz yavaş yavaş almaya çalışıyoruz. Kentimizin ekonomisini biz 2016 yılı için çok olumlu karşılıyoruz. Bu olumlu karşılamamız sadece iyi bir niyetten mütevali değil. Burada kentimize baktığınız zaman hemen hemen kentimizin her köşesinde, her sokağında temeller kazılmış durumda. Bu temellerde hafriyat çalışmaları yapılmaktadır” ifadelerini kullandı.
“KADİR TOPBAŞ’TAN DESTEK SÖZÜ ALDIM”
Van Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Şemsettin Bozkurt, 1. ve 2. Etap yollarının yenilenmesi için İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’tan söz aldıklarını belirterek, “Bu temellerde demir ve beton kullanılmaktadır. Kullanılan ürünlerin hepsi nakit döngü sistemiyle karşılanan bir sistemdir. Bu bize kentin ekonomisinin doğru ve olumlu gittiğini gösteriyor. Bununla ilgilide burada kullanılan malzemelerin birçoğu Van Organize Sanayi Bölgesi’nde tedarik edilmektedir. Bu bizim kentimizde ekonomik ve üretim döngüsünün doğru işlediğini gösteriyor. Bizlerde bu anlamda sanayimizi büyütebilmek için 4. Etabımızın hafriyat çalışmalarına başladık. 4. Etapta yaklaşık 30 firmamıza yine kent ekonomisine, kent işsizliğine katkıda bulunmak için biz yer vereceğiz. 2016 yılı içerisinde çok güzel bir idare binası inşa edeceğiz. Bununla ilgili de proje çalışması bitme aşamasına geldi. Yine bununla ilgili akıllı şehirler ve akıllı şebekeler toplantısına ben katıldım. Orada İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ile görüştüm. Kendisi Van’da üretilen ürünlerle ilgili bilgi verdim. OSB’yi, Van’ı anlatmaya çalıştım. Dolayısıyla Van Organize Sanayi Bölgesi’ndeki 1. ve 2. Etap yollarının ekonomik ömrünü tamamladığını, bununla ilgili bize destek çıkmalarını istedi. Sağ olsun kendileri de bu konuda duyarsız kalmayacaklarını ifade ederek, bizim 1. ve 2. Etap yollarıyla ilgili çıkarılmış olan keşif özetlerini kendilerine verdim. Çevre ve Şehircilik Bakanlı da oradaydı. Onlar da bu konuya şahitlik etti. Dolayısıyla önümüzdeki günlerde ben tekrar Kadir başkanımızı ziyaret edeceğim. İnşallah 1. ve 2. Etap yollarımızın yenilenmesi için bir destek alacağız” şeklinde konuştu.
BOZKURT: VAN’IN YÜZDE 10’NU İSTİHDAM ETMEK İSTİYORUZ
Van Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Şemsettin Bozkurt, Gaziantep Organize ve Sanayi Bölgesi’nde 140 bin kişinin istihdam ettiğini örnek vererek, birkaç yıl içinde Van’da yüzde 10 nüfusun istihdam edilmesi için çalışmalar yürüttüklerini ifade etti. Bozkurt, “Yine bir hafta önce ben Gaziantep’teydim. Bizim üst kuruluşum orada bir toplantı gerçekleştirdi. Bizde bu toplantıya dahil olduk. Burada ülkedeki bütün Organize Sanayi Bölgeleri fikir alışverişinde bulundu. Bizde Van Organize Sanayi Bölgesi’nin çok güçlü olduğunu, Van Organize Sanayi Bölgesi’nde dünyanın en büyük üçüncü mermer fabrikasının olduğunu burada gerçekten ciddi AR-GE inivasyon ürünlerinin gelişmesi için üniversite ile işbirliği içinde olduğumuzu yine Organize Sanayi Bölgesi’nin yönetimi olarak kurumsal bir yapıya kavuşturmak için büyük bir çaba içerisinde olduğumuzu belirttik. Biz gerçekten orada imrendik. Gebze Organize Sanayi Bölgesi, Bursa Organize Sanayi Bölgesi, Gaziantep Organize Sanayi Bölgeleri vs. buralar gerçekten ülkemizin omurgasını ve bel kemiğini oluşturan yapılardır. Bizler de inşallah 10 içinde Van Organize Sanayi Bölgesi’ni çok iyi yerlere getireceğiz. Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’nde yaklaşık 140 bin kişi istihdam ediyor. Gaziantep’in nüfusu 1 milyon 700 bindir. Bu da nüfusun neredeyse yüzde 10’u ediyor. Bu çok iyi bir rakamdır. İhracat rakamları 14 milyar dolar yani neredeyse ülke ihracatının yüzde 10’nunu teşkil ediyor. Bizler bu anlamda Van Organize Sanayi Bölgemiz kent nüfusuyla paralel gelişmemiştir. Bizim kent nüfusumuz 1 milyon 200’e yakındır. İstihdam ise 6 bindir. Biz önümüzdeki 10 yıl içinde inşallah kentin nüfusunun yüzde 10’nunu istihdam etmek istiyoruz. Bununla ilgili şuan çalışmalarımız devam ediyor. Bu önümüzdeki yıllarda inşallah meyvesini verecek. Tabi bunun gelişmesi içinde merkezden uygulanan teşvik sistemleri olması lazım. İşte üreticiler için KDV’lerde alımlar için yüzde 8’e indirilmelidir. Gelir vergisi yüzde 5’e indirilmesi, SSK’ları yüzde 50 indirilmesi kentteki işsizliği, yoksulluğu gerçekten ortadan kaldıracak. Diğer yandan kentteki büyün kurumların, belediyelerin Van Organize Sanayi Bölgesi’nde üretilen ürünleri şartnamelerine koymaları ve zorunlu hale getirmeleri, kent ekonomi milliyetçiliğini oluşturmaları durumunda hakikaten Van Organize Sanayi Bölgesi kentin akciğeri olacak. Kente sürekli rahat nefes aldıracak. Bu anlamdaki çabalarımızı sürdürüyoruz” diye konuştu.
Kentin yeşil alanlara sahip olması için belediyeler ve kurumlarla protokol imzaladıklarını anlatan Bozkurt, “Yine Yeşil OSB’lerle ilgili kentin ekolojisi, kentin yeşillenmesi, kentin büyükşehir kimliğine kavuşması için Bir Umut, Bin Ağaç adı altında bir proje Van Valiliği, Tuşba Belediyesi, Bilim Teknoloji ve Sanayi İl Müdürlüğü’yle birlikte bizlerde bir protokol imzaladık. Bu çerçevede inşallah Van’ın çeşirli noktalarını yeşillendirmek için bir projeye de imza attık” dedi.
VAN OSB BAŞKANI BOZKUR GAZETECİLERİN SORULARINI CEVAPLADI:
Van’da üretilen birçok ürünlerin tükenilmediğini görüyoruz. Bu yetersiz tanıtımdan mı kaynaklanıyor?
Bizimde tanıtımla ilgili bir takım eksikliklerimiz var. Biz o öz eleştiriyi vermek durumundayız. Bu saten sonra biz göreve geldiğimiz günden bu yana OSB’nin daha aktif olması için büyük çaba sarf ediyoruz. Tabi bunu somut bir veriye dönüştürmek için yerel ve ulusal basında reklamlarla ilgili çok tanıtımlı bir çalışma yapamadık. Yerel ürünler kullanılıyor. Onunla ilgili herhangi bir sorun yok. Van Organize ve Sanayi Bölgesinde üretilen bütün ürünler hem CE belgeli, hem de TSE belgelidir. Tanıtımla ilgili her ne kadar eksikliğimiz olsa da bire bir görüşmelerimizde kent kültürü, kent ekonomi milliyetçiliğinin oluşturulması için çaba gösterdik. Dolayısıyla bunun reklama dönüştürülmesi ile ilgili eksikliği önümüzdeki süreçte inşallah gidereceğiz.
Son zamanlarda yerel marketlere yönelin çalışması yapılıyor ama yerel marketler Van’da üretilen ürünleri satmıyorlar. Bu konuda bir çalışmanın var mı?
Şimdi ticaret ile üretimi birbirinden ayırmak lazım. Yani siz ticaret yaptığınızda uluslar arası ürünleri satmak durumundasınız. Orada niyet kent markası olan, kent kimliği olan markette alışveriş yapmak yani bizim kentimizde 1 buçuk milyonluk nüfusun bütün ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir üretimimiz yok. Ticaret ile üretimi birbirinden ayırmak lazım. Gönül ister ki biz öyle bir duruma gelelim teknolojimizi de biz üretelim ama oradaki şey yerel marketin ticaretini güçlendirmek, yani yerel markete Ülker marka satıyor, diğer markette Ülker satıyor ama oradaki puan döngüsünün, oradaki ticaret döngüsünün yerel markette dönmesidir. Üretim ve ticaret farklıdır.
Bazı esnaflar banka işlemi için şehir merkezine geldiklerini ifade etti. Bu esnafların daha kolay işlem yapması için herhangi bir çalışmanız var mı?
ATM’lerimiz var ama banka şubelerinin olması için bizde yoğun bir çalışma sergiledik. Bir banka şubesini sevk ve idare edecek kadar işlem hacmi görünmüyor Van Organize Sanayi Bölgesi’nde, biraz gerçekçi olmamız gerekiyor. Bunu bizde talep ettik. İnşallah bunun için biraz zamana ihtiyacımız var. İnşallah biz yeni binamızda yer tahsis etmeye çalışacağız.
Son zamanlarda yatırım için yapılan başvurular var mı?
Bizim 300 tane talebimiz sürekli saklı duruyor. Yatırım yapmak üzere bu 300’ün dışında da özellikle Hakkâri, Cizre ve diğer taraflardan yatırım yapmak isteyen sanayici var.
Van’ın İran ile ihracatı ve ithalatı ne durumdadır. Bu konuda bir çalışmanız var mı?
İranla ihracat rakamlarımız pek iç açıcı değil ama ticaret hacmimiz var. Biz daha çok kent ekonomisinin üretimle olan ilgisinden ihracata bakıyoruz. Dolayısıyla kentte üretilen ürünlerin İran’a ihraç rakamları yıllık 5 Milyon TL civarındadır. Bu çok iyi bir rakam değil. Bizim daha çok sanayicilerimizin, üreticilerimizin iç pazarı kullanabilmelidir. İç pazarda çok büyük bir potansiyel var. Bu potansiyeli biz harekete geçirebilirsek, bizim için pazarda çok büyük bir rekabet gücü erişir. Zaten İran’a baktığımız zaman İran’da bir devrim içindedir. İşte o kendi içine kapanık statükocu yapısından da yeni yeni açmaya başlıyor. Bundan sonra devlet biraz özel sektöre yönelecek. Biraz liberal sistemi uygulamaya çalışacak. Dolayısıyla uygularken de kendi sanayicisine bizden çok daha radikal teşvikler gerçekleştiriyor. Mesela bizim hemen sınırımızdaki bölgelerde 20 yıl KDV, vergi, SSK istisnası ve bedava yer tahsisinde bulunuyor. Dolayısıyla İran pazarları bizim için potansiyel bir güç değil, potansiyel bir tehlike olarak algılanmalıdır. Biz ona göre çalışmalıyız. Biz daha çok çalışmalıyız. Bizim ülkemizde teşvikler gelişmezse maalesef işsizlik daha çok büyüyecek.
4. etabın dağıtımını yaparken özellikle ürün çeşitliği bakımında pazarda yer alan ürünlere yer verecek misiniz?
Dünyanın en zor işi parayı yönetmektir. Dünyada insan yönetmek veya bir şirket yönetmek çok kolaydır ama parayı yönetmek çok zordur. Dolayısıyla bölgemizde bunun için dezavantajlı bir konumdadır. Yani biz bölgemizde gerçekten işsizliği ortadan kaldıracak üretime yönelebilecek bir işverene destek vermek için büyük bir çaba içine giriyoruz. Bunun için büyük bir potansiyelimiz var. Sadece biraz zamana ihtiyacımız var.
Kalifiye eleman sorunu için herhangi bir projeniz var mı?
Kalifiye elemanın temini ile ilgili bizim Van OSB Meslek Lisesi kurmayla ilgili bizim bir projemiz var. Bin 200 tane öğrenciyi yetiştirecek, orada hayat boyu eğitimle ilgili Meskem adı altında bir bölümü oluşturup işini kaybedenlerin ihtiyaç olan iş ile ilgili eğitilip oraya istihdam edilmesiyle ilgili projemiz var. İnşallah 2016 yılı içinde projelerimizi bitirip 2017 yılı içinde de bin 200 tane öğrenci, 40 tane derslik, 16 tane de atölyeyle ilgili de inşallah bu okulumuzun temelini atacağız. Bölgedeki bütün kalifiye eleman ihtiyacını gidermek için projemizi hayata geçireceğiz.
Güneşten elektrik üretiminde Van birinci sırada bulunuyor. Konya’da ve Niğde’de güneş santralleri kuruldu. OSB’de talep konusunda bir çalışma yapıldı mı?
Organize Sanayi Bölgesi’nde daha önce güneş paneli ile ilgili bir proje vardı. Dolayısıyla baya bir yol da alındı. Daha sonra sanırım firma vazgeçti ama şuanda DAKA’nın bir çalışması var. Güneş enerji ihtisas organize bölgesi oluşturuluyor. Orada güneşin en verimli alındığı noktalar belirlendi. Tarıma elverişli olan bölgelerin parselasyonu yapıldı. Önümüzdeki süreçte özellikle kentte üretim yapan sanayicilerin enerjisini diyelim ki bedavaya getirme veya ucuza getirmeyle ilgili özellikle sanayicilere bir megabaytlık sertifikasız enerji yeri verilecek. Orada yaklaşık yüzde 50 panel desteği verilecek. Hem ulaşım hem enerji maliyetlerini biz aşağı indirebilirsek gerçekten bu hedeflediğimiz yüzde 10 rakamlarına çok kolay ulaşırız.
OSB’de devam eden yol çalışması ne aşamada?
Şimdi bizim 1. ve 2. Etap yol ağır vasıtaların gidip gelmesiyle ömrünü tamamladı. Çok yoğun bir şekilde kullanılıyor. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı da bütün yatırımları tek seferliğine kredilendiriyor. Onun için yol, alt yapı ve diğer işlemlerle ilgili ikinci sefer bir kredilendirme yok. Bununla ilgili biz çeşitli kurumlardan destek istedik. İşte Van Büyükşehir Belediyesi’nden, Tuşba Belediyesi’den, İpekyolu ve diğer belediyelerden destek istedik ama belediyelerimizin kaynaklarının olmadığı yönünde bize cevap verdiler. Bende bununla ilgili hem merkezi düzeyde, hem de yerel düzeydeki kaynaklardan arayış içine girdim. En son Kadir bey söz verdi.
Güç Birliği Platformunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Diğer taraftan güç birliği ile ilgili bir araya gelip fikir alış - verişinde bulunmaktan kimseye zarar gelmez. Biz kendimize güveniyorsak bilgi birikimimize güveniyorsak, bir araya gelmeliyiz derdimizi anlatabilmeliyiz. Varsa olumsuz eleştiriler bizden yana onları çürütebilmeliyiz. Dolayısıyla her türlü siyasi ideolojik önermelerin üstünde kentin üretimi ve ekonomisi çağırıldığımız her yere ayaklarımız üzerinde değil başımız üzerinde gidiyoruz. Bizim derdimiz kentin kalkınması ve kentin ekonomisi.
Burada iktidar çevreleri yereldeki bütün kuruluşların, Büyükşehir belediyesi diğer 13 belediye ve bütün kurumları yazılı olarak davet ediyor. Bütün belediyelerimizi davet ediyor ancak belediye başkanlarımız ve milletvekillerimiz katılım sağlamıyorlar. Tabi ki bu çok büyük bir eksikliktir. Bunun eksikliğini biz hissediyoruz. Farklı platformlarda da bunu dile getiriyoruz fakat bizim elimizden de bir şey gelmiyor. Biz kimseyi zorla bir yere götüremeyiz. kimse de bizi zorla bir yere götüremez. Biz kendi gönül rızamızla o toplantılara gidiyoruz, fikirlerimizi dile getiriyoruz. İstek – taleplerimizi dile getirme fırsatını buluyoruz onlarda kenti ile ilgili fikirlerini, yapacaklarını dile getiriyorlar. Açıkçası ben bu güç birliği platformundan umutluyum. Katıların da katılmayanların da kendi tercihleridir. Her zaman umudumu korumak zorundayım. Çünkü fikirlerin konuşulup tartışıldığı bir yerde birbirimizi tanıma fırsatı buluyoruz. Dolayısıyla kendilerinin üzerinde bir denetim mekanizması olacağımızı defaatle söyledik.
4 etap ihalesi kime verildi?
Dördüncü etabın ihalesi 19 Kasım 2015 yılında yapıldı. Van OSB hiçbir ihalesini kendisi gerçekleştirmiyor. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının profesyonel ekibi tarafından yapılıyor. İhale Ankara’da gerçekleşti bizlerde gözlemci olarak ekibimizle beraber orada bulunduk. Kentin 5 tane firması katıldı 3 tanesi dosya eksikliğinden dolayı elendi. İhaleyi Doğu Şirketler Grubu aldı Zahir Kandaşoğlu’nun kardeşinin bir firması kazandı. 15 Milyon TL’lik bir yatırımdı, şirket bu yatırımı yaklaşık yüzde 53 – 54 tenzilatla kazandı. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının o yıl içinde en iyi rakamlarla ihale edilen bir işti. Bakanlık bu ihalede şartları çok katılaştırdı. Mesela teminat bedelini yüzde 6’dan yüzde 14’e çıkardı. Mühendislik ve altyapı tecrübesini 5 yıldan 15 yıla çıkardı.
OSB’de sigortasız işçi çalıştırılıyor mu?
İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili yönetim kalitesiyle ilgili çeşitli denetimler var. Dolayısıyla Van OSB’de bir tane sigortasız işçi çalıştırılmaz. Hiçbir işveren sigortasız işçi çalıştırmaz. Hiçbir iş çevresinde sanayici kadar işçisiyle bütünleşmez. İşçisiyle işçi olmaz bizim sektörümüz bu konuda gayet iyi yerdedir. Bizde bir ekip ruhu vardır. Van kurumsal sistemini üretim anlamında hala tamamlayamamış hepimiz geleneksel yöntemlerle üretim yapıyoruz.
Tekstil Kent’e çalışmalar nasıl gidiyor?
Kentimize çakılan her çivi kentimizindir. Takdir halkındır, iktidarları da muhalefeti de halk değiştirir. Halk hiç kimsenin babasının kölesi değil. Siz halk için çalıştığınız zaman halk en doğru adresi sizin önünüze koyar. Halka zorla toplum mühendisliği yaparsanız halk size tokatı vurur. Dolayısıyla bu kente çakılan çiviyi halk da muhalefet de çakıyorsa özel sektörü de çakıyorsa biz bunun önünde saygıyla eğiliyoruz. Bu kente çakılan çivi bu halkın bir değeridir. Dolayısıyla Van Tekstilkent bizim bünyemizde inşası gerçekleştirilen bir yapıdır önemli bir yapıdır. Hem yapılırken hem de üretim yapılırken kentimize büyük bir katma değerdir. Şu an Tekstilkent’te 5 tane firmamız iki bine yakın istihdam sağlıyor bunların yüzde 70’i kadınlardır. Buralarda üretim yapan markalar ulusal baz da üretim yapan markalarla rekabet halindeler. Bizler bunu geliştirip, güçlendirip destek vermemiz lazım. Dolayısıyla hükümetler, muhalefetler altyapı oluştururlar. Kimin önermesi kentle ilgili olumluysa biz olumlu yönü alıp geliştirmeye çalışcağız. Olumsuzu da teşhir edeceğiz. Siyasetçi bizi ne cennete götürür ne cehennem den alıkoyar. İktidar çevrelerinden ve muhalefet çevrelerinden de lafı esirgemem, isteklerimi görüşlerimi dile getiririm.
