HDP Van Milletvekili Lezgin Botan, 21 Şubat Dünya Anadili Günü dolayısıyla Türkiye’de Türkçe dışında konuşulmakta olan 19 dille ilgili Başbakan Binali Yıldırım’ın cevaplaması istemiyle 19 ayrı soru önergesi verdi.

Lezgin Botan, aralarında Kürtçe (Kurmancca, Zazaca), Gürcüce, Hemşince, Ermenice, Çerkesçe, Lazca, Pomakça, Süryanice, Pontus Rumcası, Mıhallemice, Arapça, Abazaca, Adigece, Abhazca, Rumca, Romanca, Çeçence, Hertevince, Urartu dili, Arnavutça hakkında Başbakan Binali Yıldırım’a soru önergesi verdi.

Türkiye’nin sahip olduğu Anadolu, Mezopotamya ve Trakya coğrafyalarının geçmişten bugüne sayısız dile beşiklik ettiğini dile getiren Botan, “Bu dillerin her biri bu topraklara tarihsek bir miras olarak büyük bir zenginlik katmıştır. Tek dile dayalı ulus devlet anlayışına geçildiği güne kadar bu diller bir arada özgürce konuşularak geleceğe taşınmıştır. Fakat tek dil fikriyatı ile bu coğrafyanın kadim dilleri bir zenginlik olarak değil, bir tehdit olarak görülüp dil kırım politikalarına maruz bırakılmıştır” dedi.

‘ÇOK DİLLİLİĞİ DESTEKLEMEK DEVLETİN GÖREVİ’

UNESCO’nun 2016 yılında güncellenen “Tehlike Altındaki Diller Atlası” verilerine göre; dünyada konuşulan 6 bin dilin yüzde 43’ünün yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyleyen Botan, şunları söyledi:

“Bu çalışmaya göre Türkiye’de de 15 dilin yok olma tehlikesi altında olduğu belirtilmektedir. Aynı Atlas’ta Türkiye’de Konya’nın Sille köyünde konuşulan Kapadokya Yunancasının, Marmara Bölgesi ve Kafkasya’da yaygın olan Ubıhçanın ve Diyarbakır’da konuşulan Mlahso dilinin öldüğü de ifade edilmektedir. Bugün Türkiye’de konuşulan diller anayasal olarak tanınmadığı, güvence altına alınmadığı ve kamusal alanda kullanımı devlet politikası olarak desteklenmediği için tehlike altındadır. Bilindiği üzere kültürel çeşitliliği ve çok dilliliği desteklemek amacıyla UNESCO tarafından 21 Şubat günü 1999 yılında Dünya Anadili Günü ilan edilmiştir. Dolayısıyla bu amacı  yerine getirmek birinci dereceden devletin görevi ve sorumluluğu altındadır.”  

Kaynak: Evrensel

Editör: Wan Haber