Borusan Holding, sanayide kadın istihdamını artırmak için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı işbirliği ile yeni bir sosyal sorumluluk projesine imza attı.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün ve Borusan Holding Yöneticisi (CEO) Agah Uğur tarafından imzalanan protokol ile hayata geçen ''Annemin İşi Benim Geleceğim'' projesi kapsamında ilk Borusan Neşe Fabrikası, Adıyaman Organize Sanayi Bölgesi'nde açılacak. ''Annemin İşi Benim Geleceğim'' adlı proje kapsamında, çocuk bakımı nedeniyle çalışamayan kadınların çocukları için kreşler yapılacak, 0-6 yaş arası çocuklara hizmet verecek kreşler Adıyaman'ın yanı sıra 2013 yılı içinde Malatya, Şanlıurfa, Afyonkarahisar Organize Sanayi Bölgeleri'nde de Borusan Neşe Fabrikaları'nın yapımına başlanacak.
Her yılın her dönemin kendine ait sorunları olduğunu söyleyen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, "Bu sorunları çözebilecek kapasiteye ulaşmamız gerekiyor. Hedeflerimizi iyi belirlememiz ve hedeflerimiz üzerinde iyi çalışmamız gerekiyor. Koyduğumuz hedef. Sürdürülebilir büyüme. Dünyanın 10. Büyük ekonomisi olma. Bunu başarabilmemiz içinde ekonomik kalkınmayı destekleyecek beşeri ve sosyal sermayeyi de güçlendirmemiz lazım. Söylediğimiz hedeflere ulaşmak için önce insan diyoruz" diye konuştu.
Kadının yaşam kalitesini yükseltmek ve kadını sürdürülebilir kalkınmanın öznesi yapmanın olmazsa olmazı olduğunu söyleyen Bakan Şahin sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ekonomiyi de hukuku da sosyal hayatı da insan için düzenliyoruz. Bu baktığımız noktada değerli bakanımın söylediği gibi kadının yaşam kalitesini yükseltmek ve kadını sürdürülebilir kalkınmanın öznesi yapmak bizim olmazsa olmazımız ve en temel olarak karşımızda duruyor. İstihdamda kadından bahsedebilmemiz için eğitim hayatını tamamlamış, sağlıklı düşünen fiziki ve ruhi olarak maddi ve manevi olarak sağlığın bütün imkânlarından istifade etmiş kadınların, ekonomik olarak güçlü olmasını sağlamamız gerekiyor. Bu ikisi olmadan üçüncüden bahsetmemiz mümkün değil. Artık üçüncü anahtarımız kadını bütün potansiyeliyle ekonomik hayata sokmak. İşte burada iş yaşantısını ve aile hayatını uyumlu hale dönüştürmemiz lazım. Okuyan genç kızlarımız eğitimini tamamlayarak istihdama katılıyor. Bir taftanda onun yapması gereken en önemli görevi toplumun geleceği açısından sağlıklı nesillerse eğer, temel görevi olan annelik görevini de güçlü bir şekilde devam ettirmemiz lazım. Biz ya o ya o diye bir seçenekten bahsetmiyoruz. Kadını zorlayıp ya şunu olacaksın ya şunu olacaksın değil hem o hem o. Bu alternatifleri çoğaltmamız ve kadının hayatta işi neyse işçiyse işverense yönetici ise siyasetçi ise ne ise o işi annelikle at başı götürmemiz gerekiyor".
Daha sonra konuşma yapan Bakan Ergün ise, "Kadınlarımızın ekonomik hayata daha aktif bir şekilde katılmaları için çok büyük önem taşımaktadır. Zira kadın çalışma hayatına katılması için özellikle aile ve çocuk konusundaki sorunlarını gidermesi lazım. Çünkü aile sorumlulukları çocukla ilgili sorumlulukları kadının sosyal siyasi ve ekonomik hayata katılmasında olumsuz bir unsur olmaktan çıkmalı. Hem kadının anne olmasını bir eşi olmasını ama aynı zamanda da sosyal siyasi ekonomik hayatta etkili bir unsur olmasını birlikte nasıl gerçekleştirebiliriz? Ama aynı zamanda toplumun geleceğini annelik olarak çocuk sahibi olmak olarak da önceliyorsak ikisini birbiri ile çelişen bir husus olmaktan çıkarmalıyız. İkisi birbirinin önünde engel olmaktan çıkmalı" dedi.
Kadınlar 'ya çalış kariyer yap aileyi çocuğu unut, ya da otur ailenle evinde çocuklarına bak' tercihini etmek zorunda olmamalı" diyen Bakan Ergün şunları söyledi;
"Annemin İşi Benim Geleceğim projesi annelerin ekonomik hayatta katılmalarını sağlamanın ötesinde bu çocuklara eğitimleri için güvenli ve doğru adres oluşturmak açısından da önemlidir. Biz de bakanlık olarak bu proje kapsamında organize sanayi bölgelerinin Borusan ile işbirliği yapması konusunda koordinasyonu sağlamış olacağız. Kadınlarımız iş ve çalışma hayatına sadece personel düzeyinde değil, yönetimci ve gelişimci düzende de yoğun bir katılım göstermektedirler."
Son 2-3 yıl içerisinde KOSGEB'in yeni girişimcilik eğitimlerinden 100 binden fazla insanın yararlandığı bilgisini veren Ergün, bunların yarısının kadınlardan oluştuğunu söyledi. Ergün, "Girişimciliğe kadınlarımın önem verdiğini görüyoruz. Türkiye'de kuruluşu tamamlanmış 265 organize sanayi bölgesi var. Bunlardan altyapısı tamamlanan üretime geçen 152 sanayi bölgesi var. Bu 152 organize sanayi bölgesinde 150 bin kadın çalışan var. Bu kadın çalışanlardan bir istatistik de oluşturduk. Kaç kadının 0-6 yaş grubunda çocuğu var diye 12 bin 961 kadın çalışanın 0-6 yaş grubunda çocuğu bulunmaktadır. Adıyaman afyon, Malatya ve Şanlıurfa organize sanayi bölgeleri daha sonra Fatsa, Karaman, Çorum, Diyarbakır ve Mardin organize sanayi bölgeleri de gelişecek" diye konuştu.
(AU-ET-E)

21.01.2013 16:12:47 TSI

Editör: Wan Haber